07.02.2011
ANKARALILAR DA GÜZEL Mİ ÖLDÜLER?
Çalışanların hakları bir bir ellerinden alınıyor.
Yıllar önce sigortalı olmuş ve o tarihte devletle bir ´anlaşma´ yapmış olan bir çalışana o tarihte vaat edilen haklar uçup gidiyor.
28.01.2011
EKMEK YOKSA HUZUR YOK !
Ortadoğu ülkelerindeki isyanın arkasında baskıcı rejimlerin yanı sıra işsizlik ve yoksulluk var.
25.01.2011
ÇAYKUR’DA YETKİLİ SENDİKA TEK GIDA-İŞ
Tekgıda-İş Sendikası 1 No’lu Şube Başkanı Türk İş Rize İl Temsilcisi Ziya Aksoy, ÇAYKUR’da yetkili sendikanın Tek Gıda-İş olduğunu söyledi.
24.01.2011
ALIN SİZE SEÇİM PROMOSYONU…
Seçim Vaatleri Başladı… Adaylığını Açıklayan Karal Açıkladı: “Çaykur’a 5 Bin İşçi Alınacak!..”
07.01.2011
SAĞDIÇ EMEĞİ
ODTÜ öğrencilerine reva görülen zulüme bakın. Emekçilerin bir torbaya konulup duvardan duvara çarpılmalarını düşünün.
01.10.2010
YENİ ZAMANLAR VE CESARET
Türkiye’de ve Dünyada 30 yıldır egemen olan bir dönem sona eriyor. “Yeni zamanların” başındayız. Bu yeni zamanların bizden talep ettiği en önemli erdem “cesaret”tir.
02.08.2010
SENDİKALAR REFERANDUMDA ‘HAYIR’ DEMELİ
Sendikalar ve konfederasyonlar elbette siyasal iktidarlarla sosyal diyalog içinde olacaklardır ama bu ilişki işçi haklarının, çalışma barışının ve sendika özgürlüğünün yok edilmesi pahasına asla sürdürülmemelidir.
26.07.2010
YARGI ÖZGIDA’NIN KİRLİ OYUNUNU BOZDU
Rize İş Mahkemesi Çaykur’da yetkili sendika Tek Gıda İş Sendikasıdır kararı sonrası Tek gıda-İş sendikasından yapılan açıklamada, “2007 yılından bu yana devam eden Çaykur’u özelleştirme, işçiyi köleleştirme, çay üretimini bitirme ve kartelleşme çabalarına yargıdan yine bir darbe geldi.
14.05.2010
33 YIL AÇILAMAYAN FABRİKA BİR YAZIYLA KAPANDI!
yaprak tütün depolarında ve TEKEL merkez binasında çalışanlara yapılan tebligatta Akhisar TEKEL´in bugünden itibaren kapılarını kapattığı açıklandı.
19.04.2010
BURJUVA DEMOKRATİK REKABET VE SAVAŞ
Bazı metinler vardır, gözümüzün önündedir ancak önemi fark edilmez. Aşağıda, zaman zaman geri döneceğimiz, biraz uzunca alıntısı yapacağımız Engels’in “Ekonomi Politiğin Bir Eleştiri Denemesi”[1] adlı kısa makalesi böyle bir yazıdır. En azından ülkemizde Marx’ın 1844 El Yazmalarının sonunda yer aldığı için belki de, 1844 El Yazmalarının kendi önemi içinde gözden ırak konumdadır:
12.03.2010
TEKELİN AÇTIĞI YOLDAN YÜRÜNMELİ
ANKARA´ya giderken engellemelerle karşılaştılar. Dayak yediler, biber gazı ve coptan nasiplerini aldılar. Ama geri adım atmadılar 78 gün boyunca Ankara´nın göbeğine çadır kurdular. Önemli bir kesim biter diye beklerken onlar her geçen gün direnişlerini büyüttüler binlerce, on binlerce işçiye umut ve pusula oldular.
29.01.2010
TEKEL İŞÇİLERİ’NİN GÖSTERDİĞİ: NEO-LİBERALİZMİN TRUVA ATI OLARAK NEO-MUHAFAZAKARLIK – ERSİN VEDAT ELGÜR
Muhafazakar partilerin iktidar olduğu –ki buna Almanya ve İngiltere’deki Thatcher ve Kohl dönemi de dahil edilebilir ve artık Türkiye’de de AKP dönemi- zaman dilimleri işçi haklarının en çok gerilediği, sermayenin saldırılarının yoğunlaştığı, emeğin vasıfsızlaştırıldığı ve bunun dolaysız sonucu olarak emek gücünün değerinin düştüğü anlardır.