HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Sütaş Karacabey fabrikası önünde eylem yapan işçilere destek amacıyla ziyarette bulundu. Sendikal hak arayışında destek sözü verdi.

HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Sütaş Karacabey fabrikası önünde eylem yapan işçilere destek amacıyla ziyarette bulundu. Sendikal hak arayışında destek sözü verdi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Sütaş Karacabey fabrikası önünde eylem yapan işçilerine destek amacıyla ziyarette bulundu. Yüksekdağ, Tek-Gıda İş Sendikası Bursa Şubesi TEŞKİLATlanma Başkanı Suat Karlıkaya’dan bilgi aldıktan sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, işçilerin 100 günü aşkın zamandır tüm Türkiye’deki işçi sınıfına ve halka örnek teşkil edecek bir direniş sergilediklerini söyledi.
"Onlar en temel işçi hakkına sahip çıkıyorlar. Bu en temel işçi hakkı aynı zamanda insan hakkı demektir" diyen Yüksekdağ, "Bugün işçilerden esirgenen hak, aslında insandan esirgenen hak ve hukuk demektir.
Sermaye hükümeti işçinin hakkını savunmuyor. Mevcut sermaye hükümeti tam anlamıyla hukuksuzluk, kuralsızlık, adaletsizlik üzerine inşa edilmiş bir sistemi işçilere dayatıyor.
Vahşi kapitalizmin kanunları geçerli bütün çalışan kesimler bakımından" ifadesini kullandı. Yüksekdağ, Sütaş işçilerinin nisan ayından bu yana işe geri alınma mücadelesini sürdürdüklerini ifade ederek, şunları söyledi:
"Bu mücadelede, Türkiye’de bütün emek ve demokrasi güçlerinin sahiplenmesi gereken bir mücadeledir. HDP, bir siyasi parti olarak aynı zamanda emeğin ve emeği ile geçinenlerin, yaşayanların hak ve özgürlüklerini savunmak için vardır. Biz işçi kardeşlerimizin direniş alanlarında kendilerine ne kadar destek veriyorsak, o kadar bu halkı temsil ediyoruz demektir."
Parti olarak sorumluluklarının gereğinin Sütaş’taki işçilere bir "merhaba" demek ve arkalarında olduklarını göstermek olduğunu dile getiren Yüksekdağ, "Bunun için buraya geldik. Cumhurbaşkanlığı seçimi, siyasi kampanyalar gelip geçer. Ama emek her zaman vardır. Bizler bu kampanya çalışması içerisinde elbette direnişin olduğu yerde oluruz. Meclisten son çıkarılan torba yasa biliyorsunuz; çalışanların bütün haklarını sermayeye teslim eden, devletin hakkı ve yetkisi de dahil olmak üzere sermayenin vicdanına teslim eden çağ dışı bir yasaydı.
Hakları, özgürlükleri, hukuku, kriterleri, kuralları, hepsini o çuvala koyup, torbaya bağlayıp denize attılar. Mecliste yaptıkları şey buydu. Biz şimdi o yok edilmeye çalışılan hak ve hukuku yeniden kazanmak için mücadele etmeliyiz. Sütaş işçileri hukuku yeniden kazanmak için mücadele veriyor. İşçilerin tek güvencesi sendikadır, kendi örgütüdür. İşçiler sendikasına sahip çıkıyor, bundan daha doğal ve meşru bir şey olamaz." dedi.