TÜRK-İŞ GENEL KURULU İŞÇİSİZ OLMAZ’
Sendikal Güç Birliği Platformu Dönem Sözcüsü Atilay Ayçin, Türk-Iş Genel Kurulu´nun Ankara dışında yapılacağı iddialarına değindi.

Sendikal Güç Birliği Platformu Dönem Sözcüsü ve Hava-İş Genel Başkanı Atilay Ayçin, Türk-lş Başkanlar Kurulu’nun yapılmayacağı ve Türk-İş Genel Kurulu’nun Ankara il merkezinin çok dışında olan Büyük Anadolu Oteli’nde yapılacağı türünden iddialarla ilgili basın açıklaması yaptı.
Söylentilerde doğruluk payı varsa, mevcut Türk-lş yönetiminin ciddi ve tarihi bir hata yapmak üzere olduğunu belirten Ayçin, "Mevcut yönetimin, Türk-lş‘ten uzun yıllardır süregelen ve gelenekselleşmiş bir anlayışı terk etmesini istediği anlamına gelmektedir" ifadesini kaydetti.
‘Uygulama, tecrit taktiğidir’
Genel kurula çok az bir zaman kalmış olmasına rağmen, mevcut Türk-lş yönetiminin bu söylentileri yalanlayacak bir açıklama yapmıyor olmasma dikkat çeken Ayçin, "Bu bağlamda genel kurula yönelik herhangi bir hazırlığın görülmemesi söz konusu söylentilerin doğru olabileceği kanısını güçlendirmektedir. Genel kurulun yapılacağı iddia edilen salon, Türk Metal Sendikasına ait olan Büyük Anadolu Oteli adlı, Esenboğa Havaalanı ‘na yakın bir yerde, il merkezinin uzağında bulunan bir mekandır. Böyle bir mekan tercihi hem delegelerin, konukların ve genel kurulu izlemek isteyen işçilerin ulaşımını zorlaştıracak hem de konaklama konusunda sendikaları alternatifsiz bırakacaktır. Dolayısıyla, bir dayatmanın söz konusu olacağı açıktır. Daha yalın bir biçimde ifade edecek olursak, bu uygulama sonuç olarak bir tecrit taktiğidir" değerlendirmesinde bulundu.
‘Türk-lş‘i iflasa taşıyan anlayış’
Genel kurulun kamuoyunun gözü önünde, erişimi kolay, katılımcılarıyla zengin, renkli ve çok sesliliği yansıtan bir yapıda olması gerektiğini vurgulayan Atilay Ayçin şunları dile getirdi: "Mekan seçimi de bu anlayışla yapılmalıdır. Büyük Anadolu Oteli’nin bu gereklilikleri karşılayacak bir mekan olmadığı açıktır. Genel kurulun bu şekilde bir tecrit ortamında gerçekleştirilmesi, 4 yılda bir ülkemizin farklı köşelerinden gelen delegeler arasında tanışmayı, kaynaşmayı ve dayanışmayı beslemeye^ ceği gibi ayrıştırıcı bir etki yaratacaktır. Delegeleri kontrol ve baskı altına almak, ilişkileri sınırlandırmak, katılımcı işçileri salon dışında tutmak, yani işçisiz bir Genel Kurul düzenlemek yönelişi ancak ve ancak müflis bir anlayışın ürünü olabilir. Türk-İş’i bugünkü iflas noktasına taşımış olan anlayış tam olarak budur. Sendikal Güç Birliği olarak mevcut Türk-lş yönetimini kendi tabanından uzak kaldığını, tabanından korktuğunu ve ondan yabancılaştığını söyleyerek eleştiriyoruz. Genel kurula yönelik vahim iddialar içeren söylentiler bu eleştirimizin ne kadar isabetli olduğunu göstermektedir"’