İşçi sayısı azalıyor, iş kazaları artıyor İşsizlik ve yoksulluğun kol gezdiği Türkiye´de iş cinayetleri de çalı olanların sayısı düşüyor ama onlar da güvencesiz çalışma koşulla şanların yakasını bırakmıyor.

Tarım Bakanlığı´nın yanlış bir zamanlama ile başlattığı sıfır faizli hayvancılık kredisi, yakın gelecekte sütte yeni ve daha büyük bir krize neden olabilir.

Yıllar sonra işçi sınıfı çok önemli bir geleneksel mücadele mekânını, Taksim Meydanı’nı, TEKEL direnişinin yarattığı iklimin de katkısıyla geri alıyor.

15 Aralık: Tekel eylemi başladı.
1 Mart: Danıştay, Tekelci haklı, nokta!

Özlük haklarını korumak için direnen TEKEL işçilerinin eylemi 50 günü aşmıştır. Eylemi, bir yandan akademisyenler destekliyor; AKP’nin söylediklerinin “kendine demokrat” olduğunu belirtirken sendikalar, başta DİSK ve KESK, AKP’nin samimiyetsizliğini ortaya koyuyor.

Tekel´in Paşabahçe´deki içki fabrikasını geçen sene 303 milyon liraya alan As-Asya´nın, henüz bu parayı bile ödemeden fabrikayı el altından 375 milyon liraya (250 milyon dolar) satışa çıkardığı iddia ediliyor. Eğer satış gerçekleşirse As-Asya Gayrimenkul, cebinden bir kuruş para çıkmadan 7 ayda 72 milyon lirayı cebine indirmiş olacak.

HABERTÜRK YAZARI ECE TEMELKURAN, TEKEL ÇADIRLARINDA GEÇİRDİĞİ BİR GÜNLÜK İZLENİMLERİNİ YAZDI

TEKGIDA-İŞ Sendikası Genel Yönetim Kurulu, Özelleştirme İdaresi Başkanvekili Sn. Ahmet Aksu’nun 6 Şubat 2010 tarihli Star Gazetesi’nde yeralan açıklamalarına tepki göstererek, basına ve kamuoyuna aşağıdaki açıklamayı yapmıştır

Piyasa ekonomisini semirtirken yoksulluk ve ´hak ihlallerinin´ büyüdüğü bir ülkede demokrasinin varlığına ´hak direnişleriyle´ kanaat ederiz.
4 Şubat´taki yasal ´çalışmama hakkının´ kullanarak gerçekleştirilen ´uyarı eylemi´ oldukça göz açıcıydı.

İşçi hareketinde yeni bir döneme doğru gidiliyor
‘İşçiler ve memurlar, hiçbir zaman iktidarlara mahkum edilemez’ anlayışı bugün artık ağırlık kazanmıştır. Tekel işçilerinin eylemi bunu göstermektedir

Bu satırlar yazıldığında henüz Türk İş Başkanı Kumlu’nun Başbakan’la görüşmesi başlamamıştı. Ama son anda bir değişiklik olmazsa, sizler bu satırları okurken görüşme sona ermiş ve TEKEL direnişinin seyri de belirlenmiş olacak.

Köşemde bir ay önce çıkan makalemin ilk paragrafında “Günlerdir Ankara´da bir dram sahneleniyor ve bu dramın aktörleri bu kara kışta buz gibi sulara atılıyor ya da ölçüsüz bir şiddete maruz kalıyorlar” diye yazmıştım.