TEKEL’İN ALTIN BİNASI TARİKATA VERİLDİ!
Başbakan Tayyip Erdoğan önceki gün Katar’a giderken Atatürk Havalimanı’nda bir açıklama yaptı ve “AK Parti iktidarı döneminde TEKEL’in ne gayrimenkulü ve ne de menkulü kimseye peşkeş çekilmemiştir” dedi.

Başbakan Tayyip Erdoğan önceki gün Katar’a giderken Atatürk Havalimanı’nda bir açıklama yaptı ve “AK Parti iktidarı döneminde TEKEL’in ne gayrimenkulü ve ne de menkulü kimseye peşkeş çekilmemiştir” dedi.
Başbakan’dır.
Doğru söylüyordur.
Bana gelen bilgi ise “Tekel’in İstanbul Unkapanı’nda altın değerindeki 3 bin metrekarelik arsa üzerinde 5 katlı ve kapalı alanı 2 bin 500 metrekare genel müdürlük binasının bir tarikata mensup ve iktidar partisine yakın olduğu bilinen 4 hastane sahibi bir iş adamının şirketine tahsis edildiğini” bağırıyor.
Kaynağım mı yanlış!
Olur ya!
Yanlış bilgi almıştır.
Beni yanıltıyordur.
Yoksa Başbakan’a mı eksik bilgi veriyorlar; o da “Tekel’in gayri menkulü kimseye peşkeş çekilmemiştir” diye halka açıklama yapıyor! Ben kendi yazdığımdan sorumluyum. Bu yüzden “yanlış bilgiye dayalı yazı yazmamak için” her zaman yaptığımı yaptım.
***
Hangi gazeteci olsa yapar!
Yani yapması gerekir!
Birinci kaynağa başvurup, “TEKEL’in altın binası ne oldu?” diye sorar. Ben de TEKEL’in özel sektöre satılmasından sorumlu Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nda (şimdi ismini vermeyeyim, adamın başı ağrıyabilir) üst düzey bir yetkiliyi buldum ve sordum.
Cevap şu oldu:
Biz TEKEL’in İstanbul Unkapanı’ndaki 5 katlı genel müdürlük binasını MALİye Hazinesi’ne (yani Milli Emlak’a) devrettik, bu bina bizden çıktı.
Ben hemen diklendim!
Sesimi de yükselttim:
“Nasıl olur, siz TEKEL’in malı olan bu binayı MALİye’ye ne hakla, ne hukukla devrediyorsunuz?” diye sordum. Özelleştirme İdaresi’nin üst düzey görevlisi, beyefendi bir sesle; “Bu kararı biz almıyoruz, bu kararı Özelleştirme Yüksek Kurulu alıyor, biz yasa gereği bu kurulun aldığı karara uyuyoruz” cevabını verdi.
Ben de yeniden sordum.
Kim bu Özelleştirme Yüksek Kurulu? Cevap şöyle oldu: Başbakan Tayyip Erdoğan, MALİye Bakanı Mehmet Şimşek, Devlet Bakanı Ai Babacan, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz.
***
Başbakan ve 4 bakanı 22 Mayıs 2009 tarihinde 2009/27 sayılı kararla TEKEL’in Unkapanı’nda Haliç’e ve Marmara’ya bakan değerli 5 katlı binasının MALİye Bakanlığı’na hibe edilmesi kararını alıyorlar. Binada çalışan 300 genel müdürlük mensubu, 1 Ocak 2010’da TEKEL’in İstanbul Kartal Cevizli’deki yerleşkesine gönderiliyor. MALİye Bakanlığı, boşalan binayı 4 özel hastanesi bulunan Medipol Grup’a (Metropolitan Sağlık Hizmetleri A. Ş.) tahsis ediyor.
TEKEL’in binası!
Özele tahsis!
Habersiz, ilansız.
İhalesiz aktarma!
4 özel hastane işleten Medipol Grup ve grubun başkanı, bir tarikata ve iktidar partisine yakınlığıyla biliniyor. Bu konuda gazetelerde çok sayıda haber ve yazı çıktı. İskenderpaşa cemaatinin şeyhi Mahmut Esat Coşan’ın babası Necati Coşan (Halil Necati Efendi), bu grubun hastanesinde yattı ve tedavi görürken vefat etti. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın annesi Tenzile Erdoğan, bu grubun hastanesinde tedavi gördü. TEKEL binasının tahsis edildiği Medipol Grup’un İstanbul Göztepe kavşağındaki 12 dönümlük arazisine İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi, belediyenin Şehir Planlama Müdürlüğü’nün karşı çıkmasına rağmen, imar izni verdi ve Şehir Plancıları Odası, “bu ayrıcalıklı imar iznidir” diye görüş bildirdi.
TEKEL’in binası!
Bu gruba tahsis edildi!
Binada “açlık grevine yatmış TEKEL işçisinin de hakkı” var. TEKEL işçisine sorulmadan bu bina hangi ölçülere göre önce MALİye Bakanlığı’na hibe edildi ve sonra da hangi kriterlere göre özel bir gruba tahsis edildi?
Cevabını isterim.