Türk-İş Başkanı Atalay, ekonomi yönetiminin politikalarını eleştiri bombardımanına tuttu.

Kamudaki son toplu iş sözleşmesinin üzerinden iki yıl geçtiğini anımsatan Atalay, “O protokolden kısa zaman sonra enflasyon dolayısıyla ne sözleşme ne ücret kaldı” dedi. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek liderliğindeki ekonomi yönetiminin uygulamalarına tepkiler artıyor. TOBB’un ardından bu kervana Türk-İş Başkanı Ergün Atalay da katıldı. Yönetim kurulu üyeleriyle birlikte dün basın toplantısı düzenleyen Atalay, kamudaki son toplu iş sözleşmesi çerçeve protokolünün imzalanmasının ikinci yılının dolduğunu anımsatarak “O protokolün imzalanmasından kısa zaman sonra enflasyon dolayısıyla ne sözleşme ne ücret kaldı” dedi. Atalay şöyle devam etti:

Duymuyor, görmüyor
“Tabiri caizse, 30 senedir görmediğimiz ekonomik sıkıntı ile karşı karşıyayız. Hiçbir ülkede böyle çarpık ücret düzeni yok. Evvelde devlet öyle önemli bir kapıydı ki önünde kuyruk olurdu. Bugün tarım dahil, savunma sanayi, demiryolları, şeker fabrikalarıdır; her yerde en az yüzde 10, ortalama yüzde 25 fire veriliyor. İşçiler işyerlerine girmiyorlar. Sebebi ücret düşüklüğü. Çünkü özel sektörde iki mislini, üç mislini alıyor. Biz özellikle ülkeyi yönetenlere, çalışma bakanına, Maliye Bakanına ‘Bunların yerine teknik eleman yetiştiremezsiniz, emekli etmeyin, yasayla düzeltin’ dememize rağmen arkadaşlarımızı kapının önüne koydular.” Aradan iki aylık süre geçmiş olmasına karşın yeni kamu çerçeve protokolünün hâlâ imzalanmadığını anımsatan Atalay, işçilerin dayanma gücünün kalmadığını dile getirdi. Çalışanlar üzerindeki ağır vergi yüküne de dikkati çeken Atalay, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’i eleştirdi ve “Sayın Maliye Bakanı bunların bir tanesini duymayan, görmeyen bir politika izliyor. Onun izlediği politika bu ülkede ne emekliye fayda getiriyor ne işçiye ne taşerona ne de staj mağduruna bir fayda getiriyor. Hiç kimseye bir fayda getirmiyor. Asgari ücretli işçi bir hafta bile geçinemiyor. 70 yaşında çalışıp iş kazasına uğrayanlar var. 70 yaşında adam niye çalışsın ki? Demek ki ekonomik sıkıntı var, demek ki adam geçinmekte zorlanıyor” dedi. Atalay’ın diğer vurguları şöyle:

• Kamu işveren sendikasına, kamu toplu iş sözleşmesi çerçeve protokolü çerçevesinde 27 Şubat’ta 21 maddelik teklif sunduk. “Parasal meseleyi konuşmam” cevabı aldık. Herkes gözünü Maliye Bakanına dikmiş. Ama onun dünyası başka, biz çalışanların dünyası başka. O, dar çerçeveden tabloya bakıyor.

• “Sayın Cumhurbaşkanı, bir gün şu Maliye Bakanını, bakanların yarısını madenin bir altına soksa da görseler o işçi nasıl çalışıyor, hangi şartlarda çalışıyor.”

Tutuklamalar yanlış
Atalay ayrıca, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu başta olmak üzere tutuklamalarla ilgili olarak “Dedik ki ‘Bu doğru değildir. Kesinleşmeden karar vermenin, içeri atmanın bir anlamı yok. Geç gelen adalet, adalet değil.”