– Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin ve

 

– Yetki başvurusunda bulunulduğu tarihte, toplu iş sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde çalışan işçilerin en az yarısının; işletmede çalışan işçilerin ise en az yüzde kırkının o sendikaya üye olması.

 

Ancak özel sektörde çalışan taşeron işçilerinin iş sözleşmeleri genel olarak senelik yapılmaktadır. Toplu iş sözleşmeleri ise en az bir ve en çok üç sene sürelidir. Bu durumda özel sektördeki taşeron işçisinin sendikaya üye olması oldukça zorlaştırılmış olmaktadır. İşçisinin sendikaya üye olduğunu tespit eden taşeron, sözleşme süresi olan bir senenin sonunda yeniden sözleşme yapmamaktadır. Kamuda çalışan taşeron işçisi bu bakımdan daha elverişli bir vaziyettedir, denebilir.Bunun nedeni, genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin, 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 62’nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi kapsamında olan işlerden sürekli nitelikte olanlara ilişkin hizmet alımlarında, yüklenme süresinin kural olarak üç yıl olmasıdır. Yine de işin niteliğinden veya süresinden kaynaklanan zorunlu hâllerde bu süre, gerekçesi gösterilmek şartıyla üst yöneticinin onayıyla kısaltılabilir.

 

Son olarak taşeron işçisinin, üye olduğu sendikanın toplu iş sözleşmesi yapması halinde, bu sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerden taşeron (alt işveren) ile birlikte asıl işveren de sorumlu olacaktır, diyelim ve bu bahsi şimdilik noktalayalım.