TARİHSEL SÜREÇTE ENFLASYONLA MÜCADELE
Küresel ekonomilerde enflasyonun kontrol altına alınması, genellikle düşünüldüğünden daha uzun bir süreç gerektirebilir.

Ancak bu mücadele, her zaman daha yüksek işsizlik anlamına gelmez. Konu hakkında IMF tarafından yayınlanan yeni bir rapor 1970 Terden bu yana 56 ülkede yaşanan 100 ‘den fazla farklı enflasyon şokunu inceleyerek elde edilen sonuçları sunuyor.
Enflasyon, özellikle ticaret dışı şoklardan sonra devam eder
Enerji veya gıda fiyatlarındaki ani yükselişlerin, temel nedenleri ortadan kaldırıldığında hemen azalacağını düşünmek cazip gelebilir. Ancak IMF’nin incelediği 111 enflasyon döneminin 12’sinde enflasyon, ancak bir yıl sonra şok öncesi seviyelere geri döndü. Bu vakaların çoğu, büyük ekonomik şoklar nedeniyle gerçekleşti, örneğin 2007-08 mali krizi veya 199798 Asya Krizi gibi. Bu nedenle, bu dönemler “kusursuz enflasyonla mücadele” örnekleri değildi. 47 olayın incelendiği durumlarda, enflasyon beş yıl sonra hala normale dönmemişti ve enflasyonun şok öncesi seviyelere geri dönmesi için geçen ortalama süre üç yıldı. Bugün, inatçı enflasyonun neden devam ettiğini anlamak özellikle önemlidir. İncelendiğinde, enflasyonun şok sonrası ilk üç yıl içinde “görünüşte ” azaldığı, ancak daha sonra yüksek bir seviyede sabit kaldığı veya hızlandığı görülüyor. IMF, bunun muhtemelen erken para politikası gevşemesinden veya hükümetlerin bütçelerini çok erken gevşetmelerinden kaynaklandığım düşünüyor.
Enflasyonu yenen ülkelerin para politikası daha sıkıydı
IMF’nin ana bulgusu, enflasyon şoklarının başarılı bir şekilde çözülmesinin, nedeni ne olursa olsun, merkez bankalarının enflasyonla mücadele için faiz oranlarını artırmasıyla mümkün olduğunu gösteriyor. Enflasyonu çözen ülkeler ile çözemeyen ülkeler arasındaki para politikası sıkılaştırması arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı, niceliksel olarak büyük ve farklı duruş ölçümleri arasında tutarlı bir şekilde ortaya çıkıyor. Ortalama olarak, enflasyonu çözen ülkeler, efektif reel kısa vadeli faiz oranlarını şok öncesi duruşa kıyasla yaklaşık yüzde 1 puan artırırken, enflasyonu çözemeyen ülkelerdeki reel oran, öncesine göre ortalama yüzde 4,5 puan daha düşüktü. Başarılı enflasyon mücadelelerinin genellikle merkez bankalarının hem faiz oranlarım yükselttiği hem de onları daha uzun süre yüksek tuttuğu zaman ortaya çıktığı sonucu, bu gerçeği destekliyor.
Enflasyonu çözen ülkeler sınırlı döviz değer kaybı gördü
Enflasyonu başarılı bir şekilde düşüren ülkeler, ya döviz kurlarını sabit tutmayı başardılar ya da para birimlerinin değer kaybını sınırlayabildiler. Daha sıkı para ve maliye politikalarına sahip ülkeler, genellikle daha ılımlı ücret artışlarına sahipti. Enflasyonu çözen ülkeler, zaman içinde yalnızca marjinal olarak daha az ücret artışı yaşadılar.
Enflasyonu yenen ülkeler daha düşük büyüme veya daha yüksek işsizlik yaşamadı
Enflasyon şokları, çözülsün veya çözülmesin, büyümeyi azaltıp işsizliği artırabilir. Ancak 5 yıllık bir perspektifte, enflasyonu çözen ülkeler ile çözemeyen ülkeler arasında büyüme sonuçları açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark görülmemiştir.