Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
14 Eylül 2011
YOK BÖYLE ABSÜRTLÜK!..

Küresel krizin ilk sarsıntısında, yani 2009’da yüzde 5’e yakın küçülen Türkiye ekonomisi, krizde geri çekilen ve büyümenin rüzgârı olan sıcak paranın 2009’un ikinci yarısında geri dönmesi ile yeniden büyümeye başladı ve 2010 büyümesi yüzde 9’a yaklaştı.

YOK BÖYLE ABSÜRTLÜK!..

       Küresel krizin ilk sarsıntısında, yani 2009da yüzde 5e yakın küçülen Türkiye ekonomisi, krizde geri çekilen ve büyümenin rüzgârı olan sıcak paranın 2009un ikinci yarısında geri dönmesi ile yeniden büyümeye başladı ve 2010 büyümesi yüzde 9a yaklaştı. Öte yandan, sıcak para ile aşırı değerlenen döviz kuru, ithalatı patlatınca, büyümenin öbür yüzünde cari açık hızla arttı ve 2010 sonunda milli gelirin yüzde 6.6sına kadar çıktı. Büyüme 2011de de sürdü; ilk çeyrekte yüzde 12ye yakın, ikinci çeyrekte de yüzde 9a yakın arttı. Bunu, hükümet yandaşı medya epeyi allayıp pulladı ama aynı gün açıklanan cari açık verisinin yıllık bazda 74.5 milyar dolara ulaştığı görüldü. Bu, cari açığın milli gelire oranının yüzde 9.2 gibi devasa bir yere tırmanması demekti.

       Türkiye, büyürken sürekli cari açığını da büyüten ama henüz altüst olmamış, bu anlamda absürt tek ülke!.. G-20 grubundaki yükselen ülkelerin hiçbirinde, ekonomisi Türkiye gibi büyürken bir yandan da cari açığını büyüten ülke yok. Tuhaf, ama yok

 

       Çin, büyümede birinci ama cari açık vermiyor, tersine döviz fazlası var. Hindistan da Türkiye gibi büyüyor ama cari açığı yüzde 3ten ibaret. Rusya, G.Kore, Endonezya gibi ülkeler ise hem büyüyorlar hem de cari açık değil, cari fazla veriyorlar

       IMFnin öngörülerine göre, ikinci çeyrekte yüzde 9a yakın büyüyen Türkiye ekonomisi 2011in tamamını yüzde 8e yakın büyüme ile kapatacak. Yine IMFye göre, böyle büyüyen Türkiyenin cari açık/GSYİH de yüzde 10.5 gibi dudak uçuklatıcı bir yere tırmanacak. Aynı IMFye göre, 2012de ise Türkiyenin büyümesi duracak, hatta yılı yüzde 0.5 daralma ile tamamlayacak. Ama, 2012deki mal ve hizmet üretimini yine büyük cari açık ile gerçekleştireceği için cari açık/ GSYİH oranı pek düşmeyecek, yüzde 10a yaklaşacak.

       Uluslararası karşılaştırmalarda büyüme, enflasyon, cari açık kadar önemli bir gösterge de bütçe açıkları. Türkiyenin yüksek büyümesini büyük döviz açıkları pahasına sürdürmesi, bu fotoğrafına rağmen sıcak paranın tam çekilmemesi, bütçesinin görece iyi durumuna bağlanıyor. IMF, Türkiyenin bütçe açığı milli gelir oranını yüzde 2nin altında öngörüyor. Bu da diğer yükselen ülkelerin bütçe performansına göre, Türkiyeyi görece iyi bir yerde tutuyor.

       Türkiyenin bütçesinde büyük delikler olmaması, kamunun borçlanma ihtiyacı ve faiz oranlarının da özellikle Avrupaya göre aşağıda görünmesi, durumu idare ediyor. Bu, yangın çıkması an meselesi olan Türkiyenin, kenarda su tankı dolu bir itfaiyesinin var olması demek. Ama yangınla birlikte su tükenirse? Sıcak paracıların cevabı şu olmalı: Onu da o zaman düşünürüz

       Türkiye, 2008 öncesinde de aralıklarla sıcak para girişi ile büyür, ama hemen cari açık duvarına çarpar, o zaman da sıcak para kaçar ve kriz patlardı. 1994 ve 2001 krizleri böyle yaşandı. Onlardan farklı durum ve absürtlük şu: Şimdi hararet yaparak büyüyen ekonomi, devasa cari açık vermesine karşın sıcak para, eskiden olduğu gibi arkasına bakmadan kaçmıyor. Aralıklarla çekiliyor ama geri de dönüyor. Neden? Çünkü, dünyada gidebileceği seçenekler daraldı. Türkiye emsalindeki bazı ülkelerin sıcak paraya ihtiyacı yok, gelmesin diye Tobin vergisi ile kışkışlıyorlar bile. Bu durumda, artan riskine ve kırılganlığına rağmen sıcak para Türkiyeden, Türkiye de başka çaresi olmadığı için sıcak paradan vazgeçemiyor.

       Türkiye, özellikle Avrupadaki altüst oluşun artması ile morfin satıcısına benzeyen sıcak paranın yeniden kapısını çalmasını bekliyor ve B planı yok. Morfinin içten içe bünyeyi ne hale getirdiğini algılayamayacak kadar da tükenmiş, bitkin, çaresiz bir yönetimin, dışarıdan bu kadar güçlü görünmesi de bu ülkenin bir başka absürtlüğü

DİĞER HABERLER
YIKIMIN FATURASI EMEKÇİ İLE EMEKLİYE
YIKIMIN FATURASI EMEKÇİ İLE EMEKLİYE

OCAK’TA açıklanan 17 bin 2 TL’lik asgari ücrette döviz kurları nedeniyle meydana gelen kayıp 1.612 TL’ye ulaştı. En düşük memur maaşı ise 3 bin 94 TL eridi. 10 bin TL’lik en düşük emekli maaşı ise 399 dolardan 310 dolara geriledi.

YAŞLININ KADERİ YOKSULLUK OLDU
YAŞLININ KADERİ YOKSULLUK OLDU

Derinleşen ekonomik kriz ve hayat pahalılığı yaşlıları yoksulluğa mahkûm etti. TÜİK verilerine göre yaşlılarda yoksulluk patlaması yaşandı. Ülkedeki yaşlılarda yoksulluk oranı 4 yılda yüzde 7,5 arttı.

İŞSİZLİK YENİDEN KRİTİK SORUNLARDAN BİRİ OLABİLİR
İŞSİZLİK YENİDEN KRİTİK SORUNLARDAN BİRİ OLABİLİR

İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, gelecek aylarda istihdamın seyrinin, büyümedeki yavaşlamanın keskinliği ve süresine bağlı olarak şekilleneceğine dikkat çekerek, “İşsizliğin Türkiye ekonomisinde yeniden kritik sorunlardan biri olması ihtimal dahilinde” uyarısında bulundu.

ÜCRETİ ÖDENMEYEN VEYA EKSİK ÖDENEN İŞÇİ NE YAPABİLİR?
ÜCRETİ ÖDENMEYEN VEYA EKSİK ÖDENEN İŞÇİ NE YAPABİLİR?

Ekonomik kriz derinleştikçe toplu iş sözleşmesi kapsamındaki işçilerin ücret ve yan ödemelerinin ödenmesinde giderek artan sıkıntılar yaşanacağı açıkça görülüyor.