Özellikle kuralsızlığın hüküm sürdüğü sendikasız fabrikalarda çalışan işçiler arasında… Bu fabrikalarda hiçbir sosyal hakları olmadan asgari ücret civarında parayla çalışan işçiler, kiralarını ve fatuMutlu Canpolat Orhan Yalçın ralarını ödemekte zorlanıyorlar. Krizle birlikte sorunların daha da arttığına dikkat çeken işçiler, işsiz kalma korkusuyla bir şey yapamadıklarını söylüyorlar.

Oturdukları Aydınlı Mahallesi’nde ulaşım, okul ve altyapı sorunlarının da çözülmediğini dile getiren işçiler, tüm bu yaşananlar nedeniyle hükümete tepkililer. Metal işçisi Oktay Can, TEKEL işçilerinin bu kadar kararlı bir mücadele vermesini beklemediğini kaydetti. TEKEL direnişinin bu kadar ses getirmesinin bölgedeki işçiler için umut verici olduğunu vurgulayan Can, TEKEL direnişinin kendi patronlarını da korkuttuğunu ve işçilerin örgütlenmesini engellemek için önlemler almaya başladığını belirtti. Hükümetin TEKEL işçilerine saldırısının aslında sermayenin saldırısı olduğunu anlatan Can, "Biz de buna karşı destek için işyerimizde TEKEL işçileriyle 1 liranı paylaş kampanyası başlatacağız" diye konuştu.

TEKEL’E DESTEK ÇAĞRISI

Kargo işçisi Emrah Tatlı, krizle birlikte işsizliğin arttığını ve hak isteyenlerin hemen kapı önüne konduğunu söyledi. Sermayenin hükümetin de desteğiyle iyi bir örgütlülüğe sahip olduğunu, işçilerin ise örgütsüz bırakıldığını kaydeden Tatlı, "İşçilerin birleşme şansı az. Çünkü herkes ayrı kafada ve birleşmekte güçlük çekiyoruz" dedi. Mahalle esnaflarından Mutlu Canpolat, mahallelinin geçimini deri ve tersane işçilerinden sağladığını, ancak son zamanlarda çalışanların sayısının iyice azaldığını dile getirdi, işsizlik arttıkça esnafların da tükendiğini ifade eden Canpolat, kira, fatura ve kredi kartlarını ödeyemez hale geldiğini ifade etti. Tüm yaşanan sorunlara karşı verilecek mücadelenin TEKEL direnişiyle birleşmesi halinde emekçilerin kazanacağına dikkat çeken Canpolat, bu nedenle herkesin TEKEL işçilerine destek vermesi gerektiğini anlattı.

MÜCADELELER BİRLEŞMELİ

Metal işçisi Aydın Kılıçdere, TEKEL mücadelesinde birçok işçi düşmanının kendisini işçi dostu gibi gösterdiğini söyledi. Sendika bürokrasinin maskesinin düştüğünü kaydeden Kılıçdere, sözlerine şöyle devam etti: "TEKEL işçilerinin mücadelesinin ilerlemesi için sadece AKP hedef alınmamalı. Tüm sermayeyi hedef alan bir mücadele izlenmesi için ülkedeki diğer direnişte olan işçilerle mücadelenin büyütülmesi gerekir." Fırında çalışan Orhan Yalçın, hükümetin iyi ve kötü gördüğü yanları olduğunu dile getirdi. "İyi yanı dine bağlı olması" diyen Yalçın, kötü yanının ise işçiyi, emekçiyi, yetimi açlık ve sefalet içinde bırakması olduğunu söyledi.

Temel ihtiyaçlara çok fazla zam yapılırken asgari ücrete yapılan arbşm çok az olduğunu belirten Yalçın, asgari ücretin yükseltilmesini istedi. Yalçın, Başbakan’a da şu çağrıda bulundu: "Başbakanım, eğer bir Müslüman kardeşimiz hakkını istiyorsa, evde aç yatıyorsa, bu dinimize uygun bir davranış değildir. Elini vicdanına koymanı istiyorum ve dinimize bağlı davranmaya çağırıyorum." (İstanbul/EVRENSEL)