YARGIYI KAPATIN GİTSİN…
AKP hükümeti konu özelleştirme olunca mahkeme kararlarını dikkate almadı

Beş mahkeme kararı yok sayıldı Cumhuriyet’in 28 Nisan’da duyurduğu ‘Yandaşlara özelleştirme affı’ için adım atıldı. Hükümet, Danıştay’ın özelleştirmelere ilişkin verdiği yürütmeyi durdurma ve iptal kararlarının Bakanlar Kurulu’nca kaldırılabilmesine olanak sağlayan düzenlemeyi uygulamaya soktu. Hakkında en çok konuşulan beş özelleştirmede, yargı kararlarını yok sayan Bakanlar Kurulu kararı Resmi Gazete’de yayımlandı.
Gerekçe ‘fiili imkânsızlık’ Bu kapsamda, Eti Alüminyum, Kuşadası Limanı, Çeşme Limanı, Balıkesir SEKA ve TÜPRAŞ’ın yüzde 14.76 oranındaki hissesinin İMKB’de satılması işlemlerini iptal eden yargı kararlarıyla ilgili olarak geriye ve ileriye yönelik herhangi bir işlem yapılmayacak. Hükümetin gerekçesi, “işlemleri tamamlanmış özelleştirmeler hakkında verilen yargı kararlarının uygulanmasındaki fiili imkânsızlık” oldu.
SATIŞ İÇİN HER YOL MÜBAH
AKP hükümeti, konu özelleştirme olunca yargı kararlarını teferruat olarak gördü ve Danıştay’ın kararlarını yok saydı. Cumhuriyet’in 28 Nisan’da duyurduğu ‘Yandaşlara özelleştirme affı’ hazırlığı gerçek oldu. Başta Tüpraş ve Eti olmak üzere beş özelleştirmede, yargıyı yok sayan Bakanlar Kurulu kararı Resmi Gazete’de yayımlandı. Gerekçe; fiili imkânsızlık…
CUMHURİYET
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) – AKP hükümeti, Danıştay’ın özelleştirmelere ilişkin verdiği yürütmeyi durdurma ve iptal kararlarının Bakanlar Kurulu’nca kaldırılabilmesine olanak sağlayan düzenlemeyi uygulamaya soktu. Bu kapsamda, Eti Alüminyum, Kuşadası Limanı, Çeşme Limanı, Balıkesir SEKA ve TÜPRAŞ’ın yüzde 14.76 oranındaki hissesinin İMKB’de satılması işlemlerini iptal eden yargı kararlarıyla ilgili olarak geriye ve ileriye yönelik herhangi bir işlem yapılmayacak.
Bakanlar Kurulu’nun kararı dünkü Resmi Gazete’de yayımlandı. Buna göre özelleştirme uygulamaları sonucunda nihai devir sözleşmesi imzalanarak devir ve teslim işlemleri tamamlanmış olan özelleştirme işlemleri hakkında verilen yargı kararlarının uygulanmasında ortaya çıkan fiili imkânsızlık nedeniyle 5 özelleştirmede yargı kararları yok sayıldı. Cumhuriyet, 28 Nisan 2012’de yayımladığı “Yandaşlara özelleştirme affı” başlıklı haberde, AKP’nin Meclis’ten geçirerek yasalaştırdığı Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu başkanlarının görev sürelerine ilişkin torba yasaya eklenen bir madde ile Danıştay’ın özelleştirmelere ilişkin verdiği yürütmeyi durdurma ve iptal kararlarının Bakanlar Kurulu’nca kaldırılabilmesi yolunun açıldığı, bu düzenlemeyle Eti Alüminyum, Seka Balıkesir, TÜPRAŞ, Kuşadası ve Çeşme limanı özelleştirmesinde yargı kararlarının uygulanmayacağı belirtilmişti. Resmi Gazete’de dün yayımlanan listede yer alan bu özelleştirmelerle ilgili şu gelişmeler yaşanmıştı:
Seydişehir Eti Alüminyum: Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Rizeli arkadaşı Mehmet Cengiz’e Haziran 2005’te peşin 290 milyon dolara verildi. Cengiz’e, Eti Alüminyum ile beraber Oymapınar Santralı’nın da verildiği ve bu santral için ayrıca bir bedel alınmadığı ortaya çıkınca, Danıştay satışı 2007’de iptal etti. Cengiz Grubu’na, ÖİB ile davalı olmasına karşın, Murgul işletmesi, maden sahaları ve hidroelektrik santralı da verilmişti.
Seka Balıkesir: ÖİB, Cumhuriyet’in ele geçirdiği değer tespit raporuna göre 51.2 milyon dolarlık piyasa değeri olan SEKA Balıkesir’i, 1.1 milyon dolara Başbakan Erdoğan’a yakınlıklarıyla tanınan Yeni Şafak gazetesinin sahibi Albayrak ailesine verdi. Bursa 2. İdare Mahkemesi satışı iptal etti, Danıştay da bu kararı “yerindedir” gerekçesiyle onadı.
TÜPRAŞ’ın yüzde 14.76’sının satışı: ÖİB, ÖYK’nin kamuya açıklanmayan bir kararını dayanak alarak TÜPRAŞ’ın yüzde 14.76’sını, kurumun tamamının özelleştirmeye çıkılmasından 6 ay önce, başka hiçbir aracı kuruluşa haber vermeden Mehmet Kutman’ın sahibi Global Menkul Değerler aracılığıyla, Sami Ofer’e ait 6 fona, üstelik o günkü borsa değerinin yüzde 8 altında bir fiyata sattı. Danıştay işlemi iptal etti ve hisselerin geri alınmasını istedi. Altı ay sonra TÜPRAŞ’ın kalan bölümünün özelleştirildiği fiyat üzerinden yapılan hesaplamada, kamunun 750 milyon dolar zarar ettiği hesaplandı.
Kuşadası Limanı: 2003’teki ihalede İhale Komisyonu’nun, “en yüksek teklifi verene verilmesi, aksi takdirde iptal edilmesi” kararına karşın ÖYK, komisyon kararında yer almayan, Sami Ofer-Mehmet Kutman ortaklığını sıralamaya soktu.
Çeşme Limanı: 2003’te Yılmaz Ulusoy’un başındaki gruba 30 yıllığına verilen limanın özelleştirmesi, Danıştay tarafından 2005’te “Rekabet Kurumu’nun görüşünün alınmamış olması” nedeniyle iptal edildi. Ancak Ulusoy limanı geri vermedi.