Çiğ süt üretiminde büyük sıkıntılar yaşanıyor. Yem başta olmak üzere artan girdi maliyetleri inekleri kesime gönderme tehdidini beraberinde getirdi.

Türkiye’nin kırmızı et ithalatı 2019 yılında yüzde 91, canlı hayvan ithalatı ise yaklaşık yüzde 57 oranında azaldı.

Evlerimize kapanmak zorunda kaldığımız salgın döneminde kıymetini daha fazla anladığımız şeylerin başında temel besin maddeleri ve tarımsal ürünler geliyor.

Tarımın önemi anlaşılmış görünüyor. Bu konuda da her konuda rol kapma ustası olanlar tarımın asli unsuru olan üretici ve ziraatçılere söz düşürmüyorlar.

Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, tarım sektörünün göz ardı edildiğini belirtti.

Yediğimiz içtiğimiz hemen her şeye zehir karıştırılıyorsa, sanayide ve ticarette ahlaksızlık patladı ise, kalp ve damar hastası çoğaldı, her evde bir kanser vakası yaşanır oldu ise, durup dururken olmadı bütün bunlar.

Bitmek bilmeyen gıda zamları yurttaşın belini bükmeye devam ediyor.

Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi (Tarım ÜFE), eylülde bir önceki aya göre yüzde 1,59, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 17,27 arttı.

Bu yıl kurbanlıklar cep yakacak. Asgari ücretli yıllık kazancıyla bir kurbanlık bile alamazken, yurttaş şeker ve lokum alımlarında ise kilodan grama döndü.

Kalkınma Planı´nda hedefler düşük tutuldu. Tarım ve hayvancılığa öncelik verildi. Artan mazot ve gübre fiyatlarına dikkat çekildi. Aracı sorununa karşı kooperatif çözümü sunuldu .

Beyaz et sanayicileri uluslararası kongrede buluştu. 24 Nisan 2019´da başlayan kongre dün tamamlandı.

Tüketimi ertelenebilen tüm ürünler sert düşüş yaşarken yurttaşların boğazından bile tasarruf yaptığı resmi verilere yansıdı.