Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
31 Aralık 2010
EKONOMİDE RİSKLER

EKONOMİDE RİSKLER

EKONOMİDE RİSKLER

İyimser tahminler yapıp, övgü düzmek yerine, olası riskleri öngörüp, önlemler almak ekonomik açıdan daha sağgörülü bir yaklaşımdır. Dünya ekonomisi için riskler; özellikle AB bölgesinde bazı ülkelerin kamu borçlarının yüksekliği nedeniyle, borç ödemede karşılaşılabilecek güçlüklerin bankacılık sistemini olumsuz etkilemesi; krizden çıkmak için yaratılan likidite bolluğu; ekonomik dengesizliklerin tümüyle giderilememiş olmasıdır. Türkiye için riskler de, cari işlemler açığının yüksekliği, sıcak para akımı ile açığın fonlanması ve gayrimenkul piyasasının balon yapma olasılığı ile tüketici kredilerinde karşılaşılabilecek sorunlardır.

AB ülkeleri, İrlanda, Portekiz, Yunanistan, İspanya da yaşanabilecek borç krizleri, gerekli destek verilmediği takdirde, bankacılık krizine dönüşebilir. Söz konusu ülkelere verilen borçların önemli bir bölümü bankalar tarafından sağlanmıştır. Borçların geri ödemesinde yaşanabilecek sorunlar, sonuçta bankaların mali yapılarını bozarak, ödeme güçlerini zayıflatır. İrlanda, Yunanistan, İspanya, Portekize verilecek mali destekler, dolaylı biçimde bankacılık sektörünü kurtarmaya yönelik etki doğurur. Olaya, borçlu ülkelere verilen mali desteklere, alacaklı bankaları bir tür kurtarma operasyonu olarak bakılabilir. Almanyanın desteği borçluyu mu yoksa Alman bankalarını mı kurtarmaya yöneliktir? Tartışılabilir.

Dünyada, gelişmiş ekonomilerde likidite aşırı derecede genişlemiş, faizler fiilen sıfır düzeyine inmiş; ancak ekonomik anlamda yatırımlar canlanmamış, hızlanmamıştır. Beklentilerin netleşmemesi, yeni ürün ve teknolojilerin geliştirilememiş olması; çok söz edilmesine karşın inovasyon, yenilikçiliğin yetersiz kalışı, yatırımlarda hareketlenmeyi sınırlamıştır.

Gelişmiş ekonomilerde özellikle ABDde bundan önce yaşanan krizlerden çıkışta, yeni ürünler geliştirilmesi, yeni teknolojiler uygulanması etkili olmuş, hem yatırım hem de tüketim talebini canlandırmıştır. Kapitalizmin yaşaması, büyük ölçüde yenilikçiliğe bağlıdır. Yeni ürün, yeni teknolojiler, yeni pazarlar, sisteme dinamizm kazandırır. Dinamizmini yitirmiş, kriz yaratan bir sistemle krizleri aşmak olanaksız gibidir.

Gelişmiş ekonomilerde likidite, aşırı para basılarak genişletilmiş; risk alma iştahı yüksek, ancak ekonomik anlamda yatırım alanları kısıtlı bir ekonomik ortamda, fonların spekülasyon güdüsü ile finansal pazarlara, altına, hatta gayrimenkul piyasasına yönelmesi doğaldır. Geleneksel bankacılıktan uzaklaşmış, reel sektörle ilişkileri zayıflamış, türev finansal araçlarla sanal gelir peşinde koşan bankacılık; şişkin balon yapmış menkul kıymet pazarları, geçmişten ders alınmamışçasına yeniden yoğunlaşmanın yaşanmaya başladığı gayrimenkul pazarları, yüksek risk, yüksek kâr iştahı; tüm bunlar yeni bir krizin nedenleri ya da krizden çıkışı güçlendiren etkenlerdir.

***

2010 yılının kesin ekonomik sonuçları henüz açıklanmamıştır. Gelişmeler Türkiyenin 2010 yılında 400 milyar USDnin üstünde cari işlemler açığı verdiğini göstermektedir. Türkiye bu açığın önemli bir bölümünü sıcak para girişi ile fonlamıştır.

Likidite bolluğu, ekonomik açıdan gelişmiş ülkelerde faizlerin, getirinin çok düşük oluşu, kabaran risk iştahı, kriz yıllarında gelişmekte olan (emerging) piyasalara sermaye, sıcak para akışına yol açmıştır. Uluslararası Finans Enstitüsünün (IIF) tahminine göre, gelişmekte olan finansal piyasalara sermaye akışı 2009 yılında 581 milyar USD iken, bu tutar 2010 yılında 825 milyar USDye yükselmiştir. Kuşkusuz sermaye akışı, krizin etkilerinin kısa sürede daha az hissedilmesine olanak vermiştir. Ancak bir orta vadede sıcak para çıkışı bir yana, Türkiye dahil gelişmekte olan piyasalara sermaye girişinin durması, yavaşlaması bile yeni bir krize yol açabilir. Sermaye hareketlerinin gelişmekte olan pazarlara yönelik olarak yavaşlaması, durması olası bir risktir.

Türkiyede banka sektörü son yıllarda ipotek karşılığı konut kredileri (mortgage) dahil, tüketici kredilerine yönelmiştir. Tüketici kredilerinin toplam krediler içindeki payı yüzde 35 dolayına değin yükselmiş, bazı bankalarda yüzde 50yi aşmıştır. Tüketici gelirlerinde artış olmaması, gayrimenkul piyasasında önce bir balon, ardından duraklama, gayrimenkul fiyatlarında düşüş, bankacılık kesimini mali açıdan zor duruma düşürecek gelişmeler olur.

Ekonomi yönetilirken, dünyada ve ülkemizde oluşan, oluşmakta olan riskler göz önünde tutulmalıdır.

DİĞER HABERLER
GÖSTERMELİK BİR TOPLANTI
GÖSTERMELİK BİR TOPLANTI

Yıllar sonra toplanan Çalışma Meclisi’nin taslak gündemi belli oldu.

İHRACATTAN DÖNEN GIDALARI BİZE Mİ YEDİRİYORLAR?
İHRACATTAN DÖNEN GIDALARI BİZE Mİ YEDİRİYORLAR?

İhracattan dönen gıdaları bize mi yediriyorlar?

BUGÜN 23 NİSAN
BUGÜN 23 NİSAN

“Egemenlik kayıtsız, şartsız milletindir” diyen M. Kemal Atatürk’ün yolunda, biz 23 Nisanlarla büyüyenler; koşullar ne kadar çetin, imkanlar ne kadar yetersiz olursa olsun, cumhuriyeti bütün değerleri ile koruma kararlılığından asla vazgeçmeyeceğiz. Bu kararlılığımız her 23 Nisan’da daha da güçlenecektir. Ulusal Egemenlik ve Çocuk bayramımız kutlu olsun.

İŞÇİ SAĞLIĞI İKLİM TEHDİDİ ALTINDA
İŞÇİ SAĞLIĞI İKLİM TEHDİDİ ALTINDA

ILO’ya göre aşırı sıcaklığa bağlı yaralanmadan kaynaklı 1 yılda 18 bin 970 işçi yaşamını yitirdi.