Hükümetin, 2019-2023 dönemini kapsayan 11’inci Kalkınma Planı’nı incelemeyi sürdürüyoruz. Plana göre, 10’uncu Kalkınma Planı’na kıyasla hedefler düşük tutuldu. Mutfakta yaşanan krizin etkileri plana yansıdı. Planda tarım, ‘Öncelikli Gelişme Alanlar’ı kapsamına alındı. Sürekli zamlanan mazot, gübre ve su fiyatlarına yönelik politikalar dikkat çekti. Planda, “Girdi destekleri, başta mazot ve gübre olmak üzere maliyetlerdeki değişimler dikkate alınarak belirlenecek” denildi.
Plana göre, 2023 yılında Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’nın (GSYH) 1 trilyon 80 milyar dolara, kişi başına gelirin 12 bin 484 dolara yükseltilmesi hedefleniyor. 2013 yılında açıklanan 10. Planda ise 2018’de GSYH’yi 1.3 trilyon, kişi başına milli geliri ise 16 bin dolara çıkarmak hedefleniyordu.
İŞSİZLİK HEDEFİ DÜŞTÜ
Ayrıca 11’inci Kalkınma Planı’na göre ihracatın 226.6 milyar dolara çıkarılması, işsizliğin yüzde 9.9’a düşürülmesi, 4.3 milyon ek istihdam yaratılması hedefleniyor. 10. Kalkınma Planı’nda ise ihracat hedefi 2018’de 277 milyar dolar, işsizlik oranı ise yüzde 7.2 olarak belirlenmişti.
ÖRGÜTLÜ ÇÖZÜM!
10 ve 11’inci Kalkınma Planları karşılaştırıldığında, tarımsal desteklerin devam edeceği görülüyor.
Bitkisel üretim artışı sağlanacağı bildirilen 11’inci Kalkınma Planı’nda, iki milyon hektar alanın sulamaya açılması hedefleniyor. Bu hedefin 750 bin hektarı için gerekli bütçe kaynağı tahsis edilecek.
Yıl boyu üreticiyi de tüketiciyi de dara düşüren aracılık ve lojistik maliyetlerinin azaltılması için örgütlü yapının güçlendirilmesi hedefleniyor. Planda, “Tarım ürünlerinin pazarlanmasında dağıtım zincirindeki aracıların sayısının azaltılması yönünde kooperatiflerin ve üretici birliklerinin sistemde etkin yer almasına çalışılacak” denildi.
KÜÇÜKBAŞ PAYI ARTACAK
Öte yandan hayvancılıkla ilgili 10’uncu Kalkınma Planı’nda olduğu gibi etçi tip sığır ve koyun yetiştiriciliğinin geliştirilmesi hedefleniyor. Küçükbaş hayvan yetiştiriciliğinde anaç hayvan sayısının artırılması ile kırmızı et üretimindeki küçükbaş payının yükseltilmesi amacıyla Sürü Büyütme ve Yenileme Desteği Projesi kapsamında yılı içerisinde doğup damızlık olarak kullanılmak üzere sürüye katılan her dişi kuzu ve oğlağa ilave destek verileceği belirtiliyor.
KIDEMDE FON ISRARI SÜRÜYOR
İşçinin güvencesi kıdem tazminatı da 11’inci Kalkınma Planı’nda yer aldı. Plana göre, kıdem tazminatı reformu sosyal tarafların mutabakatıyla yapılacak. Bireysel hesaplara dayalı kurulacak kıdem tazminatı fonu, sistemde kalış süresi yeniden ele alınarak Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) ile entegre edilecek.
ÖZELLEŞTİRMEYE DEVAM!
Kalkınma Planı’nda özelleştirmelere de devam edileceği görülüyor. Özelleştirme uygulamalarında uzun vadeli sektörel öncelikler çerçevesinde ve belirlenmiş bir program dahilinde halka arz dâhil olmak üzere yeni ve alternatif modeller kullanılarak ekonomik katma değer bazlı planlamaya geçilecek.
İKTİSATTA OLMAYAN FAİZ TEORİSİ PLANDA YER ALDI!
Planda faizlerin düşürüleceğine işaret edilerek şöyle denildi: “Yüksek faiz, doğrudan doğruya mal ve hizmetlerin üretim maliyetini artırarak enflasyona neden olmakta; artan enflasyon ise, faizlerin daha da artmasına yol açarak kısır döngüyü tetiklemektedir. Bunun sonucunda ertelenen yatırımlar ekonominin potansiyelinin gerisinde kalmasına neden olmaktadır. Dolayısıyla, faizin düşürülmesine yönelik atılacak adımlar, enflasyonun düşmesine ve yatırımların artmasına neden olacak ve böylece daha fazla üretime imkân sağlayacak; artan üretim, enflasyonu aşağıya çekecektir.” Görünüşe göre iktisat biliminde yeri olmayan ancak Cunhurbaşkanı Erdoğan’ın öne sürdüğü faiz teorisi planın faizler konusundaki politikasında belirleyici olmuş.
DOLARA KARŞI ALTERNATİF YÖNTEM
Uluslararası ticaret sisteminde kabul görecek alternatif para ve ödeme sistemleri geliştirilmesi için işbirlikleri yapılacağı belirtilerek, şöyle denildi: “Takas ticaretinde kullanılacak Avrupa Ödeme Sistemi yapısı incelenerek Türkiye’de de benzer bir yapının kullanıma açılması sağlanacak. Küresel rezerv para alternatifi oluşturmaya yönelik ülke işbirlikleri oluşturulacak ve söz konusu ülke merkez bankalarının ortak çalışma yürütmesi sağlanacak. İkili anlaşmalar yoluyla yerel para cinslerinden ticaret imkanları artırılacak.” Planda dünya rezerv para birimi olan dolar hegemonyasına karşı bu kararlı tutum dikkat çekiyor.
SAVUNMADA YERLİ ATILIM
Planda halen yüzde 65 olan savunma ve havacılık sanayisindeki yerlilik oranı 2023’te yüzde 75’e çıkarılması hedefleniyor. Savunma sanayi de öncelikli gelişme alanları kapsamına alındı.
Geçen yıl 6.7 milyar dolar olan savunma ve havacılık sanayisi cirosunun Cumhuriyet’in 100’üncü yılı olan 2023’te 26.9 milyar dolara, iki milyar dolarlık ihracatın 10.2 milyar dolara çıkarılması hedefleniyor. Savunma ve havacılık sanayisindeki istihdamın söz konusu dönemde 44 bin 700 kişiden 79 bin 300 kişiye yükseltilmesi öngörülüyor.
Plan döneminde Altay tankı, yerli hava savunma sistemleri, deniz platformları envantere kazandırılacak, envanterdeki insansız hava aracı (I·HA) sayısı artırılacak, I·HA motoru prototipinin ve kara araç motorunun teslimatı yapılacak. Teknolojiye olan ilgi ve yatkınlığı artırmak üzere Savunma Sanayii Akademisi aracılığıyla eğitim verilecek.