Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
14 Mayıs 2015
HADİ HADİ HADİ..

301 işçinin çalışırken can verdiği katliamının üzerinden tam bir yıl geçti. Bugüne kadar her yıl binlerce işçi düşme, ezilme, göçük, trafik/servis kazaları gibi nedenlerden dolayı çalışma anında can verirken kitlesel iş cinayeti Soma, bu vahşetin en görünür yüzü oldu.

HADİ HADİ HADİ..

301 işçinin çalışırken can verdiği katliamının üzerinden tam bir yıl geçti. Bugüne kadar her yıl binlerce işçi  düşme, ezilme, göçük, trafik/servis kazaları gibi nedenlerden dolayı çalışma anında can verirken kitlesel iş cinayeti Soma, bu vahşetin en görünür yüzü oldu.

Ucuz, kuralsız ve güvencesiz çalıştırma, bile bile işçi sağlığı ve iş güvenliği kurallarını hiçe sayarak çalıştırma tüm dünyada patronların bilinçli bir tercihi olsa da Türkiye’de AKP iktidarı ile bu tercih bir devlet politikası haline gelmiştir. Hatta bu politika, ülke ekonomisinin bir “rekabet gücü” haline getirilmiş, işgücü maliyetleri ve çalışma standartlarının düşürülmesi küresel sermayeye bir albeni olarak sunulmuştur.  Kısaca AKP döneminde Türkiye, küresel pazarın ucuz ve güvencesiz emek deposuna dönüştürülmüştür. Özelleştirmeler, taşeron tipi çalıştırma ve örgütsüzleştirme bu ucuz emek gücünün oluşturulmasının, emek üzerinden daha fazla artık değer elde etmenin yani daha fazla sömürünün yöntemleri haline gelmiştir. Bu yöntemlerin hayata geçirilmesinin olanakları da iktisadi siyasi ve ideolojik dönüşümlerle yine iktidar tarafından sağlanmıştır.

İşte Soma madeni patronu tarafından büyük bir mutlulukla açıklanan, özelleştirme öncesi ton başına 130 dolar olan üretim maliyetlerini özelleştirme sonrasında 24 dolara düşüren düzen budur. Soma katliamının ardından madendeki çalışma koşullarını anlatan işçiler bir röportajda, yerin yedi kat altında yaşadıkları bu düzeni “hadi hadi” düzeni diye tanımlamışlardı. “Hadi hadi”, işçinin işçi üzerinden ayda 50 bin liraya kadar kazanabildiği söylenen dayıbaşından, işyerinde sürekli ensesinde bulunan taşeron amirinden en sık duyduğu sözdü çünkü.

İşçilerin emeğinin yanında canına el koyarak sınırsız zorbalığı kendinde hak gören bu “hadi hadici” düzen, aslında hiçbir ücretli çalışana yabancı değil.  Fabrikalarda, madenlerde “parça başı ücret”, “saat başı ücret” gibi üretimin miktarına ve süresine bağlı ücretlendirme; bankalarda, plazalarda, okul ve hastanelerde katma değer, çalışan başına karlılık üzerinden ücretlendirme gibi yansımalarıyla bu “hadi hadici”liği küçüklü büyüklü her türlü işyerinde görmek mümkün. AKP’nin bugüne değin bir başarı öyküsü olarak sunduğu, önümüzdeki seçimlerde bir vaat olarak öne çıkardığı işgücü verimliliğinin arttırılması süreci ise bu “hadi hadi”cilikten ibaret. İşgücü verimliliği, tanım olarak belirli bir zaman aralığında bir işçi ile ne kadar ürün elde edildiğinin oranıdır. Bu oran, sermaye mallarının teknolojiyle kalitesini yükselterek, çalışma koşullarını, ücret ve sosyal hakları daha da iyileştirerek de arttırılabilirken, Türkiye’de bu artışın tek kaynakları baskı ve tehdittir. Yüksek işsizlik, gerileyen ücretlere karşılık yüksek derecede borçlandırma, işsizlik sürecinde paralı hale gelen eğitim ve sağlık gibi temel kamu hizmetlerinden yoksun kalma durumu- sosyal korumanın olmaması gibi düzen tarafından sürekli yeniden üretilen faktörler birer tehdit unsuru olarak halen kullanılmaktadır. Bunun yanında performansa dayalı ücretlendirme adı altında daha fazla çıktı üretme, çalışanlar üzerinde ağır bir baskı olarak sürdürülmektedir. Diğer bir taraftan da hem bu zorbalığın önüne geçecek hem de yükselen verimliliği yüksek ücretlere dönüştürecek tek kanal örgütlü işgücü iken, bu kanalın yine baskı, tehdit, zor ve yasal güçle kapatılması kapitalizmin o görünmeyen elini Türkiye’de tam anlamıyla görünmeyen bir kırbaca dönüştürmektedir.

 O kırbacı gördük

Bu kırbaç Soma’da sadece ölümü sırtına vurduğuna değil, hepimize kendisini gösterdi. O kırbacı Ankara’dan Soma’ya acımasızca sallayanları gördük. Yüzlerindeki o soğukkanlılığı her daim hafızamızda tutmalıyız. Hakkını arayana inen o son tekmeyi asla ama asla unutmamalıyız. O kırbacın hepimizin sırtında olduğu bir an bile aklımızdan çıkmamalı. Unutmamak hesap sormaksa şayet, hesabı yerin yedi kat altından yedi kat üstüne emeğin ürettiği değerler üzerinden beslenenlerden sormalıyız; hesabımız o değerlerin ülkesini kurana dek kapanmamalı.

DİĞER HABERLER
TÜRKİYE: PERFETTİ VAN MELLE, SENDİKA HAKLARINA SAYGI GÖSTERİN ARTIK!
TÜRKİYE: PERFETTİ VAN MELLE, SENDİKA HAKLARINA SAYGI GÖSTERİN ARTIK!

Perfetti van Melle (PvM) Türkiye’de yerel yönetim sendika üyelerini tehdit etti, korkuttu ve taciz etti; bu eylemler, IUF üyesi Tekgıda-İş’in Mentos ve Chupa Chups şekerleme üreticisinin Türkiye’deki iki fabrikasındaki işçileri başarılı bir şekilde örgütlemesinin ardından başladı.

FİRMALAR İŞÇİLERE ‘DEVAMLILIK’ PRİMİ ÖDEMEYE BAŞLADI
FİRMALAR İŞÇİLERE ‘DEVAMLILIK’ PRİMİ ÖDEMEYE BAŞLADI

Sanayideki eleman sorununa bir de devamlılık problemi eklenince şirketler çalışanlarına 600-1000 TL arasında değişen tutarlarda devamlılık primi ödemeye başladı.

SUÇU NORMAL GÖRMEYİN, GÖSTERMEYİN; “HEP BÖYLE YAPIYORLAR” DEMEYİN!
SUÇU NORMAL GÖRMEYİN, GÖSTERMEYİN; “HEP BÖYLE YAPIYORLAR” DEMEYİN!

Türkiye İstatistik Kurumu denildi mi geniş kitlelerin aklına yalnızca enflasyon verisi gelir. Vatandaş geçim derdinde olduğu için bu gayet normaldir.

İLK FAİZ İNDİRİMİ NE ZAMAN OLACAK
İLK FAİZ İNDİRİMİ NE ZAMAN OLACAK

Piyasalar gelişmiş ülkelerin merkez bankalarının faiz indirimine odaklandı. Avrupa Merkez Bankası politika faizinde ilk indirimini 6 Haziran 2024 tarihinde yapacağı toplantıda muhtemelen 25 baz puan indirecek ve yüzde 4 olan politika faizini yüzde 3,75 olarak belirleyecektir.