Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
11 Temmuz 2014
UZUN SÜRELİ BÜYÜME HIZI

Türkiye ekonomisinin 2002-2007 döneminde, geçici nedenlerle, uzun süreli yıllık ortalamanın üstünde büyümesi, ekonomik başarı olarak gösterildi.

UZUN SÜRELİ BÜYÜME HIZI

Türkiye ekonomisinin 2002-2007 döneminde, geçici nedenlerle, uzun süreli yıllık ortalamanın üstünde büyümesi, ekonomik başarı olarak gösterildi. Türkiye ekonomisinin 2001 krizinden bedel ödeyerek çıkmasının yarattığı baz etkisinin yüksekliği, dünya ekonomisi döngüsel olarak yükseliş evresine girmesi, Cumhuriyetin kazanımlarının özelleştirme yaftasıyla tüketilmesi; bunlar olağandışı olumlu koşullardı. Koşullar olağana dönüştüğünde, başarı görüntüsünün de kaybolacağı açıktı. Ekonomik sonuçlar, ekonomik nedenlerle açıklanarak değerlendirildiğinde son yıllarda yaşanan düşük büyüme hızları öngörülen sonuçlardır. 

2007 yılında dünya ekonomisinde döngüsel (konjonktür) hareket yön değiştirdi, yaşanan krizin baz etkisi kayboldu, Cumhuriyetin birikimlerinin önemli bir bölümü kısmen peşkeş yoluyla tüketildi. Türkiye ekonomisinin yıllık büyüme hızı da, kâğıt üzerinde de kalsa, yıllık yüzde 4.0’lere geriledi. Yine de elverişli koşullar altında bu sonucun alındığı söylenebilir. 2007 yılında başlayan küresel krizden çıkmak için gerek FED’in, gerek Avro bölgesi için Avrupa Merkez Bankası’nın genişletici para politikası izlemelerinin yarattığı likidite bolluğu, Türkiye’nin cari işlemler açıklarını finanse etmesini kolaylaştırmış, ekonominin bir de ödemeler dengesi krizine girmesini önlemiştir. 
Türkiye’nin uzun süreli, oldukça yüksek fiyat artışı hızıyla ekonomik durgunluğa gireceği, ekonomistlerin stagflasyon olarak nitelendirdikleri bir süreçten geçeceği, yıllar önce öngörülmüştü. Bu öngörü gerçekleşiyor. TÜİK’in yıllık yüzde 4.0, hatta daha yüksek büyüme hızı tahmini bile kâğıt üstünde kalıyor. Büyüme hızı tahminlere dayanır. Milli gelir rakamları kesin değil tahminidir. Zaten gayri safi milli hasıla, tahmini olarak açıklanır. Ancak tahminin ekonomik göstergelerle, gelişmelerle desteklenmesi gerekir. Banka bilançoları, ülkenin 500-1000 büyük firmanın faaliyet sonuçları, otomotiv sektörü satışları, yapı inşaat ruhsat ve kullanım izinleri, yeni gayrimenkul satışları, sermaye malları siparişleri, tahminleri destekleyici göstergelerdir. Bir ülkede banka bilançoları, o da açıklandığı ölçüde baz alınıyorsa, büyük firmaların yarattıkları katma değer ve faaliyet kârları azalıyorsa, yeni gayrimenkul satışları oluşuyorsa, daha çok ipotekli gayrimenkuller el değiştiriyorsa, otomotiv sanayisi reel satışları sürekli inişte ise, o ülkede reel büyümeden söz edilemez. TÜİK’in ekonominin büyüme hızı tahminleri, ekonomik göstergelerle desteklenmiyorsa resmi rakamları en azından ihtiyatla karşılamak gerekir. 2014 yılı için yüzde 4.0’lük bir büyüme hızı tahmini bile iyimserdir. IMF’nin ekonomimiz için 2014 yılı büyüme tahmini yüzde 3.5’tir. Dünya Bankası’nın ise yüzde 2.4 düzeyindedir. Yalnız 2014 yılı için değil, bir orta vadede büyüme hızının yıllık ortalama yüzde 3 – yüzde 4’ün üstüne yükselmesi için ekonomik neden, gerekçe yoktur. 
Ekonomide iyimser hava yaratmak, başarıdan söz etmek, edebilmek için 2023 yılına ilişkin projeler yapılmakta, Türkiye’nin kişi başına gelirinin 20 bin USD’ye ulaşacağı tahmin edilerek, orta gelir tuzağını aşacağı ileri sürülmektedir. Bir büyüklüğün 10 yılda ikiye katlanabilmesi için yılda ortalama yüzde 7.0’lik bir hızla büyümesi gerekir. Türkiye’de yıllık nüfus artışının yüzde 1.0 – yüzde 1.5 dolayında olduğu dikkate alındığında, Türkiye’nin 2023 yılında kişi başına 20 bin USD gelir hedefine ulaşabilmesi için yılda ortalama yüzde 8.5 dolayında büyümesi gerekmektedir. Bu yatırım hacmi, yatırımların sektörel dağılımı ve insan kalitesiyle hedefe ulaşmak olanaksızdır. Orta gelir tuzağı ancak kaliteli insan gücü ile aşılabilir. İzlenen politika ise ticari ve siyasi hesaplarla kaliteyi daha da düşürme yönündedir.  
DİĞER HABERLER
ÇARESİZ KALAN EMEKLİ İŞE DÖNÜYOR
ÇARESİZ KALAN EMEKLİ İŞE DÖNÜYOR

Açlık sınırı altında aylıklarla yaşamaya mahkûm edilen emekliler, çalışma yaşamına geri dönmek zorunda kalıyor. Sosyal Güvenlik Destek Primi ödeyerek çalışan emekli sayısı son 4 yılda 1 milyon 125 bin 131 kişi arttı.

HALK BIKANA KADAR YÜKSEK FAİZE DEVAM
HALK BIKANA KADAR YÜKSEK FAİZE DEVAM

Politika faizini yüzde 50 seviyesinde sabit bırakan TCMB, liraya geçişi özendirmek için bankaları mevduat faizini artırmaya zorluyor. Bankalar mevduat faizini düşük, kredi faiz oranını ise daha yüksek hızda artırıyor.

İŞÇİYE İŞ SÖZLEŞMESİ VERİLMESİ ZORUNLUDUR
İŞÇİYE İŞ SÖZLEŞMESİ VERİLMESİ ZORUNLUDUR

5 yıldır özel bir iş yerinde çalışıyorum. Geçen hafta iş sözleşmesi verip imzalamamı istediler. Anlayabildiğim kadarıyla şartlar hep işverenin lehinde. Sözleşmeyi imzalamazsam ne olur, işveren işten çıkarabilir mi?

FAİZİ ARTIRMAK İYİ OLURDU DA, ANLAYIN İŞTE!
FAİZİ ARTIRMAK İYİ OLURDU DA, ANLAYIN İŞTE!

Bizler, yani kamuoyu, enflasyonda buzdağının su üstündeki kısmını görürüz. Merkez Bankası ise suyun altında kalan kısmı da görür, görmelidir, zaten gördüğünü de dile getiriyor.