Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
20 Ağustos 2014
YENİ TÜRKİYE’NİN EKONOMİSİ

´Yeni Türkiye´nin´ Ekonomisi Siyaset gündeminde yeni bir kavram üretildi: Yeni Türkiye, iç ve dış politika siyasası tıkandıkça ve ulusal ekonominin kısıtları sertleştikçe siyasi gündemin bu tür yeni sözcük oyunlarıyla ülkemizin ana sorunlarından saptırılmaya çalışılması artık son derece olağan bir durum.´

YENİ TÜRKİYE’NİN EKONOMİSİ
‘Yeni Türkiye’nin’ Ekonomisi Siyaset gündeminde yeni bir kavram üretildi: Yeni Türkiye, iç ve dış politika siyasası tıkandıkça ve ulusal ekonominin kısıtları sertleştikçe siyasi gündemin bu tür "yeni" sözcük oyunlarıyla ülkemizin ana sorunlarından saptırılmaya çalışılması artık son derece olağan bir durum.’ 
Oysa "Yeni Türkiye" öyküsünde yeni hiçbir şey yok, özellikle iktisat cephesinde. Yazımızın konusunu baştan vurgulayalım: "Yeni Türkiye’nin" ekonomisi taşeronlaştırılmış bir rant ekonomisidir. 
Tüm küresel ekonomiyi "besleyen" kumarhane kapitalizminin finansal rantlarına ek olarak Türkiye, ulusal ekonomisini ayrıca kamu varlıklarının talanına dayalı özelleştirmeler ve çarpık kentleşme ve çevre tahribatına dayalı inşaat rantlarıyla birlikte ayakta tutma çabası içinde.
 "Yeni Türkiye" söylemi de işte bu çok yakından tanıdığımız, bilinen rantiyer ekonomisinin yeni kılıfı olarak karşımızda. … 
Hafta başında Yatağan Termik Santralı ve ilgili maden ruhsatlarının bir bütün halinde özelleştirilmesi 1 milyar 91 milyon dolar bedelle sessiz sedasız gerçekleştirildi. Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy termik santralleri ile kömür ocaklarında çalışan işçilerin bağlı bulunduğu Tes-iş ve Maden-İş üyesi işçiler, işvereni işyerlerine sokmayacaklarını açıkladılar ve gerekirse greve hazır olduklarını vurguladılar. 
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) verilerinden derlenen bilgilere göre, Türkiye’de 2008’den bu yana toplam 57 elektrik santralı özel sektöre devredildi. Söz konusu devir işlemlerinden toplamda 4 milyar 281 milyon dolar özelleştirme rantı elde edildi. Bu rakama onay ve devir süreci devam eden 14 santral da eklendiğinde elektrik üretimi özelleştirmelerinden toplam rant geliri 8.4 milyar doları bulacak. Bütün bunlar olurken, Maden Mühendisleri Odası, Soma faciasının üzerinden 3 ay geçmesine rağmen sorunların çözümüne yönelik hiçbir önlem alınmaması ve hiçbir çalışma yapılmaması nedeniyle kazaların devam ettiğine dikkat çekti. 
Soma’dan sonra Kozlu, Karadon, Dursunbeyli, Kemalpaşa, Gediz, Küre, Ermenek, Sorgun, Armutçuk gibi maden ocaklarında meydana gelen kazalarda 20’den fazla madencinin yaşamını yitirdiği ve son olarak Zonguldak’ta yaşanan ve 9 işçinin mahsur kaldığı kazalardan da halen ders çıkarılmadığı ifade edildi. 
Özelleştirmeler emeğin güvencesizleştirilmesi, iş güvenliğinin yok edilmesi ve emeğin kazanılmış haklarının yok edilmesine dayalı saldırılar ile sürdürülüyor.
"Yeni Türkiye" ekonomisinin büyümesi iki unsura indirgenmiş durumdadır: Dövizin ucuzluğu ve rantların sürdürülmesi. Ucuz döviz, ancak ve ancak yurtdışından sıcak para akımlarının sürdürülmesine bağlı olup mevcut konjonktürde uluslararası derecelendirme kuruluşlarının kaprislerine bağlıdır. Rant yaratımı ise inşaat sektörünün canlı tutulmasını gerektirmektedir. 
Oysa, sürdürülebilir nitelikte bir büyüme stratejisinin öncelikle çağdaş ve yaratıcı öğeleri ön plana çıkan nitelikli bir eğitim ile mümkün olabileceği çok açık. 
‘Yeni Türkiye’nin" 2000’lerden bu yana devraldığı ve sürdürmeyi planladığı ekonomi stratejisinin ana unsurları ise aşağıdaki grafikte sergilenmekte.
Ulusal gelire katkı bakımından inşaat sektörü giderek üretimin ve istihdamın ana unsuru olarak pazarlanırken, Türkiye’nin eğitim harcamalarına ayırdığı pay giderek gerilemekte; genç nesiller medreseleştirilmiş çağdışı bir eğitim modelinde "inançlı nesiller" olarak yetiştirilerek ucuz işgücü deposunun arz fazlalarına dönüştürülmektedir.
 Üniversitelerimiz ise daha önceki yazılarımızda aktarmaya çalıştığımız üzere, "üniversite-sanayi işbirliği", "inovasyoncu üniversite" türünden içeriği boşaltılmış cilalı söz oyunlarıyla gerçek bilimsel faaliyetlerinden uzaklaştırılarak piyasanın rant beklentilerine alet edilmekte, bu da yetmiyormuş gibi ülkemizin en saygın bilim kurumları "Nizamülmülk" modeli esintileriyle tehdit edilmektedir. 
"Yeni Türkiye" taşeronlaştırılmış, dışa bağımlı sanayi yapısı; çağdaş eğitim olanaklarından yoksun, ucuz işgücü deposu ve kamu mallarının haraç mezat satışından elde edilen özelleştirmeler ve imar rantlarına dayalı rantiyer ekonomisi ile, Türkiye’yi sürekli vasatlık çıkmazında hapseden bir projedir.
DİĞER HABERLER
DAHA ÇOK ÇALIŞMAK İSTEYENLER ARTIYOR
DAHA ÇOK ÇALIŞMAK İSTEYENLER ARTIYOR

TÜİK’e göre dar tanımlı işsizlikte gerileme yaşanırken geniş tanımlı işsiz sayısı son 10 yılda yaklaşık 2 kat arttı. Artan geçim sıkıntısı nedeniyle daha çok çalışmak isteyenlerin sayısı ise son 1 yılda 948 bin arttı.

ELİT ÇİKOLATA’DA TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ İMZALANDI
ELİT ÇİKOLATA’DA TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ İMZALANDI

Sendikamız ile Elit Çikolata arasında şubat ayında başlayan yeni dönem toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlandı.

HER 5 SAATTE 1 İŞÇİ HAYATINI KAYBETTİ
HER 5 SAATTE 1 İŞÇİ HAYATINI KAYBETTİ

İSİG Meclisi, nisanda en az 163, bu yılın ilk dört ayında ise en az 597 işçinin hayatını kaybettiğini açıkladı.

ENFLASYONA DA ZAM
ENFLASYONA DA ZAM

Merkez Bankası, yılsonu için yıllık TÜFE tahminini yüzde 36’dan yüzde 38’e yükseltti.