12 Kasım 2018
BURASI BİZİM İÇİN OKUL OLDU
ABD merkezli çokuluslu gıda tekeli Cargill’in Bursa’daki fabrikasında Tekgıda-İş Sendikası’na üye oldukları için işten atılan işçilerin başlattığı mücadele 7. ayını da geride bıraktı.
ABD merkezli çokuluslu gıda tekeli Cargill’in Bursa’daki fabrikasında Tekgıda-İş Sendikası’na üye oldukları için işten atılan işçilerin başlattığı mücadele 7. ayını da geride bıraktı.
Eylem Bursa Orhangazi’de bulunan fabrikanın önünde devam ediyor. Direnişlerinin 150. gününde “Mücadelemiz işimize geri dönünceye ve Cargill’de toplu sözleşme yapılıncaya kadar sürecek” diyerek İstanbul Ataşehir’deki Cargill Genel Merkezi’ne yürüyüşe geçen ve yürüyüşleri sırasında gözaltına alınmalarına rağmen yürüyüşlerini tamamla-yan işçilerle konuştuk:
* Cargill’de sendikal süreç nasıl başladı?
Cargill’de 2012 yılından beri sendikal çalışmalar vardı. 5 Mart 2018 tarihinde Tekgıda-İş olarak burada örgütlüğümüzü tamamladık ve Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na yetki başvurusunda bulunduk. Başvurumuzun hemen akabinde Cargill işvereni İstanbul Ataşehir’de bulunan gene) merkez çalışanlarının da bu sayıya dahil olması gerektiğini gerekçe göstererek bakanlığa itirazda bulundu ve bakanlık itirazı kabul etti. Biz pes etmedik ve örgütlenme çalışmalarımıza devam ettik. Fakat bu yetki başvurusunun üzerinden çok geçmeden 16 Nisan 2018 tarihinde de bizi işten çıkardılar.
* İşten çıkarma gerekçesi olarak size ne sundular?
İşten çıkarma gerekçesi olarak nişasta bazlı şeker (NBŞ) kotasının %10’dan %5’e düşürülmesi ve bununla ilgili olarak da işletmenin küçülmeye gittiğini iddia ediyorlar bize şu an. Fakat biz işten çıkarıldığımızda kota düşürülmemişti henüz. Şu an içerde çalışan arkadaşlarımızın tamamına yakım fazla mesaiye kalıyor ve günde 12 saat çalışıyorlar. Yani bizim yerimize çalışıyorlar.
* Direniş nasıl başladı ve şu an ne durumda?
Bizi, yani 14 işçiyi çıkardıkları gün arkadaşlarla ve sendika sorumlumuzla bir araya geldik.
Bu işin sonunda kimseye pembe senaryolar vaat edilmedi ve hepimiz zorluğun da yokluğun da olduğunu bilerek bu yola çıktık.
O günden bugüne 203 gün geçti. Birçok şey öğrendik ve birçok duvarları yıktık, birçok tabuları da devirdik. O açıdan bizim için en büyük kazanım bu oldu.
* Beklentileriniz neler, demokratik kamuoyundan, emek yanlısı hareketlerden?
Bizim dışımızda Flormar’da olsun başka lokasyonda olsun sadece anayasal haklarını kullandıkları için işinden edilen ve mücadele eden arkadaşlarımız var. Buna karşı birlikte durmalıyız. Buradaki mücadele hepimizin mücadelesi. İşçi sınıfı yokluğu bildiği için yarım ekmeği ikiye böler yine yer ama bu onlar için daha zor geçer.