21.06.2011
HAVAYOLU İŞÇİLERİNİN MÜCADELESİ SÜRÜYOR
LİMAK Holding´e ait İstanbul´daki Sabiha Gökçen Havaalanı (İSG) bünyesinde çalışan Hava-İş üyesi işçiler toplu sözleşme haklarını kullanmak için mücadele ediyor.
10.06.2011
KAMU TİS’LERİ VE TÜRK-İŞ YÖNETİMİ
Kamu toplusözleşmelerinde tıkanma ve Türk-İş üst yönetimi ve hükümetin, sözleşme görüşmelerini sürüncemede bırakarak bir oldubittiye getirme tutumu işçiler tarafından protesto ediliyor.
Geçtiğimiz haftalarda, Petrol-İş üyesi kamuda çalışan işçilerin “işe geç başlama” eyleminden sonra, son birkaç gündür de Harb-İş üyesi işçiler sokağa çıkarak hükümetin ve Türk-İş üst yönetiminin tutumuna karşı tepkilerini ifade ediyorlar.
Burada, artık “sermaye yanlılığı”, “emek düşmanlığı” tescilli bir hükümetin sözleşme görüşmelerinde ayak sürümesi, esnek çalışma dayatmalarında, taşeronlaştırma girişimlerinde, işçilerin örgütlü gücünü dağıtacak maddelerde ısrar etmesi anlaşılırdır! Ama Türkiye’nin en büyük konfederasyonu olarak Türk-İş üst yönetiminin hükümetin bu tutumunda birleşmesi ve sendikalardan, şubelerden ve geniş işçi tabanından gelen tepkilere rağmen hükümetin peşinden sürüklenmesi anlaşılır değildir. Tabi, eğer ki, Türk-İş üst yönetimi bu TİS sürecini işçilerin hükümetin ve sermayenin dayatmalarına boyun eğdirmek isteyen tutumunda hükümetle anlaşmış değilse!
Ne var ki bugün Türk-İş üst yönetiminin kazandığı bileşim ve en azından geçtiğimiz yılki TEKEL işçilerinin Ankara eyleminden sonra hükümetle iş birliğinde atılan adımlar dikkate alındığında Türk-İş üst yönetiminin tutumunu, bilinçsiz ve plansızca atılmış bir tutum olarak açıklayamayız. Tersine bu durumu, Türk-İş’in son genel kurulda AKP’nin “Türk-İş’i hükümetin arka bahçesi” yapma planında başarılı olmasının bir sonucu olarak görmek gerekir.
Onun içindir ki, alanlara çıkan Harb-İş üyesi işçiler (Ve onları desteklemek için alana gelen diğer iş kollarından işçiler ve sendikacılar) tepkilerini asıl olarak Türk-İş üst yönetimine yöneltmişler, bu tutumlarını “Türk-İş istifa!” sloganlarını sıkça haykırarak göstermişlerdir.
Bu köşede daha önce de çeşitli vesilelerle ifade edildi; kamuda TİS’ler, sadece kamu işçileri için değil özel sektör de dahil tüm işçilerin ve kamu emekçilerinin yakında başlayacak TİS görüşmeleri içinde referans olacağından tüm işçi sınıfı ve emekçiler için önemlidir.
O zaman işçi ve kamu emekçisi sendikaları, ve konfederasyonları bu öneme uygun olarak davranmak zorundadır.
Kamudaki sözleşmelerin önemine ek olarak; ağustosta kamu emekçilerinin ilk TİS görüşmelerinin başlayacağı ve bu yılın sonunda Türk-İş’in olağan genel kurulu olacağı dikkate alındığında; şunlar ayrıca önem kazanmaktadır.
1) Bugün kamudaki sözleşmelerin doğrudan muhatabı olan iş kollarında, şubeler düzeyinde birleşmesi ve ildeki bütün diğer iş kollarından sendikaların şubeleriyle mümkün olduğu kadar geniş bir ittifak içinde mücadeleyi örgütlemeleri belirleyici önemdedir. Bu yapılmazsa sorunun gündemde bile tutulamayacağı Petrol-İş ve Harb-İş’in eylemleriyle görülmüştür.
2) Tes-İş başta olmak üzere Türk-İş’e bağlı sendikaların önemli bir bölümü, Türk-İş üst yönetimiyle aynı çizgidedir. Bu yüzden de Türk-İş’e bağlı ve Türk-İş’i mücadeleci sendikacılık çizgisine çekmek için ortak hareket edeceğini ilan eden sendikalar, bu sözleşmelerin yürütülmesinde de öne çıkmak, Türk-İş’in genel kurulunu bu TİS mücadelesi etrafında örgütlemek, hükümetçi sendikacılık anlayışını bu mücadele içinde tasfiye etmeyi amaçlayan bir tutum almak durumundadırlar. Aksi halde iddiaları sadece iddia düzeyinde kalır.
3) Bu TİS mücadelesi, kamu emekçilerini TİS ve grev hakkı mücadelesiyle birleştirmemek, işçi ve kamu emekçisi sendikalarının ortak mücadelesine dönüştürmeyi ihmal etmek bir adım sonrasını hesap etmeyen bir tutumu olur. Tersine bu birliğin sağlaması için dönem son derece uygundur. Türk-İş içinde birleşen 11 sendika bu gerçekliği de hesap etmek durumundadır.
Seçimin sonucunun ne olacağı elbette sürecin kolay ya da zorluklarının artırıcı olması bakımından önemlidir. Ancak bugünkü koşullarda sürecin zorluklarla dolu olacağını, uzlaşmacı, hükümet yandaşı sendikacılıkla hesaplaşma içinde sendikaların dönüşebileceğini de görmek gerekir.
07.06.2011
TÜRKİYE ILO APLİKASYON KOMİTESİ GÜNDEMİNDE…
Cenevre’de devam eden ILO Konferansı’nda, ‘Uluslararası Standartların Uygulanması Komitesi’ Türkiye’nin sendikal hak ihlalleri ve uluslararası sözleşmelere uyumsuzluk konusunda en kötü 25 ülke arasında olduğuna karar verdi.
31.05.2011
ACI TÜTÜN: KAN KUZEYE, DUMANI GÜNEYE
Dünya Sağlık Örgütü´nce heryıl 31 Mayıs Dünya Tütünsüz Günü olarak kutlanır. Bu yılki ana tema, DSÖ Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi (TKÇS). Sözleşmeyi imzalayan ülkemizde bir de 4207 sayılı yasamız var.
27.05.2011
İSYAN EDEN EDENE!
Kamuda toplu iş sözleşmeleri seçim öncesi sessiz sedasız yürüyor. Ama kimse neler konuşulduğunu, ne aşamada olduğunu bilmiyor.
12.05.2011
KADINA ŞİDDET İNSAN HAKKI İHLALİ
Türkiye, Kadına Karşı Şiddet ve Aile İçi Şiddetle Mücadele ve Önlenmesi Sözleşmesi’ni imzaladı.
06.04.2011
MEY ALKOLLÜ İÇKİLER’DE MUTLU SON
Sendikamız ile Mey Alkollü İçkiler San. ve Tic. A.Ş. arasında sürdürülmekte olan toplu iş sözleşmesi görüşmeleri anlaşmayla sonuçlandı.
25.03.2011
4-C ÜST MAHKEMEDE
ANAYASA Mahkemesi, 40 bine yakın 657 sayılı Yasa´nın 4-C maddesine göre çalışan sözleşmeli personelin merakla beklediği davayı, 30 Mart Çarşamba günü yapacağı toplantı gündemine aldı.
01.03.2011
ETİ GIDA’DA MUTLU SON
Sendikamız ile ETİ Gıda San. ve Tic. A.Ş. arasında sürdürülmekte olan toplu iş sözleşmesi görüşmeleri anlaşmayla sonuçlandı.
26.02.2011
YUDUM GIDA TİS GÖRÜŞMELERİNDE UZLAŞMA SAĞLANDI.
Sendikamız ile YUDUM Gıda San. ve Tic. A.Ş. arasında sürdürülmekte olan toplu iş sözleşmesi müzakereleri anlaşmayla sonuçlandı.
08.02.2011
BİLLUR TUZ’DA SENDİKA DÜŞMANLIĞI
ÇİĞLİ Organize Sanayi Bölgesi´nde bulunan Billur Tuz, TEKGIDA-İŞ Sendikasının tam 40 yıldır sözleşme imzaladığı örgütlü bir fabrikaydı.
17.01.2011
TARİŞ YEMTA’DA MUTLU SON
Sendikamız ile Tariş Yemta Yem ve Hayvancılık San. ve Tic. A.Ş. arasında sürdürülmekte olan Toplu-İş Sözleşmesi görüşmeleri anlaşma ile sonuçlanmıştır.