YUNANİSTAN VE AVRUPA İÇİN ÇÖZÜM SOL’DADIR…
Yunanistan´da seçimler yaklaşıyor. Sadece Yunanistan´ın değil, tüm Avrupa´nın, hatta belki de tüm küresel ekonominin demokrasi sınavına dönüşen 17 Haziran seçimleri öncesinde sol koalisyon bloku SYRİZA´nın siyasi/ekonomik çözüm önerilerini satır başlıklarıyla anımsamamız uygun olacaktır diye düşünüyorum:
Yunanistan’da seçimler yaklaşıyor. Sadece Yunanistan’ın değil, tüm Avrupa’nın, hatta belki de tüm küresel ekonominin demokrasi sınavına dönüşen 17 Haziran seçimleri öncesinde sol koalisyon bloku SYRİZA’nın siyasi/ekonomik çözüm önerilerini satır başlıklarıyla anımsamamız uygun olacaktır diye düşünüyorum:
Halkın krize karşı korunması için:
* Asgari geçimlik düzeyinin ve işsizliğe karşı asgari gelir garantisinin sağlanmadığı tek bir yurttaşın bile kalmaması;
* KDV oranlarının düşürülmesi ve temel ihtiyaç maddelerinde KDV’nin toptan kaldırılması.
Borç yükünün yıkıcı etkilerine karşı korunma için:
Mevcut borç yükü zengin üst sınıflara tanınmış olan vergi istisnalarından ve kamu kaynaklarının bu sınıfların hizmetine sunulmasından kaynaklanan ve her şeyden önce sınıf ilişkilerine dayalı bir olgudur. Bu yükün bedelinin emekçi halka değil; başlıca sorumlularına ödettirilmesi gereklidir.
* Borç servisi yükü üzerine moratoryum;
* Borçların yeniden yapılandırılması ve bu doğrultuda, küçük tasarrufçuların ve sosyal güvenlik fonlarının koruma altına alınması;
* Avrupa Merkez Bankası’nın görev tanımının yenilenmesi ve bankacılık faaliyetlerinde spekülasyonun kısıtlanması;
* Servetler, finansal kazançlar ve kârlar üzerine tüm Avrupa’yı kapsayacak bir vergi reformu.
Gelir dağılımı ve vergilendirme:
* Vergilendirme ve tahakkuk mekanizmalarının yeniden yapılandırılması;
* 1 milyon Avro üstü servetlerin vergilendirilmesi; finansal işlemlerin vergilendirilmesi; . Dağıtılmakta olan şirket kârlarının yüzde 45 düzeyine değin vergilendirilmesi;
* Ortodoks kilisesinin vergi muafiyetinin kaldırılması. İnsan onuruna yakışır iş ve ücretlendirme:
* Formel ücretlendirilmiş ve güvence altına alınmış istihdamın sağlanması;
* Asgari ücretin ve genel ücret düzeyinin üç sene içerisinde yeniden kriz öncesi düzeyine çıkarılması;
* Toplu iş sözleşmelerinin yeniden kurumsallaştırılması.
Bundan sonrasını köşemin yer darlığı nedeniyle ancak satır başlarıyla vurgulayabilirim: Demokrasinin derinleştirilmesi, tüm yurttaşlara demokratik hakların sağlanması; sağlık hizmetlerinin bir kamusal hak olarak sunulması; bölgede ve yerkürenin tümünde barışın sağlanması ve korunmasına yönelik dış politika…
SYRİZA’ya göre krizden çıkış süreci, krizin başlıca sorumlularının yıkıcı faaliyetlerinin engellenmesi ile mümkün olacaktır. İktisadi ve sosyal kriz, küresel kapitalizmin açmazlarını tüm çıplaklığıyla sergilemektedir. SYRİZA, yeni bir üretim ve bölüşüm modeli arayışı içinde olacağını açıkça ilan etmekte ve kapitalist büyük mülkiyetin demokratik kontrolünü amaçladığını vurgulamaktadır.
SYRİZA’nın seçim bildirgesi, "Şimdi artık seçimler halkın elindedir; şimdi artık güçlü olan halktır" vurgusuyla ve "Yunanistan ve Avrupa için çözüm sol’dadır" sözleriyle tamamlanmaktadır.
Bizim çekinecek neyimiz var?
Not: SYRİZA’nın önerilerinin toplu bir değerlendirmesi, The Bullet: Socialist Project paylaşım ağından, "The Exit From the Crisis is on the Left" başlıklı yazıda bulunmaktadır: http://www.socialistproject.ca/bullet/645.p hp#continue