TAKİPSİZLİK BAKANIN VİCDANINA SU SERPTİ
Çalışma Bakanı Faruk Çelik, 10 işçinin can verdiği Torunlar GYO´da savcılığın patronlar hakkında verdiği takipsizlik karan için Yargı mutlaka ayrıntılı bir şekilde konuyu ele almış değerlendirmiş ve insanların vicdanlarına su serpecek bir netice çıkması konusunda da üzerine düşeni yapmıştır açıklamasında bulundu.

KAN PARASIYLA HAYATIMI GEÇİNDİREMEM
Bakanın savunduğu kan parasına ve takipsizlik kararına ölen işçilerin aileleri ise öfkeli. Yem satın aldığı evin taksitlerim ödeyebilmek için kaldığı mesaide hayatını kaybeden İsmail Sarıtaş’ın kardeşleri, takipsizlik kararı ve adlarının firmayla anlaşan aileler arasında anılmasına tepki gösterdi. Takipsizlik kararının ardından bir kez daha yıkıldıklarını anlatan Fent Sarıtaş, "Tek söyleyeceğim şey bu kaza değil cinayet. Bu cinayetin sorumlularının cezalandırılmasını istiyoruz Ama bu adalet sisteminde bu ülkede nasıl olacak onu da bilmiyorum" diye konuştu.
Bazı ailelerin firma yeileriyle görüşüp anlaştığı, kendilerinin de bu ailelerden biri olduğu iddialarını yalanlayan Sarıtaş. "Biz kardeşler olarak hiç kimse ile görüşmedik, anlaşmadık. Ben o parayı harcasam ağabeyimin hakkını nasıl savunacağım? Davamızın peşinde olacağız. Ağabeyimin kan parasıyla hayatımı geçindiremem" diye konuştu.
BU AÇIKLAMALARI İLK DEĞİL
BAŞTA Soma olmak üzere iş kazalarında ortada görünmeyen Bakan Çelik, Vanlı İŞKUR işçilerinin iş isteğine "Size iş verirsem sonra herkes ister" yanıtını vermişti. İşyerlerinin İş Sağlığı ve İş Güvenliği açısından denetimi konusunda ise"Bu mümkün değil Gelişmiş ülkelerde de devletin böyle bir görevi yok" açıklamasını yapmıştı.
ÇALIŞMA Bakanı Faruk Çelik yaptığı skandal açıklamalara yenilerini ekledi. Torunlar GYO’nun davadan vazgeçmeleri karşılığı işçi ailelerine ödediği kan parasına destek çıkan Bakan Çelik, Torunlar patronları için verilen takipsizlik kararı için ise "Yargı insanların vicdanlarına su serpecek bir netice çıkması konusunda da üzerine düşeni yapmıştır" açıklamasında bulundu.
7. İş, Güvenlik ve Yaşam Ankara Zirvesi’ne katılan Çelik, burada sorularını yanıtladı. 10 işçinin ölümüne neden olan asansör faciasına ilişkin soruşturmaya verilen takipsizlik kararı hakkında konuşan Çelik, "Dolayısıyla konu yargıya intikal etmiş savcılık gerekli soruşturmayı yapmış ve yargı bir karar vermişse mutlaka dayandırdığı durumlar vardır. Ben ayrıntısı ile verilen kararı bilemiyorum. Ama yargı mutlaka ayrıntılı bir şekilde konuyu ele almış değerlendirmiş ve insanların vicdanlarına su serpecek bir netice çıkması konusunda da üzerine düşeni yapmıştır inancındayız" dedi.
OLMASI GEREKEN BİR ŞEYMİŞ!
Ailelerin kan parası karşılığında şikayetten vazgeçmelerine ilişkin ise Çelik, şunları söyledi: Bu kazalar meydana gelince hak sahiplerinin hayatlarını kaybedenlerin geride kalan yetim dul ve ailelerinin yasal bazı hakları var. Bunları zaten yasal olarak elde ediyorlar. Meydana gelen olaydan sonra da yargı çerçevesinde çıkan kararlar doğrultusunda da almaları gerekenler var. Bunlar da onların hakkı tabii ki yargının kararı neticesinde. Bunun dışında herhangi bir yerde ben bir noktasal yeri işaret etmek için söylemiyorum. Herhangi bir yerde bir kaza meydana gelmiş ve orada hukuki hakların dışında eğer vicdanlar dile geliyor yetime sahip çıkılıyor dula sahip çıkılıyor ailelere sahip çıkılma gayreti varsa bu iyi bir durum. Bunun olması gereken bir şey olduğu inancı içerisindeyiz. Bu çerçevede işverenlerin yargının veya hakların dışında yeni imkanlar sağlaması o çocukların okuması geleceğe hazırlanması konusunda gayret göstermesi çok doğal bir şeydir. Olması gereken bir şeydir."