Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
02 Mart 2011
ÜÇ ARAŞTIRMA BİR GERÇEK!

Basında ve TV kanallarında haberlerden de izliyoruz. Son günlerde üç araştırma yayımlandı. Ve üstünden de değerlendirmeler yapılıyor.

ÜÇ ARAŞTIRMA BİR GERÇEK!

Basında ve TV kanallarında haberlerden de izliyoruz. Son günlerde üç araştırma yayımlandı. Ve üstünden de değerlendirmeler yapılıyor.

Bu araştırmalardan birincisi; hükümet ve onun başı Erdoğan’ın bütün tantanalı, “Büyüdük”, “Daha da büyüyeceğiz”; “Kişi başına ulusal gelir şu kadar arttı, bu kadar arttı”; “Vatandaş, yoksul, işsiz diyenler yalan söylüyor” propagandasına karşın; yoksulluğun çığ gibi büyüdüğünü gösteren TÜİK araştırması!

TÜİK’in verilerine göre, Türkiye’de nüfusun yüzde 17.1’i yoksulluk sınırının altında. Araştırma İstanbul’da bile 1 milyon 199 bin kişinin yoksulluk sınırı altında yaşadığını gösteriyor. Nüfusun en yüksek gelirli yüzde 20’lik kesimiyle, en düşük gelirli yüzde 20’lik kesimi arasındaki oran ise 8.5 kata çıkmış!

İkinci araştırma ise ünlü Forbes dergisinde yayımlandı. Türkiye’nin ilk yüz zenginini sıralayan araştırmaya göre Türkiye’nin ilk 100 zenginin 2010’daki servetleri, 87 milyar dolardan 104 milyar dolara çıkmış. 2009 yılında bu ilk 100 içindeki zenginden 28’i dolar milyarderi iken, 2010’da bu sayı 39’a çıkmış!

Bu basit rakamsal gerçekler dikkate alındığında bile şu açıkça görülmektedir ki; bir yıl içinde dolar milyarderlerinin sayısı yaklaşık yüzde 40 artarken, bu 100 en zenginin servetleri de yüzde 15 artmıştır.

Yani Türkiye ekonomisi 2010 yılında yüzde 7-8 büyürken, en zengin 100’ün servetleri yüzde 15 büyümüştür.

Bu rakamlar en dolaysız biçimde; alt sınıflardaki yoksulluğun artmasının arkasındaki gerçeği göstermektedir. Yani en zenginlerin serveti ülkenin büyümesinin yaklaşık iki katına ulaşmıştır ve bu da uygulanan politikalarla hükümetin alt sınıflardan alarak üst sınıflara aktardığı anlamına gelmektedir.

TÜİK’in araştırması, zenginlerle yoksullar arasındaki uçurumun büyüme nedenini, en zenginlerin gelirlerindeki, ülke büyümesinden aldıkları büyük payı açıkça göstermektedir. Ama Forbes bu çarpıcı farkı, en zengin 100’ün şahsında somutlaştırmıştır.

Nitekim işçilere, emeklilere, kamu emekçilerine yüzde 4-5 civarında artış yaparken bile “Vallaha yok; olsa kurban olsun!” diyen hükümet doğru söylüyor! Çünkü işçinin, emekçinin karşısına geçtiğinde tüm geliri, çoktan zenginlerin cebine aktarmış oluyor!

Kısacası ülke yüzde 7-8 büyürken en zengin 100’ün serveti yüzde 15 büyümüşse; bu açıkça ülke gelirlerine; en zenginlerin, patronların, rantiyenin el koyduğu anlamına gelmektedir.

MESS’in ve Türk Metal’in yüzde 5 zam dayatmasını kırmaya çalışan ve greve hazırlanan Birleşik Metal-İş Sendikası ve metal işçileri; şimdi patronlardan ne isteyeceklerini, bu rakamlardan sonra daha somut göreceklerdir.

Yine bu rakamlar, Adalet ve Kalkınma Partisinin nasıl bir “kalkınma” ve nasıl bir “adaleti” temsil ettiğini göstermesi bakımından da son derce çarpıcıdır.

Üçüncü araştırma ise bir “sonuca” işaret etmektedir. Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezinin (BETAM) yaptığı araştırmaya göre, AKP’nin en çok oy kaybına uğradığı toplumsal kesimin en yoksul kesimler olduğunu göstermektedir. Yoksullaşan yörelerde AKP’nin yüzde 5 dolayında oy kabına uğradığına, en önemlisi de bu kaybın kalıcı olduğuna dikkat çekiliyor. Ki, diğer sermaye partileri karşısında en yoksul kesimleri yedekleyen AKP’nin bu kaybının, yoksulları yedekleme çabalarının bu partinin var olma stratejisinin temeli olduğu dikkate alındığında son derece önemli bir kayıp olduğu anlaşılmaktadır.

Yani emekçilerin, daha iyi yaşama ve daha iyi çalışma amaçlı taleplerini karşılayacak umuduyla peşine düştükleri AKP’nin, bu talepleri karşılayamayacağını görmeleri ve onu terk etmeye başlamaları, ilk iki araştırmadaki gerçeklerin emekçilerin canını iyice acıtmaya başladığını göstermektedir.

Bu da elbette emek mücadelesi, emekçi sınıfların sermayeye karşı mücadelesi bakımından üstünde önemle durulması gereken bir gelişmedir.

DİĞER HABERLER
ÇALIŞMA BAKANLIĞINA ÇAĞRI
ÇALIŞMA BAKANLIĞINA ÇAĞRI

Ürdünlü şirketin 2021’de satın aldığı Polonez fabrikasında, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası hiçe sayıldı. Önce sendikalı 13 işçi, sonra ona destek olan 100 işçi ekmeklerinden edildi. Emekçiler, bu kanunsuzluğa göz yumulmamasını istedi.

POLONEZ’DE İŞÇİ KIYIMI
POLONEZ’DE İŞÇİ KIYIMI

İstanbul Çatalca’da Polonez fabrikasında Tekgıda-İş’e üye olmalarının ardından 22 Temmuz’da 13 kişiyle başlayan işten çıkarmalar önceki gün 100’ü aştı.

İŞ GÜVENCESİ VE İŞTEN ÇIKARMADA GEÇERLİ NEDENLER
İŞ GÜVENCESİ VE İŞTEN ÇIKARMADA GEÇERLİ NEDENLER

İşyerimizde yaşı ve özel durumu itibariyle işten ayrılmak isteyen bir kadın çalışanımız var. İşverenimiz bu kişiye tazminatlı olarak çıkış yapmak istiyor ve ödediği tazminatı kanuni olarak da göstermek istiyor. Bu durumda iş kanununun hangi maddesine istinaden çıkış işlemini yapabiliriz?

BASIN AÇIKLAMASINA ÇAĞRI
BASIN AÇIKLAMASINA ÇAĞRI

İstanbul Çatalca’da kurulu bulunan Polonez Fabrikasında işveren, daha iyi bir ücret alabilmek ve insana yaraşır koşullarda çalışabilmek için sendikaya üye olan işçilerden 13’ünü işten çıkardı.