Makina Mühendisleri Odası’nın raporunda, ekonomik krizin işsizlik tahribatının büyük olduğunu, cılız büyümenin ise sürdürülemeyeceğini bildirdi. Raporda, diplomalı işsizliğin artacağı ifade edildi.
TMMOB Makine Mühendisleri Odası, aralık ayı raporunda, ekonomik krizin etkilerini ele aldı. Analizde, 2019 krizi önceki krizlerle karşılaştırıldı ve sığ bir kriz olmakla beraber son bir yılda yaşanan işsizliğin, krizin en ağır tahribatı olduğuna ve gelecekte özellikle yükseköğrenim diplomalıların işsizliğinin artacağına dikkat çekildi. MMO analizinde şu noktalara vurgu yapıldı:
"Krizin sığ ve kısa sürmesinde, Hazine kaynaklarının seferber edilmesi ve bütçe açığında, kamu borç stokunu büyütmede sakınca görülmemesi etkili oldu. Bütçede bir yılda milli gelirin yüzde 1’inden yüzde 2.5’una çıkarılacak kadar açık verdirildi. (Not Merkez Bankası kaynakları çıkarıldığında açık yüzde 4’ü buluyor.) Küçülmeyi sonlandırmak için TL faizleri zorlanarak yüzde 12’lere kadar indirildi ve zarara uğramaları pahasına, kamu bankalarına kredi musluklarını açmaları emredilirken özel ve yabancı bankalara da bu yönde baskılar yapıldı."
YÜZDE 28’İ DİPLOMALI!
"Ne var ki bu yöneliş, yatırımları pek uyarmazken işsiz sayısı 4.6 milyona ve işsizlik oranı yüzde 14’e ulaşmış ülkede, işsizliği de yakın zamanda geriletecek gibi görünmüyor. İnşaatla artan istihdam inşaatın krizi ile büyük bir işsizlik yaratmış görünüyor. Öte yandan, işsizlerin yüzde 28’inin yüksek öğrenim diplomalı olması bir başka ürpertici gerçek.
2001 ve 2008-2009 krizleri derin küçülmelere yol açmakla birlikte, 2019’daki kadar yüksek bir işsizlik yaratmadı. Yıllık olarak 2009 krizinin işsizliği yüzde 13.1’de kaldı. Oysa, 2019 krizi sığ olmakla birlikte, işsizliği yüzde 14’ün üstüne taşıdı. 2018’in yıllık işsizlik oranının yüzde 11.5 olduğu anımsandığında 2019 krizinde işsizlik 2.5 puan birden arttı."
BORÇ TAKVİMİNE DİKKAT
"2019 krizini öncekilerden ayıran bir yanı da krize yüksek bir enflasyonun eşlik etmiş olmasıdır. 2018 ortalarında hızlanan fiyat arışları, krizi de getiren döviz fiyatlarındaki artışlarla yakından ilgiliydi. 2018, yıllık yüzde 20.5 tüketici enflasyon ile kapanırken 2019’da bu ancak yüzde 12’ye indirilebildi ve ücretli, memur, emekli maaşlarında artışlar, enflasyonun çok gerisinde kalınca, 2019 krizine, hem yüksek işsizlik hem de reel ücret-maaş gerilemesi, yani göreli yoksullaşma önemli ölçüde eşlik etti. Zorlama büyüme, cari açığı ve dövize yeni hücumu getirebilir. Bu da cılız bir büyüme eğiliminin çok kısa sürede yeni bir krize dönme ihtimali demek. Büyümeyi kısıtlayan bir başka etmen de Hazine barutunun kısıtlılığı.2019’da daha çok Merkez Bankası gelirleri ile durumu kurtarmaya çalışan Hazine 2020’de yüksek iç borç geri ödeme takviminin baskısı altında bunalacak."