VATANDAŞ RIZA’YI YÜZDE 6.16’LIK RAKAMA RAZI ETMEK ÇOK ZOR
Enflasyon TÜİK verilerine göre 29 yılın en düşük seviyesine çekildi ve 2012’yi yüzde 6.16´dan kapattı. Ancak TÜİK resmi verilerine bakınca hayati kalemlerin çoğunun enflasyon rakamının çok çok üzerinde arttığı dikkati çekiyor. Bu durumda da vatandaş Rıza ister istemez“alım gücümdeki erimeye bakınca ben bu rakamdan bir şey anlamadım diyor.
Enflasyon TÜİK verilerine göre 29 yılın en düşük seviyesine çekildi ve 2012’yi yüzde 6.16’dan kapattı. Ancak TÜİK resmi verilerine bakınca hayati kalemlerin çoğunun enflasyon rakamının çok çok üzerinde arttığı dikkati çekiyor. Bu durumda da vatandaş Rıza ister istemez “Alım gücümdeki erimeye bakınca ben bu rakamdan bir şey anlamadım” diyor.
Bitmek bilmeyen tartışma konusudur: TÜİK’in açıkladığı enflasyon sepetindeki endeks değişimi sokaktaki insanın gerçek enflasyonunu ne kadar yansıtıyor?
Önceki gün açıklanan 2012 yılı verileri son 29 yılın tarihi düşük seviyesini ortaya koydu. Tüketici fiyatları yüzde 6.16’lık artış ile 29 yılın en düşük performansını gösterdi. Üretici fiyatlarındaki yıllık artış daha da düşük oldu ve yüzde 2.45’te kaldı.
Ancak sokaktaki vatandaş, her gün satın almak zorunda olduğu ürün ve hizmetlerdeki fiyat artışını göz önüne alınca yüzde 6.16’lık enflasyon rakamına ister istemez şüphe ile yaklaşıyor.
Örneğin Vatandaş Rıza, bir ay boyunca cebinden çıkan en büyük gider kalemlerine bakıyor, işin içinden çıkamıyor.
“Aldığım maaş 2 bin TL. Bunun 800 lirasını kiraya veriyordum, kiram 900 lira oldu. Elektrik faturam 60 lira geliyordu. Şimdi 75 lirayı buldu. Geçen sene doğalgaz faturam aylık 80 lirayı geçmiyordu, şimdi tasarruf ediyorum, buna rağmen 100 liranın altına düşüremiyorum. Her gün bindiğim vapurun fiyatı yüzde 20 arttı. Ekmeğin, zeytinin, tavuğun fiyatındaki artışı hesaba katmıyorum bile” diyor.
230’u enflasyon üzeri
Türkiye İstatistik Kurumu’nun resmi verilerine göre enflasyon sepeti 430 değişik kalemden oluşuyor. 2012 sonu itibarıyla listeye bakılınca tam 230 ürünün fiyatının yüzde 6.16’lık enflasyon rakamının üzerinde arttığı dikkati çekiyor. Bu ürünler içinde ortalama bir vatandaşın günlük hayatta en çok kullandığı ürün ve hizmetlerin ağırlıkta olması da ayrı bir dikkat çekici nokta. Ulaşım başta olmak üzere ısınma, su elektrik, kira, tüpgaz gibi bir maaşın önemli bir kısmını alıp götüren kalemlerdeki artış hep yüzde 6.16’lık ortalama enflasyonun üzerinde.
TÜİK resmi sitesinde sigara 2012 yılını 0 zamla kapatmış gibi görünüyor. Ancak ne yazık ki sigaraya da yılın hemen başında yüzde 10’un üzerinde zam geldi. Yani kendini ilgilendiren enflasyondaki artıştan bunalmış olan Rıza Bey bir sigara yakıp efkar dağıtmak istese de artık iki kere düşünecek…
Vatandaş Rıza’nın enflasyonu ‘mahalle’de tartışma yarattı
Cumartesi günü VATAN’da yayınlanan enflasyon rakamlarıyla ilgili analiz kamuoyunda büyük tartışma yarattı. Tüketici Fiyatları Endeksi’nin (TÜFE) hesaplanmasında kullanılan “hayati” öneme sahip çok sayıda ürünün fiyatlarında yaşanan artış, 2012 yılında gerçekleşen yüzde 6.16’lık değerin üzerinde gerçekleşti. TÜİK’in açıkladığı “alt kalem” rakamlarına göre örneğin, 2012 yılında doğalgaz yüzde 28.56, elekrik ücreti yüzde 20.69, su yüzde 18.98, makarna yüzde 12.80, ekmek yüzde 14.72 zamlanmış durumda. Fiyatı artan ürünler listesinin en tepesinde ise yüzde 312.7 ile cep telefonundan görüşme ücreti ve yüzde 302.06 ile sağlık ürünleri geliyor.
Vatandaşın hissettiği enflasyonun TÜİK’in açıkladığı rakamlardan daha yüksek olması dün CNNTurk ekranlarında yayımlanan Ayşenur Arslan ve Akif Beki’nin hazırladığı Medya Mahallesi’nde de tartışıldı. Tartışmanın bir kısmı cepten yapılan görüşme ve sağlık ürünlerinde gerçekleşen yüzde 300’ün üzerindeki fiyat artışlarına yönelikti.
Evet TÜİK’in açıkladığı rakamlara göre bu iki kalemde ciddi oranda artış yaşanmış gözüküyor.
Ancak bu artışların temelinde fiyat değişimlerinin yanında teknik bir neden de yatıyor.
TÜİK yıldan yıla enflasyon sepetinde yer alan bazı ürünlerin tanımını değiştiriyor, ama tanımı değişen ürünün eski döneme ait fiyatlarına yeni tanıma göre düzeltmiyor. Örneğin 2009 yılına kadar enflasyon sepetinde tüplü televizyon kullanılıyordu. 2010 başından itibaren ise Plazma TV’nin fiyatı kullanılmaya başladı. Ama TÜİK’in yayınladığı aylık ürün fiyatı tablosunda 2009 ve öncesi için hala tüplü televizyon fiyatı var. Bu yüzden 2009 yılının Aralık ayı ile 2010 yılının Ocak ayı arasında televizyon fiyatı yüzde 300 dolayında artmış gözüküyor.
Benzer durum geçmişte telefon tarifelerinde de oldu. Hatta bir defasında sepette yer alan telefon tarifesinin tanımı yıl içinde değiştirilmişti.
2012’de cep telefonu görüşme ücretinde yaşanan sert artış da bu nedenle yaşandı. Aylık verilere bakıldığında, cep telefonu görüşme ücretlerindeki sıçramının Ocak ayında olduğu görülüyor. Yani TÜİK, geçen yılın başında ya enflasyon sepetinde kullandığı cep telefonu görüşme tarifesini ya da tarifeler sepetini değiştirmiş. Sağlık gereçlerinde de benzer bir durum var.
Buna benzer karışıklıkların yaşanmaması için TÜİK’in çok küçük bir adım atması gerekiyor. Ürün tarifesi değişen kalemlerin yeni tarifesinin bir önceki yılın Aralık ayındaki değerine tablolarda yer verilmesi yeterli.
2012 yılına ait enflasyon rakamları içerisinde sadece bu iki kalemde tarife değişikliğine bağlı sert fiyat değişimi yaşandı.
Yani Vatandaş Rıza’yı 2012’de gerçekleşen yüzde 6.16’lık enflasyon rakamına razı etmek çok zor…
UFUK KORCAN, VATAN GAZETESİ, 5 OCAK CUMARTESİ, 8 OCAK SALI