Merkez Bankası (MB), seçimden önce yüzde 22.3 olarak açıkladığı 2023 yılsonu enflasyon tahminini yüzde 58’e çıkardı.

Yeni Başkan Gaye Erkan istikrar sürecinin başlangıcını 2025’in sonu olarak öngördüklerini açıkladı. Erkan, geçiş dönemi sonrasında Haziran 2024 ile Haziran 2025 arasında dezenflasyonu işaret etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçimler öncesinde “Herkes hesabını 2023’te yüzde 20’ler seviyesine göre yapsın” demişti. Buna karşın maaş, ücret ve aylıklara yapılan zamlar enflasyon beklentisinin altında kaldı. Ekonomistler oranların MB’nin öngörüsünden daha yüksek olacağını belirtti.

Merkez Bankası Başkanı Gaye Erkan, dün ilk kez basın toplantısı düzenleyerek yılın üçüncü enflasyon raporunu açıkladı. Şahap Kavcıoğlu dönemine göre enflasyon tahminlerini büyük oranda artıran Erkan, 2025 sonrasını “istikrar döneminin başlangıcı” olarak gördüklerini duyurdu.

Oysa Cumhurbaşkanı Erdoğan 2022 sonunda, “Herkes enflasyon hesabını 2023’te yüzde 20’ler seviyesine göre yapsın” demişti.

DEVLET-MİLLET HİZMETİ

-Yılsonu yıllık TÜFE tahmini 2023 için yüzde 58, 2024 için yüzde 33’e yükseltildi. 2025 sonunda ise yüzde 15’e gerilemesi bekleniyor. Önceki raporda “yüzde 5’lik hedef” aynı zamanda tahmin olarak yer almıştı.

-Merkez, 2023 tahminindeki artışın 7.5 puanının TL cinsi ithalat fiyatları, 8.5 puanının gıda fiyatları, 7.5 puanının kamu zamları (yönetilen fiyatlar), 10.9 puanının tahmin sapmasından kaynakladığını duyurdu. Bu kapsamda yüzde 34’lük asgari ücret artışının TÜFE’ye olası etkisi 2.7-4.1 puan hesaplandı. Ayrıca Merkez Bankası’na göre döviz kuru geçişkenliği son dönemde yükseldi. Geçişkenlik yüzde 25 civarında.

-Gaye Erkan, faiz artışı ve kredi sıkılaştırmaya atıfla “Bunların olumlu etkilerinin bir kısmını 2023’ün sonunda ve özellikle enflasyonun ana eğiliminde 2024’ün ikinci çeyreğinde hissetmeye başlayacağız. 2025 sonrasını ise istikrar döneminin başlangıcı olarak görüyoruz. Bu dönemde öngörülebilirlik artacaktır” dedi. Erkan’a göre TÜFE’de zirve 2024’ün ikinci çeyreğinde yüzde 60’la görülecek.

-Soruları da yanıtlayan Erkan, “Çarşı pazara iniyor musunuz?” denmesi üzerine şu yanıtı verdi: “Enflasyonla mücadele zaten burada olmamın nedeni. Devlet ve milletimize hizmet. Refaha bir ucundan da yardımcı olabilirsek ne güzel. Allah nasip ederse bunda da kararlıyız.” Erkan, KKM’nin Hazine’den Merkez’e devrini ise “bütünsel yönetim için daha uygun” şeklinde yorumladı.

‘ERDOĞAN’ YANITSIZ!

-Önceki faiz düzenlemeleriyle ilgili soru üzerine “Geçmiş hakkında konuşmam. Önümüze bakalım. Yapmamız gereken çok iş var, vakit de değerli” diyen Erkan, ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Faiz sebep enflasyon sonuç” tezine ilişkin soruyu da şöyle yanıtladı: “Başkan olarak benden hiçbir siyasi açıklama alamayacaksınız, hiç boşuna uğraşmayın.”

OLAN EMEKLİLERE OLDU!

-Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu: Yılsonu enflasyonu yüzde 58, yıl sonu gıda enflasyonu yüzde 61.5’e yükseltildi. Olan emekliye oldu! Yüzde 25 zamma talim! Ayrıca döviz kuru enflasyona paralel artarsa dolar yıl sonunda 36 TL olacak!

-Prof. Dr. Hakan Kara: Bankanın yüzde 25’lik döviz kurundan enflasyona geçiş tahminini düşük bulsam da geçiş katsayısının 2018’den sonra belirgin arttığı tespiti önemli.

-Mustafa Sönmez: TCMB yılsonu TÜFE’si için yüzde 58 demiş ama temmuz artışı en az yüzde 10, sonrası ayda yüzde 5 olsa yılsonu yüzde 68’i buluyor.

-Uğur Gürses: Duruşu, sorulara verdiği yanıtlar; bugüne kadarki saçmalığın farkındayız ancak bu “çemberin” içinde faiz silahını gerektiği gibi kullanamayız tablosu sunuyor.

-Prof. Dr. Veysel Ulusoy: Merkez yüksek enflasyon “geçici” dedi. Halk anlamadı.

-Prof. Dr. Selva Demiralp: Erkan, politika ile piyasa faizi arasındaki farkın kapanmasının önemine değindikten sonra işe mevduat faiziyle başladıklarını not etti. Ancak sıkı para politikası uygulanan çerçevede yakınsamanın yukarı yönlü olması gerekir. Aksi takdirde sıkı paradan bahsetmek, dolarizasyonu düşürmek mümkün olur mu?