14 Mayıs akşamı siyaseten nasıl bir tablo oluşacağına ilişkin bir dizi farklı görüş ve senaryo var.

Bankalar giderek daha da kıskaca alınıyor. Paranın maliyeti artıyor, o parayı kullanma alanları kısıtlanıyor. Bakalım ilk çeyrek bilançoları nasıl gelecek?

Fiilen sabit kur rejimine geçilen geçen yılın ağustosundan bu yana altı ayda dolar yalnızca yüzde 5 kadar arttı. Bu dönemde TÜFE’deki artış yüzde 22’yi buldu.

Yüzde 25 zamla seçme gidilemeyeceğini görmek için bir gece yetti, zam yüzde 30’a çıkarıldı. Ancak bu oran bile ilk çeyrek sonunda ek bir zam yapılmayacağı anlamına gelmiyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2021 Nüfus ve Konut Sayımı verilerini internet sitesinde açıkladı.

Türkiye ne zaman sandığa gitse ödemeler dengesi dengesini yitiriyor ve net hata noksan pozitif olarak tırmanışa geçiyor.

Yıllık enflasyon hızında baz etkili düşüşün yalnızca TÜFE’de olacağını düşünenler var. Bu teknik bir hesaplama ve tüm endekslerde görülecek.

Yıllık enflasyon oranının önümüzdeki aylarda hızla gerilemesi ne oranlarla oynanmasıyla olacak, ne uygulamaya konulacak bir önlemler paketiyle.

Acaba orta vadeli program yapmayı bıraksak mı artık! Bu iş için harcanan zamana yazık oluyor sanki.

Resmi tahminlere göre bir süre yüzde 82-83 düzeyinde seyredecek yıllık TÜFE artışı aralıkta yüzde 65’e inecek. Ama bu, fiyatların gerileyeceği anlamına gelmiyor.

Merkez Bankası’nın faizindeki indirimle birlikte diğer faizlerin de düştüğünü sananlar; size kesip saklayacağınız bir tablo ve grafik!

Yazıya başlarken niyetim konut fiyatlarındaki artışı irdelemekti.