Hava-İş Sendikası’nın kongresi yaklaştıkça, AKP hükümetinin sert söylemleri nedeniyle hiç hoşlanmadığı mevcut başkan Atilay Ayçin’in karşısına çıkacak adaylar tek tek kesinleşmeye başladı. 26. Olağan Genel Kurul’da da Ayçin’in karşısına kendi adayıyla çıkan pilot Bahadır Altan’ın başını çekti Gökkuşağı Hareketi’nden sonra, bu gruptan ayrılan Emek Meclisi’nden Ali Gülçiçek, Hava-İş Genel Başkanlığı’na aday olduğunu açıkladı. Son aday ise THY Reform Hareketi adıyla ortaya çıktı.
 

Ancak Reform Hareketi’nin başını çeken THY’de uzman olarak çalışan Ömer Önder Haberdar dikkat çekici bir isim. Haberdar, Başbakan Erdoğan’ın ve AKP’nin önde gelenlerinin kurucularından olduğu Birlik Vakfı gençlik örgütlenmesi Genç Birlik’in uzun süredir Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yürütüyor. Genç Birlik, Başbakan’ı ve AKP’li bakanları zaman zaman verdiği davetlerde ağırlamaktan büyük övünç duyuyor.

Haberdar’ın diğer bir özelliği ise dayısının Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım olması. Ulaştırmadan sorumlu bakan Yıldırım, THY grevi başlamadan önce, emekçileri işten çıkarmakla tehdit etmiş, greve katılmayan emekçileri de tebrik etmişti.
 

Reform Hareketi’nin çıkış deklerasyonunda yer alan vaatler de hareketin hükümetin mantığına yakınlığını gözler önüne seriyor.

Deklerasyonlarında sendika yönetiminden grevi sonlandırmasını isteyen Reform Hareketi, Hava-İş üyelerini kendisine oy vermeye çağırırken de TOKİ projesi vaadi ortaya koyuyor.

‘Modern sendikacılık anlayışı’na sahip olduğunu iddia eden Reform Hareketi’nin vaatleri arasında şu yer alıyor: "Yeni havaalanının yapılacağı bölgede oluşacak konut ihtiyacının uygun bir maliyetle temini için TOKİ veya KİPTAŞ işbirliği ile yaptırılması. Böylece maliyetine konut sahibi yaparak 5 yıl sonrası için en büyük problemlerden birinin çözümünü sağlamayı düşünüyoruz."
 

***

Son iki yılda Hava-İş’in yaşadıkları

»Toplu İş İlişkileri Yasası Kanun Tasarısının 64. maddesine son dakikada bir madde eklenerek sivil havacılık iş kolunda grev anında işverene yüzde 40 faaliyetlerini sürdürme hakkı tanındı. Bu tasarı fiili anlamda grev yasağı ve grev kırıcılığı anlamına geliyordu. Tasarı Meclis alt komisyonundan geri çekilmişti.

»Hava-İş Sendikası ile THY yönetimi arasında 23. dönem Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinin sürdüğü ve görüşmelerde arabuluculuk aşamasına gelindiği sırada, 30 Mayıs 2012’de yapılan yasa değişikliği ile havacılık iş koluna grev yasağı getirildi. Hava-İş üyelerinin mücadelesi sonucu grev yasağı kaldırıldı, ancak 305 THY işçisi işten çıkarıldı.

» Hava-İş Sendikası’nın bulunduğu havacılık işkolu 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş İlişkileri Kanunu’na göre iş kolları ve 2821 sayılı yasaya göre değiştirilerek taşımacılık işkolu olarak düzenlendi. 28 olan işkolları sayısı 21’e düşürüldü. Barajların düşürüldüğü iddia edilse de sendikaların eski iş kolundaki çalışan sayısına göre üye sayısıyla birlikte barajı aşan sendikalar bile yeni işkoluyla birlikte çalışan sayısının artması ve orantılı olarak üye sayısının az gözükmesi nedeniyle yeni bir baraj getirdi. Ayrıca ek olarak en az 2.000 üye zorunluluğu getirildi. Bu değişiklik ile mevcut sendikaların işkolu çaplarını genişletilerek, üye sayısıyla birlikte barajın altında kalması ve yetkilerini kaybetmesi hedeflendi.

»24. Dönem Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinin tıkanmasıyla 15 Mayıs’ta greve çıkan Hava-İş Sendikası, grevin başlangıcından bugüne THY yönetiminin hukuk dışı bir şekilde grevde yeni işçi alımı yaptığı ve farklı havayollarından kabin ekibi kiraladığını belirtiyordu. Hükümet, ÇSGB, İl çalışma müdürlükleri, savcılıklar, iş müfettişleri konuyu araştırmayarak 54 gün sessiz kaldı. Nitekim grevin 54. gününde İstanbul 5. İş Mahkemesi de Hava-İş lehine karar vererek THY yönetiminin ‘grev kırıcılığı’ yaptığına hükmetti. Bu karara rağmen THY yönetimi hukuku çiğnemeye devam ediyor. İşçiler mahkemenin kararlarını uygulaması ve THY yönetiminin uyması için 24 saat adalet nöbeti tuttu, Çağlayan Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı.

»Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, İşkolları Yönetmeliğinde değişiklik yapılmasına dair bir yönetmelik yayınlayarak havacılık (taşımacılık) iş kolunu kendi içerisinde bölerek parçaladı. Uçuş teknik bakım onarımı, havacılık (taşımacılık) sektöründen alarak metal işkoluna verildi.