‘VATAN YOKSA KONUŞULACAK BİR ŞEY YOKTUR’
TekGıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel, emek ve vatan cephesinin öncelikle kendi içinde güçlü bir hareketi örmesi ve ortaklaşma için koşulların can yakıcı hale gelmesi gerektiğini belirtti. Türkel, Özgürce nefes alabildiğin toprağın yoksa zaten gerisini konuşmak anlamsızdır dedi.
TekGıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel, emek ve vatan cephesinin öncelikle kendi içinde güçlü bir hareketi örmesi ve ortaklaşma için koşulların can yakıcı hale gelmesi gerektiğini belirtti. Türkel, "Özgürce nefes alabildiğin toprağın yoksa zaten gerisini konuşmak anlamsızdır" dedi.
İşçi sınıfının Birlik, Mücadale ve Dayanışma Günü olan 1 Mayıs, emek hareketi dışındaki kesimleri de kendi içerisinde barındırarak AKP’ye karşı olan muhalefeti biraraya getirmiş oldu. Sendikacılara, emek ve vatan güçlerinin önümüzdeki dönem nasıl biraraya gelebileceğini sorduk.
Sendikal Güç Birliği Platformu Dönem Sözcüsü ve Tek Gıda-lş Genel Başkanı Mustafa Türkel, 1 Mayıs’ta değişik kesimlerin biraraya gelmesinin önemli olduğunu belirterek bu birlikteliğin yandaş konfederasyonlarla önünün kesilmeye çalışıldığını ancak örgütlerin bu oyuna gelmediğini söyledi.
"Emek hareketi dışında bağımsız vatan mücadelesi veren kuvvetlerin de olduğunu ve bu iki hareketin ortaklaştırılmasının nasıl sağlanabileceği"sorumuza Türkel, Toplumun değişik kesimlerinin 1 Mayıs’ta ortaklaştığına dikkat çekti ve bu tür mücadelelerinin emek merkezli bir mücadele olmadan anlamı olmadığını belirtti.
Türkel, "Bence öncelikle her iki tarafta güçlü bir hareketi örmeli. Bağımsız onurlu bir Türkiye için, kendi içinde bu özlemler varsa zaten ortaklasın Vatan yoksa zaten ortada konuşulacak bir şey yoktur. Özgürce nefes alabildiğin toprağın yoksa zaten gerisini konuşmak anlamsızdır" dedi.
Türkel, her iki hareketin ortaklaşması için "Bunun koşulları can yakıcı hale gelmeden ortaklaşma olmaz. Durumu doğru tespit etmek gerekir. Katedilmesi gereken bir yol var" sözlerini kaydetti.
‘Esnekliği yakalayacak modeli bulmalıyız’
DİSK Ege Bölge Temsilcisi Ali Çeltek ise, her türlü çabaya rağmen, 1 Mayıs’ın işçi sınıfının bölünemeyeceğini gösterdiğini dile getirdi. Yeni dönemde de bu birlikteliği sürdürmek gerektiğine dikkat çeken Çeltik, "Herkes kendi keskinliğini bir tarafa bırakarak yan yana gelmeyi öğrenmeli" şeklinde konuştu.
"Belli sorunlara karşı düzenlenecek eylemlere herkes çağrılmalı" diyen Çeltek, "Mesela 19 Mayıs mı gündeme geldi. O zaman da birileri yine herkesi çağırabilmeli. Bu esnekliği bulabilecek bir modeli yakalamalıyız. Çeltek, emek ve vatan cephesinin asgari düzeyde biraraya gelebileceğini ve buna ihtiyaç olduğunu sözlerine ekledi.
Ulusal Demokratik İşçi Hareketi İzmir Yürütme Kurulu üyesi Semra Akçaoğlu, emek ve vatan cephesinin 19 Mayıs’ta biraraya gelebileceğini söyledi. İşçilerin 1 Mayıs’tan morelle çıktığını belirten Akçaoğlu, "19 Mayıs’ta daha güçlü olmalıyız. Konuştuğum işçiler de bunu belirtiyor. 19 Mayıs’a sendikalara, siyasi partilere çağrıyı gençler yapmalı. Ülkeyi harekete geçirmeliyiz. Gençlik örgütleri, bu 19 Mayıs’ta emek ve vatan cephesini biraraya getirebilir. Bunu onlardan bekliyoruz, işçilerin büyük katılım gerçekleştireceğine inanıyorum"dedi.
Türk-Iş 3. Bölge Temsilcisi Mustafa Kundakçı da, 1 Mayıs’ların, siyasi taleplerin ve dayanışmanın ortaya konacağı alanlar olduğunu belirtti ve bağımsızlığın korunmasını savunduklarını söyledi. Savranoğlu, Hugo Boss ve Billur Tuz olarak da mücadele ettiklerine değinen Kundakçı, "Bu yalnızca kendi mücadelemiz değil işçi sınıfının örgütlenme mücadelesidir. Biz önce örgütlenme ve bağımsızlık diyoruz. Bu yönetimi devam ettirdiğimiz sürece emekçilerle, emek güçleri dışındaki talepleri birleştirebiliriz" diye konuştu.