TÜRK-İŞ TE GENEL KURUL ÇANLARI
TEKGIDA-İŞ ve TOLEYİS sendikaları, Ankara 14. İş Mahkemesi´ne yaptığı itirazda, 8-11 Aralık tarihleri arasında gerçekleşen Türk-İş Genel Kurulu´nun ana tüzüğe aykırı olarak gerçekleştiğini ifade ederek iptalini istemişti.
Yerel Mahkemenin davayı reddetmesi üzerine Yargıtay’a yapılan itiraz başvurusu karara bağlandı. Yargıtay yerel mahkemenin kararını bozdu Tek Gıda-İş ve TOLEYİS sendikalarının Ankara 14. İş Mahkemesi’ne yaptığı itirazda, "21. Olağan Genel Kurulu’nun kanunlara, hukukun temel ilkelerine, Türk-İş ana tüzüğüne aykırı olması nedeni ile bu genel kurulun tüm hüküm ve sonuçları ile iptalini talep etmek durumunda kaldık" denilmişti. Türk-İş Genel Kurulu’nda sendikaların delegelerinin nasıl belirleneceği ana tüzüğün 7. maddesinde belirtiliyor.
Tüzüğe göre sendikalar aidat ödeyen üye sayısının ortalamasına göre belirlenen sayıda delegeye sahip olabiliyor. Tek Gıda-İş ve Toleyis işte bu maddenin ihlal edildiği gerekçesiyle genel kurulun iptali istemiyle dava açtı.
Dava dilekçesinde, bazı sendikaların fiilen aidat ödeyen üye sayılarının çok üzerinde sayı bildirdiği ve Türk-İş aidatlarım bu şişirilen sayılar üzerinden ödeyerek delegelerini artırdığı ve bunun sonucunda genel kurulun 70 delege fazlayla toplandığı belirlendi. ‘Hüküm hatalıdır’ Yerel Mahkeme iki sendikanın genel kurul delegesi olmadığı ve itiraz edemeyeceği gerekçesiyle davayı reddetmişti.
Yargıtay’ın kararı bozma gerekçesinde bu duruma açıklık getirilerek şunlar ifade edildi: "Konfederasyonların sendikaların biraraya gelmesi suretiyle meydana getirdikleri tüzel kişiliğe sahip üst kuruluşlar olması ve davacı sendikaların davalı Türk-İş Konfederasyonu’nun üyesi olması, Medeni Kanun’un 83. maddesinde üyelerin genel kurul kararlarının iptali için dava açabileceğinin düzenlenmesi, bu hakkın üyelik sıfatına bağlı olarak düzenlenmesi, kaldı ki 6356 sayılı yasa ile "kuruluş ya da şubesinin üye ve delegelerinin bu davayı açabileceğinin belirtilmesi ve yasanın 2. maddesinde kuruluş ile sendika ve konfederasyonun üyesi olarak, kuruluşun üyesi bulunmaları karşısında, davacı sendikalar yönünden aktif husumet ehliyeti yokluğundan davanın reddine karar verilmesi hatalıdır.
O halde mahkemece yapılacak iş davacı sendikaların da aktif husumet ehliyeti bulunduğu kabul edilerek, tüm davacıların göstereceği deliller toplanıp sonucuna göre bir değerlendirmeye tabi tutularak davanın esası hakkında karar vermek olmalıdır. Yazılı şekilde hüküm kurulması hatalıdır."