05.02.2012
ULUSLARARASI SERMAYEYE SUNULAN HEDİYE PAKETİ
Hava-Iş Sendikası Genel Başkanı Atilay Ayçin, Esnekleştirilmiş çalışma yaşamı, güvencesiz yarınlar, bölgesel asgari ücret ve işçi istihdam büroları, grevsiz toplu sözleşmesiz işçi sendikaları. Bu AKP´nin uluslararası sermayeye sunduğu yeni hediye paketinin içerisindekilerdir dedi
31.01.2012
SENDİKALARI İSTATİSTİK YOLUYLA HİZAYA GETİRME OYUNUNA GELMİYORUZ
SENDİKAL GÜÇBİRLİĞİ OLARAK DİSK’İN BAŞLATTIĞI EYLEME DESTEK VERİYORUZ!
Baraj ve istatistik gözdağının, kıdem tazminatı hakkının gaspına ya da taşeronlaşmaya, güvencesiz çalışmaya, bölgesel asgari ücrete, çalışma yasalarındaki işçi aleyhine değişikliklere boyun eğdirme amaçlı olarak kullanıldığından hiç şüphemiz yoktur. Böyle bir oyuna asla gelmeyeceğimiz, herkes ve her kesimce iyi bilinmelidir.
06.12.2011
ENFLASYON BALONU PATLADI
Hükümetin tek haneye düşürmekle övündüğü enflasyon, yeniden çift haneli rakamlara ulaştı. Enflasyon rakamı emekçilerin ücretlerine yapılan zammı katladı. KASIM ayı itibarıyla enflasyon TÜFE´de yüzde 9.48, ÜFE´de yüzde 13.67. Fiyat artışları özellikle temel gıda ve diğer ihtiyaçlarda yaşandı.
27.11.2011
279 TL’NİN ÜZERİNDE GELİRİ OLAN YEŞİL KART İÇİN AYDA 30 TL EK PRİM ÖDEYECEK
Yeni yeşil kart uygulamasında aylık geliri asgari ücretin üçte birinden düşük olduğu tespit edilenlerin primini kamu yatıracak.
22.11.2011
ULUSAL İSTİHDAM STRATEJİSİ II
Ulusal İstihdam Stratejisi (UİS), hükümetin uzunca bir süredir gündeme getirdiği ve sendikal çevrelerde tartışılan kıdem tazminatı ve bölgesel asgari ücret konusunu yeniden ısıtıyor.
22.11.2011
‘SOSYAL DEVLET’ Mİ OLUYORUZ YOKSA?
3, hatta 4 kocadan da aylık bağlanabilir Cumhurbaşkanımız, sonra da Başbakan Yardımcısı Babacan, Türkiye ucuz işgücü merkezi olmayacak dediler. Bu arada uzlaşmacı Bakan Faruk Çelik de hem iş güvencesi hem de toplu iş ilişkileri düzenimizi değiştiriyor. Üstelik bu düzenlemeler çalışanların lehine Geçen aylarda önce Cumhurbaşkanı Gül, şimdi de Başbakan Yardımcısı Ali Babacan aynı cümleleri kullandı. Türkiye ucuz işgücü merkezi olmayacak, ara mallar değil katma değeri yüksek mallar üreten nitelikli çalışanlarımız olmalı dediler. Umarım dedikleri olur. Zira şu anda ucuz işgücü cennetiyiz. Bu niyetleri Çalışma Bakanı´nın sendikalarla uzlaşı içinde hazırlattığı Sendikalar Kanunu ve Toplu İş Sözleşmesi Grev Lokavt Kanunu´nun yeni hali olan, Toplu İş İlişkileri Kanun Taslağında da görüyoruz. Tasarı aynen TBMM´de kabul edilirse, hatta bazı düzenlemelerde çalışanlar lehine değişiklik olursa her çalışan sendikalı, her işletme de toplu sözleşmeli olacak gibi görünüyor. Zira işyeri sendikacılığının önü açılıyor. HER İŞYERİNDE SENDİKA OLABİLECEK Halen bir sendikanın bir işletmede veya işyerinde örgütlenip işvereni toplu sözleşmeye çağırabilmesi için (aynı işkolundaki) Türkiye çapında tüm işçilerden en az yüzde 10´unu örgütlemesi gerekiyor. Mesela maden işkolunda ülkede toplam 400 bin işçi varsa sendikanın en başta bu işçilerin en az 40 binini üye yapması şart. Fakat yeni tasarıda bu baraj ya sıfır olacak ya da binde beş olacak. Binde 5 olsa bile 2000 işçiyi sendikasına üye yapan sendika, istediği atezel@htgazete.com.tr Faks: 0212 313 74 77 işyerinde toplu sözleşme yapabilecek. Şayet ülke barajı sıfır olursa bu sefer herhangi bir işyerindeki işçilerden yarısından bir fazlasını sendikasına üye yapan sendika bu işverenle toplu sözleşme yapabilecek. Umarım baraj yüzde sıfır olur da sendikasız işçi, toplu sözleşmesiz işyeri kalmaz. Şu an ucuz işgücü ülkesiyiz ve zenginden alıp fakire veren değil, fakirden alıp zengine veren ülkeyiz. Mesela, 2010 yılında toplam gelir vergilerinin yarısını asgari ücretliler ödemiş; öyle ki bir asgari ücretlinin ödediği vergi doktordan, kuyumcudan, market sahibinden, taksi veya minibüs sahibinden daha fazla. Her gün işe gitmek için bindiğiniz minibüsçünün ne kadar kazandığı herkesin dilinde ama yıllık ödediği gelir vergisi bir asgari ücretliden çok az. Ülke sendikalı ve toplu sözleşmeli olursa hem vergi adaleti hem de sosyal adaleti sağlayabiliriz. SENDİKA AĞALIKLARI BÖYLECE BİTER Yeni Toplu İş İlişkileri Kanun Tasarısı aynen kabul görürse sendika kurmak kolaylaşacağı gibi bir sendika ağasının yıllarca süren yöneticiliği de kolay olmayacak. Sendikalara gelecek olan demokrasi, ülkedeki demokrasinin de gelişmesine büyük katkı sağlayacak. Benim babam Bağ-Kur´lu idi ve 1985 yılında vefat etti. Anneme kendisinden aylık bağlandı. Daha sonra annem 1991 yılında Emekli Sandığı emeklisi bir beyle evlendi ve Bağ-Kur´dan aldığı aylık kesildi. Evlendiği Emekli Sandığı emeklisi bey 1997 yılında vefat etti ve anneme bu sefer Emekli Sandığı´ndan aylık bağlandı ve halen o aylığı alıyor. Acaba annem Bağ-Kur´lu olan babamdan da aylık alabilir mi? Emekli Sandığı mensubu ikinci eşi vefat ettikten sonra sadece Emekli Sandığı´na aylık için müracaat ettik. Bağ-Kur´a bir müracaatımız olmadı, çünkü bunun yasak olduğunu zannediyorduk. Annem için geçmişte müracaat etseydik o tarihte aylık bağlanabilecekti. Annemin durumu bir kazanılmış hak sayılabilir mi? Şimdi müracaat etsek aylık bağlanabilir mi? Müracaatla bağlanmaması durumunda dava açmanın faydası olur mu? M.K. 1 Ekim 2008 günü geçerli olan kanunlarımıza göre kocalar veya eşleri farklı sosyal güvenlik kurumlarına tabi olmak şartıyla ölen eşlerden, gerek kadınların gerekse erkeklerin dul aylığı alma hakkı vardır. Annenizin de her iki kocası 1 Ekim 2008 gününden önce vefat ettiğinden hem Bağ-Kur´dan hem de Emekli Sandığı´ndan dul aylığı alma hakkı vardı ama bunu bilmediğinizden zamanında müracaat etmemişsiniz. Bu olaylarda müracaat zamanaşımı 5 yıldır. 5 yıl içinde müracaat edilirse birikmişler alınır, 5 yıl sonra müracaat edilirse sadece başvurudan sonra aylık alınır, geçmişe yönelik birikmişleri alamazsınız. Bu arada 1 Ekim 2008´den sonraki ölümlerde tek aylık var. Oturduğum evin zemin katındaki yaşlı bir komşum 4 kocasından da dul aylığı alıyordu. Alması da yasaldır.
20.11.2011
SENDİKAL GÜÇ BİRLİĞİ,75 BİN İMZAYI MECLİS’E GÖNDERDİ
Sendikal Güç Birliği Platformu (SGBP) İstanbul şubeleri, kıdem tazminatına dokunulmaması, insanca yaşanabilecek asgari ücret, gelir vergisinin yüzde 15 olarak sabitlenmesi ve demokratik bir Anayasa hazırlanması taleplerim içeren imza kampanyasını dün gerçekleştirdikleri basın açıklamasıyla son verdi.
20.11.2011
KIDEM TAZMİNATIMA DOKUNMA
Sendikal Güç Birliği Platformuna bağlı sendikaların İstanbul Şubeleri, kıdem tazminatına dokunulmaması, insanca yaşanabilecek asgari ücret, gelir vergisinin yüzde 15 olarak sabitlenmesi ve demokratik bir Anayasa yapılması talebiyle topladığı imzaları meclise gönderdi.
09.11.2011
SESİMİZİ DUYURMAK İÇİN BİR İMZA DA SEN AT
Sendikal Güç Birliği Platformu (SGBP), kıdem tazminatına dokunulmaması, insanca yaşanabilecek asgari ücret, gelir vergisinin yüzde 15 olarak sabitlenmesi ve demokratik bir Anayasa hazırlanması taleplerini içeren bir imza kampanyası başlattı.
01.11.2011
TUZ İŞÇİLERİNDEN İŞVERENE İHTARNAME
İzmir Çiğli bölgesinde bulunan Billur Tuz Fabrikası´nda çalışan 85 işçinin fab-. rika bakımı gerekçe gösterilerek ücretsiz izne çıkarılmasına işçiler tepki gösterdi, izmir Çiğli PTT önünde toplanan işçiler, işverene ihtarname telgrafı çekerek protesto gerçekleştirdi.
01.11.2011
ZAM 24 GR ETE YETİYOR
Yeni yılda asgari ücrete gelecek 66 kuruş zam ile bir paket makarna ya da 2 yumurta alınıyor.Yeni yılda asgari ücrete gelecek 66 kuruş zam ile bir paket makarna ya da 2 yumurta alınıyor. Bu da işçiyi isyan ettiriyor.
26.07.2011
TÜRK-İŞ’TE NELER OLUYOR
Bu köşede çalışma yaşamında güvencesiz, asgari ücretin bile altında, esnek çalışma şartları altında çalıştırılan milyonlarca emekçinin örgütlenme sorunlarını gündeme getiriyoruz.