Bu satırlar yazıldığında henüz Türk İş Başkanı Kumlu’nun Başbakan’la görüşmesi başlamamıştı. Ama son anda bir değişiklik olmazsa, sizler bu satırları okurken görüşme sona ermiş ve TEKEL direnişinin seyri de belirlenmiş olacak.

Tekel özelleştirildiğinde, işçilerin tazminat haklarının ödenmesi de referansını ´merhamet´ ten değil, sosyal hukuk devletinden alıyor.

Ankara Valiliği, Türk-İş önü ve çevredeki sokaklarda kurdukları çadırlarda direnişini sürdüren işçilerinin “bölgeyi tahliye” etmeleri için Tek Gıda-İş Sendikası’na yazı göndererek, “esnafın rahatsız olduğunu” ileri sürdü.

SADECE TEKEL EMEKÇİLERİ Mİ?

Eylemde ay deviren Tekel İşçilerinin üstüne karlar yağıyor. Sanki Mahsuni Şerif ince ince bir kar yağar / fakirlerin üstüne dizelerini onlar için yazıyor ve göçüyor bu dünyadan…

Ankara soğuk. Ankara ayaz. Ama Ankara´yı ısıtan birileri var. TEKEL işçileri… Yüzbinlerle buluştular, özlük hakları için günlerdir direnişteler. Onlar kendileri için değil sadece, Türkiye işçi sınıfı için direniyorlar.

29, 30 ve 31 OCAK GÜNLERİ HER YER TEKEL, HER YERDE DAYANIŞMA

29, 30 ve 31 OCAK GÜNLERİ HER YER TEKEL, HER YERDE DAYANIŞMA

TEKEL işçileri eylemlerinin 38. gününde açlık grevine 3 gün ara verdi. Sıcak yuvalarından, ailelerinden uzakta, Başkent´in orta yerine kurdukları derme çatma çadırlarda eylemlerini sürdüren işçiler ölüm orucunda ise kararlı. Dondurucu soğukta sırtlarında battaniye, yaktıkları ateşle ısınan işçiler, içlerini AKŞAM´a döktü

TEKEL işçilerinin açlık grevinde, 39 günlük direnişin en kritik olması gereken kavşağına girildiğini bildiren haberler birbirini izliyor.

´Gül´e sorunca ne diyor? İSYANNNN

TEKEL işçileri eylemlerinin 38. gününe açlık grevinin ise 3. gününe girdi. Açlık grevindeki iki işçinin ölüm orucuna başladığı ancak ısrarlar sonucunda bir işçinin ölüm orucundan vazgeçirildiği öğrenildi. Ölüm orucuna devam eden Abdurrahman Turaç isimli işçi ise istediklerini almadan açlık grevini sonlandırmayacağını söyledi.