06.09.2011
MÜCADELE RUHUNU “EMEK VE ÖZGÜRLÜK” HEYKELİYLE ANITLAŞTIRDIK!
Sendikamız, 78 günlük TEKEL direnişiyle yeniden canlanan dayanışma ruhu, sınıf mücadelesi, barış ve kardeşlik duygularını sembolize eden ve direnişi ölümsüz kılacak bir anıt-heykel projesini tamamlamış bulunuyor.
28.07.2011
TEKEL EYLEMİNİN ANLATTIKLARI
TEKEL eyleminin anlattıkları TEKEL işçilerinin direnifini ele alan ´Tekel Eylemine Kenar Notları´ referanslarını ulusal ve uluslararası işçi mücadelesine, yüzünü bu direnişin kazanımlarımn aktarılacağı geleceğin mücadele pratiğine çevirmiş bir kitap.
02.07.2011
MÜCADELE MEVZİSİ YARATACAKLAR
TÜRK-İŞ´e bağlı 10 sendika, dün İstanbul´da yaptıkları eylemle Kişisel hiçbir çıkar, kariyer derdi gözetmeden kendisini işçi sınıfı mücadelesine adamış insanların oluşturduğu bir mücadele mevzisi yaratmak istiyoruz diyerek güç birliği oluşturulduğunu ilan etti.
30.06.2011
YENİ BİR SENDİKAL HAREKETE DOĞRU
Türkiye´de sendikal hareketin ciddi bir tıkanıklık yasağı konusunda hemfikir olan sendikalar, demokratik ve sınıf mücadelesi perspektifine sahip, güçlü yeni bir sendikal hareket yaratmak için bir araya gelerek yola çıktı.
10.06.2011
KAMU TİS’LERİ VE TÜRK-İŞ YÖNETİMİ
Kamu toplusözleşmelerinde tıkanma ve Türk-İş üst yönetimi ve hükümetin, sözleşme görüşmelerini sürüncemede bırakarak bir oldubittiye getirme tutumu işçiler tarafından protesto ediliyor.
Geçtiğimiz haftalarda, Petrol-İş üyesi kamuda çalışan işçilerin “işe geç başlama” eyleminden sonra, son birkaç gündür de Harb-İş üyesi işçiler sokağa çıkarak hükümetin ve Türk-İş üst yönetiminin tutumuna karşı tepkilerini ifade ediyorlar.
Burada, artık “sermaye yanlılığı”, “emek düşmanlığı” tescilli bir hükümetin sözleşme görüşmelerinde ayak sürümesi, esnek çalışma dayatmalarında, taşeronlaştırma girişimlerinde, işçilerin örgütlü gücünü dağıtacak maddelerde ısrar etmesi anlaşılırdır! Ama Türkiye’nin en büyük konfederasyonu olarak Türk-İş üst yönetiminin hükümetin bu tutumunda birleşmesi ve sendikalardan, şubelerden ve geniş işçi tabanından gelen tepkilere rağmen hükümetin peşinden sürüklenmesi anlaşılır değildir. Tabi, eğer ki, Türk-İş üst yönetimi bu TİS sürecini işçilerin hükümetin ve sermayenin dayatmalarına boyun eğdirmek isteyen tutumunda hükümetle anlaşmış değilse!
Ne var ki bugün Türk-İş üst yönetiminin kazandığı bileşim ve en azından geçtiğimiz yılki TEKEL işçilerinin Ankara eyleminden sonra hükümetle iş birliğinde atılan adımlar dikkate alındığında Türk-İş üst yönetiminin tutumunu, bilinçsiz ve plansızca atılmış bir tutum olarak açıklayamayız. Tersine bu durumu, Türk-İş’in son genel kurulda AKP’nin “Türk-İş’i hükümetin arka bahçesi” yapma planında başarılı olmasının bir sonucu olarak görmek gerekir.
Onun içindir ki, alanlara çıkan Harb-İş üyesi işçiler (Ve onları desteklemek için alana gelen diğer iş kollarından işçiler ve sendikacılar) tepkilerini asıl olarak Türk-İş üst yönetimine yöneltmişler, bu tutumlarını “Türk-İş istifa!” sloganlarını sıkça haykırarak göstermişlerdir.
Bu köşede daha önce de çeşitli vesilelerle ifade edildi; kamuda TİS’ler, sadece kamu işçileri için değil özel sektör de dahil tüm işçilerin ve kamu emekçilerinin yakında başlayacak TİS görüşmeleri içinde referans olacağından tüm işçi sınıfı ve emekçiler için önemlidir.
O zaman işçi ve kamu emekçisi sendikaları, ve konfederasyonları bu öneme uygun olarak davranmak zorundadır.
Kamudaki sözleşmelerin önemine ek olarak; ağustosta kamu emekçilerinin ilk TİS görüşmelerinin başlayacağı ve bu yılın sonunda Türk-İş’in olağan genel kurulu olacağı dikkate alındığında; şunlar ayrıca önem kazanmaktadır.
1) Bugün kamudaki sözleşmelerin doğrudan muhatabı olan iş kollarında, şubeler düzeyinde birleşmesi ve ildeki bütün diğer iş kollarından sendikaların şubeleriyle mümkün olduğu kadar geniş bir ittifak içinde mücadeleyi örgütlemeleri belirleyici önemdedir. Bu yapılmazsa sorunun gündemde bile tutulamayacağı Petrol-İş ve Harb-İş’in eylemleriyle görülmüştür.
2) Tes-İş başta olmak üzere Türk-İş’e bağlı sendikaların önemli bir bölümü, Türk-İş üst yönetimiyle aynı çizgidedir. Bu yüzden de Türk-İş’e bağlı ve Türk-İş’i mücadeleci sendikacılık çizgisine çekmek için ortak hareket edeceğini ilan eden sendikalar, bu sözleşmelerin yürütülmesinde de öne çıkmak, Türk-İş’in genel kurulunu bu TİS mücadelesi etrafında örgütlemek, hükümetçi sendikacılık anlayışını bu mücadele içinde tasfiye etmeyi amaçlayan bir tutum almak durumundadırlar. Aksi halde iddiaları sadece iddia düzeyinde kalır.
3) Bu TİS mücadelesi, kamu emekçilerini TİS ve grev hakkı mücadelesiyle birleştirmemek, işçi ve kamu emekçisi sendikalarının ortak mücadelesine dönüştürmeyi ihmal etmek bir adım sonrasını hesap etmeyen bir tutumu olur. Tersine bu birliğin sağlaması için dönem son derece uygundur. Türk-İş içinde birleşen 11 sendika bu gerçekliği de hesap etmek durumundadır.
Seçimin sonucunun ne olacağı elbette sürecin kolay ya da zorluklarının artırıcı olması bakımından önemlidir. Ancak bugünkü koşullarda sürecin zorluklarla dolu olacağını, uzlaşmacı, hükümet yandaşı sendikacılıkla hesaplaşma içinde sendikaların dönüşebileceğini de görmek gerekir.
14.03.2011
TEKEL DİRENİŞİNE ‘İÇERİDEN’ BİR BAKIŞ
Geçtiğimiz sene uzun erimli mücadelesiyle işçi sınıfı tarihine adını altın harflerle yazdıran TEKEL işçileri bir kez daha bir kitaba konu oldu. “78 Gün TEKEL Gerçeği ve Ankara Direnişi” isimli kitabı, ‘içeriden’ bir isim, direnişin örgütçülerinden Servet Akbudak kaleme aldı.
22.06.2010
TÜRK-İŞ GENEL TEŞKİLATLANDIRMA SKR.ASSAN İŞÇİLERİNİ ZİYARETTE BULUNDU…
TÜRK-İŞ Genel teşkilatlandırma sekreteri sn:Cemail BAKINDI göreve gelmesine kısa bir zaman olmasına rağmen ayağının tozuyla Örgütlenme mücadelesi verdiğimiz Bandırma yolu üzerinde kurulu,Kibar holdinge bağlı ASSAN gıda´dan sırf sendikaya üye oldular diye işten çıkarılan işçilerimize moral ve destek ziyaretinde bulundu..
07.05.2010
TAKSİM’İ TEKEL İŞÇİSİNE BORÇLUYUZ
Taksimi TEKEL işçilerine borçluyuz Sınıflar mücadelesi yüzlerce setten oluşan bir maç gibidir.
05.05.2010
TAKSİM’İ KOPARDIK, YA ÜCRETLER?
1 Mayıs’ın Taksim Meydanı’nda kutlanması, AKP iktidarının bir lütfu muydu, sendikaların mücadelesinin bir sonucu mu? 1 Mayıs görkemle kutlandı, çalışanların özgüveni arttı ama hâlâ meydan tartışması yapılıyor.
05.03.2010
NE OLACAK BU SENDİKALARIN HALİ?
Her gerçek işçi mücadelesi gibi TEKEL mücadelesi de sınıfın mücadele potansiyelini, dinamizmini ortaya koyarken, sendikaların önemini olduğu kadar zaaflarını da gözler önüne serdi.
26.02.2010
SENDİKALAR TEKEL İŞÇİLERİNİ YETERİNCE DESTEKLEMİYOR
Eylem aslında TEKEL işçilerinin ısrarı ile yürüdü. Konfederasyonlar pasif kaldı Eğer TEKEL işçileri bu denli ısrarcı olmasaydı bu eylem çoktan bitmişti… 4/C´ye geçmiş olurlardı. Bu nedenle TEKEL işçilerinin bu mücadelesi önemli.
01.02.2010
KAVEL’DEN TEKEL’E, DİRENİŞİN ÖYKÜSÜ -1-
Kavel’den Tekel’e, direnişin öyküsü Hak arama mücadelesinin türküsü 49 yıldır söyleniyor…