Haziran ayında milletimiz AKP Hükümetine karşı ayağa kalkınca, varlıklan ya da güçlenmeleri hükümet sayesinde olanlar telaşa düştü.

Haziran ayında milletimiz AKP Hükümetine karşı ayağa kalkınca, varlıklan ya da güçlenmeleri hükümet sayesinde olanlar telaşa düştü.

TOBB’un çağrısıyla TOBB, TESK, TZOB, Hakİş ve Memur-Sen toplandılar. TOBB çağmyor da ‘kamber’ olmaz mı? TOBB’un her çağnsına koşan Türk-Iş de orada. Konu, ayağa kalkan millete karşı hükümete siper olmak. Millet ayağa kalkmış, hükümet sallanıyordu. Başbakan telaşa düşmüş, millete hakaretler yağdmyor. Bu örgütler, milletin mücadelesine karşı çıktılar, ortak açıklama yaptılar.

Eylemlerin, çevre duyarlılığından ibaret kalmasını, marjinal grupların farklı maceralara çekmek istediğini, "Ülkemiz üzerinde kötü emelleri olanlara hizmet etmeye zemin hazırlandığını" söylediler. AKP’nin huzurunu sahiplendiler. Devamını istediler. Eylemleri, huzuru ve istikran sarsan marjinallik ile suçladılar. Meğer, milletin "hükümet istifa" talebi, TOBB ile beraber Türk-İş’i de tedirgin etmiş. Hükümetin top gibi oynadığı, 11 yıldır neredeyse bütün haklarını alarak köleleştirdiği işçilerin örgütü, hükümet gidecek korkusuyla koltuk değneği olmaya soyunuyor.

İşe bakın!
Bununla da kalmadı. Bir kez daha bir araya geldiler. Hükümet yanlısı ya da hükümetin gazabından çekinen ne kadar örgüt varsa, yeniden toplandılar. Tabii yine çağncı TOBB… 19 Haziran 2013 tarihinde Türk-İş, TOBB, MÜSÎAD, TÜMSÎAD, Türkiye Bankalar Birliği, Fethullah’a yakınlığı ile bilinen TUSKON, Türkiye Genç İşadamları Konfederasyonu, Hak-İş ve MemurSen’in de bulunduğu 16 örgütle birlikte, çok sayıda gazeteye, "Türkiye’nin Gücünü ve İmajını Korumak İçin Sorumlu Davranma Zamanı!" başlıklı ilan verdiler.

Dedikleri şu: –
"Eylemler hukuk dışıdır, evinize dönün." –
"Türkiye’nin dünyadaki imajını bozuyorsunuz. Türkiye’yi antidemokratik bir ülke gibi gösteriyorsunuz." –
"Türkiye’nin bunlarla uğraşmak yerine, şu sıra yeni Anayasa yapması lazım." –
"2023 hedefine ilerlemek zorundayız."

Diğer örgütleri anladık. Peki, ya Türk-Iş, Amerikan tertiplerini, Türk milletinin dağıtılmak ve parçalanmak istediğini, PKK ile beraber yapılan bölücü Anayasayı görmez mi? Türk ordusunda komutan kalmadığını, türlü hilelerle zindanlara atılarak, Türk Milletinin ordusu olma kimliğinin yok edilmek istendiğini bilmez mi? Hükümetin, Amerikan planlannı uygulayarak, Türkiye’yi bütün komşulanmızla düşman hale getirdiğini de mi görmez? Suriye’nin parçalanmak istediğini, oradaki eşkıyaların beslendiğini… Bütün bunlarda üç maymunu oynadıysa, 11 yıl boyunca işçi sınıfının üzerinden geçen silindiri de mi hissetmedi? Türk Milleti’nin onuruna ve geleceğine sahip çıkması, Türkiye’yi anti demokratik gösteriyormuş, imajını bozuyormuş.

Sizin imajınızı sevsinler? Hadi işçiden koptuğunuz malum da, Türk Milleti’ne ve ülkenin çıkarlarına bu kadar da yabancılaşılır mı? 2023 hedefi nedir? Türk-İş’in bu şekilde adlandınlan bir hedefi mi var? Varsa, işçinin, sendikaların neden haberi yok? Bu, AKP’nin programı ve hedefi, beyler. Gülünç olmaktan daha da öteye geçtiniz. Tebrikler (!) Türk-İş tarihinin en yüz kızartıcı olayıdır bu ilan.

Kara bir leke olarak işçi sınıfının tarihine geçecektir. 
Simdi soruyorum? Bu kara ilandan, sendikalann ve işçinin haberi var mı, onayları alındı mı? Vatanseverlik ve işçi lideri ölçünüz nedir? İşçiye ve millete karşı ilanlar vermenin ne anlama geldiğini biliyor musunuz? İşçi sınıfına karşı Cumhuriyet tarihinin en büyük saldınsını uygulayan hükümete koltuk değneği olurken, yatağınızda rahat uyuyabiliyor musunuz? Türk Milleti’ne karşı hükümete destek olurken, bu kara eylem için işçinin parasından ne kadar ödediniz? Bu amaçlarla, TOBB, TUSKON, MÜSİAD, Hak-Iş ve Memur-Sen ile kol kola girmeyi nasıl açıklıyorsunuz?