Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
22 Ocak 2014
TOPLUMSAL MÜCADELE İÇİN TARİHSEL ÖRNEKLER-1

Ülkemizdeki toplumsal muhalefetin dinci-faşizan anlayışa karşı böyle bir konumlanması var iken tarihte bu tarz gerici, faşist yönetimlere karşı nasıl bir muhalefet yürütüldü, ne sonuçlar verdi, ne gibi dersler çıkartmak lazım, kısaca bakmak da yarar var.

TOPLUMSAL MÜCADELE İÇİN TARİHSEL ÖRNEKLER-1

AKP iktidarına karşı yürütülen toplumsal mücadele, çeşitli biçimlerde sürüyor. Ana muhalefet partisi CHP, AKP ve Cemaat çatışmasında daha çok Cemaata yakın bir çizgi izliyor. BDP de, "çözüm süreci" adına AKP’yi destekler bir görüntü veriyor. Halen Muğla Cezaevi’nde bulunan Genel Yayın Yönetmenimiz Merdan Yanardağ, Pazar günkü yazısında bu konuyu gayet güzel bir biçimde işledi. Sol muhalefetin geri kalan bölümünde ise, hem AKP, hem de Cemaat’a karşı bir duruş söz konusu.
"Sol Cephe" girişimi ile DİSK, KESK, TMMOB ve TTB’nin oluşturduğu emek ve meslek örgütleri, siyasal İslam’ın bu iki kesimine karşı aynı tavrı gösteriyor. Ülkemizdeki toplumsal muhalefetin dinci-faşizan anlayışa karşı böyle bir konumlanması var iken tarihte bu tarz gerici, faşist yönetimlere karşı nasıl bir muhalefet yürütüldü, ne sonuçlar verdi, ne gibi dersler çıkartmak lazım, kısaca bakmak da yarar var.

>İTALYA’DA FAŞİZME KARŞI DİRENİŞ
Faşist Mussolini’nin 1921’de iktidarı ele geçirmesi sürecinde İtalyan Solunda ideolojik bir çatışma söz konusuydu. Halkçı Partinin Ulusal Faşist Parti ile yakınlaşma çabalan, Komünist Partinin de sosyal demokratlan burjuvazinin "sol kanadı" olarak tanımlaması, başlangıçta faşizme karşı bir birlikteliği önlüyordu. Bu arada Komünist Parti, yalnızca sendikal temel üzerinden bir "Birleşik İşçi Cephesi" kurulmasını amaçlıyordu. Komünist eğilimli sendikalann anarşist ve sosyalist sendikalara yaptığı çağn tam bir karşılık bulmasa da Kasım 1921’de ücretlerin indirilmesine karşı yapılan genel grev başarıyla sonuçlandı. 5 Aralık’ta Torino’daki grev de, işçi sınıfının gücünü yitirmediğini gösterdi. Birleşik İşçi Cephesi, 1922’de kuruldu ancak Komünist Parti "bürokratik" niteliği nedeniyle bu birliğe katılmadı. İşçi Cephesi, daha çok anarkosendikalist ve liberal eğilimli sendikalardan oluştu. Birliğin tam anlamıyla siyasal bir hedefi yoktu. Büyük iş çevreleri, Faşist Partiyi finanse etmeyi sürdürüyordu, işçi gruplan da faşistlerle savaşarak sokaklann kontrolünü ele geçiremediği için Mussolini güçlü konumunu korudu ve işçi örgütlerine karşı bir yok etme harekatına girişti.
Muhalefet, 1930’lardan sonra birleşme için çaba gösterdi. 1935’te komünist, sosyalist, sosyal demokrat ve ulusal burjuvalardan oluşan bir "antifaşist halk cephesi" girişimi oldu. Faşizmin baskısının artması üzerine de, 1936’dan sonra silahlı mücadele yolu benimsendi. 1943’te İtalya’da geniş bir grev hareketi görüldü. Bu siyasal grev, Mussolini iktidannı sarstı. 1944’te de büyük grevler oldu. Faşist iktidara ve Alman işgaline karşı direnen gruplann başında komünistler geliyordu ve bütün savaş boyunca parti biçimini yitirmeyen tek örgüt Komünist Parti ‘ydi. Savaş yıllannda dağılmış bulunan sosyalist güçler, Aralık 1943’te "İtalyan Birleşik Proleter Sosyalist Partisi’ni oluşturdu. Faşizmi iş başına getiren ve yaşatan politik çekişmeler son buldu, böyle bir kadro etrafında birleşme sağlandı ve faşizmi yıkan bir güç doğdu. Savaştan sonra da 10 Aralık 1945’te bütün anti faşist partilerin katıldığı bir hükümet kuruldu.

> ALMAN FAŞİZMİNDE SOLUN HATASI
1930’lu yıllarda Alman sosyal demokratlannın hareketsizliği, meydanın Nazilere bırakılmasına yol açtı. Komünist Parti de, 1929-1933 yıllan arasında sosyal demokratlarla birleşik bir cephe oluşturulması konusunda tereddüt geçirdi, Sovyetler Birliğinin lideri Stalin’in talimatlan çerçevesinde hareket etti. Bu dönemde işçi sınıfı, sosyal demokratlarla komünistler arasında ikiyi bölünmüştü. Sosyal demokratlar, birçok kereler komünistlerin ezilmesinde düzen kurumlan ile işbirliği yaptı, sonuçta iki parti arasında uzlaşmaz bir uçurum oluştu. İki kesim de, faşizm karşısında ısrarla güç birliği yapmaktan kaçındı. Komünistler, sosyal demokratlan "sosyal faşist" olarak nitelerken sosyal demokratlar da sokaklarda ve basında hem Nazilerle, hem de komünistlerle çarpışmaya başladı. Sosyal demokratlar bütün yozlaşmalarına rağmen işçilerden hala önemli bir destek alıyordu. Nazizmin yolunu kesebilecek tek güç olan anti-faşist birlik, ne işçi sınıfı arasında ne de demokratik güçler arasında sağlanabiliyordu. Meydan böylece Hitler’e bırakılmış oluyordu. Hitler, 5 Mart 1933’te tek başına iktidar olmasa bile milliyetçilerin desteği ile hükümeti kurabildi. Alman Sendikalar Birliği de, Hitler Hükümetinin uygulamalarını görmek istediklerini açıkladı ve Sosyalist Parti ile ilişkisini kesti. Sendika liderleri, 7 Nisan’da "hükümetle aynı yüce amaç peşinde koştuklarını" açıkladı. Nazi Partisi, 1 Mayıs’ta tüm sendikaları devlet çatısı altında İşçi Bayramını kutlamaya çağırdı. 2 Mayıs 1933’te de tüm sendikalar dağıtıldı, muhalif sendikacılar, komünist miDetvekilleri toplama kamplannı gönderildi, kimileri ise öldürüldü. Ancak 1945’te savaş bittikten sonra demokratik bir sürecin başlaması ve sendikaların örgütlenmesi söz konusu olabildi.
YARIN: FRANSA VE İSPANYA’DA HALK CEPHESİ 

DİĞER HABERLER
KENT GIDA VE MONDELEZ TURKEY’DE TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ İMZALANDI
KENT GIDA VE MONDELEZ TURKEY’DE TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ İMZALANDI

Sendikamız ile Kent Gıda ve Mondelez Turkey Gıda arasında şubat ayında başlayan yeni dönem toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlandı.

TEŞEKKÜRLER TEKGIDA-İŞ AİLESİ, TEŞEKKÜRLER TEKGIDA-İŞ ÜYELERİ
TEŞEKKÜRLER TEKGIDA-İŞ AİLESİ, TEŞEKKÜRLER TEKGIDA-İŞ ÜYELERİ

Sendikamız bu yıl 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü etkinliklerini, konfederasyonumuz Türk-İş Başkanlar Kurulu’nun almış olduğu karar çerçevesinde Bursa, Mustafakemalpaşa, Karacabey şubelerimiz ile birlikte Kocaeli, Eskişehir, Gebze, Tuzla ve İstanbul Avrupa Yakası şubelerimize bağlı işyerlerinden üyelerimizin yoğun katılımı ile büyük bir coşkuyla Bursa’da kutladı.

1 MAYIS’TA KAÇIRILAN FIRSAT
1 MAYIS’TA KAÇIRILAN FIRSAT

Türk-İş, DİSK ve Hak-İş ilk kez 1992 yılında Ankara’da 1 Mayıs’ı işçi sınıfının uluslararası birlik, dayanışma ve mücadele günü olarak bir kapalı salon toplantısında birlikte kutladı.

1 MAYIS VE GENEL TATİL ÜCRETİ
1 MAYIS VE GENEL TATİL ÜCRETİ

Dünya emekçilerinin birlik dayanışma ve mücadele günü olan 1 Mayıs İstanbul’da bir kez daha kutlanamadı.