SÜT İNEKLERİ BAYRAMDA KESİME YOLLANACAK
Kurban Bayramı yaklaşırken pazara hazırlanan hayvancılar arasına süt üreticileri de katıldı. Ayda en az bir defa yem fiyatlarının artması ancak süt fiyatlarında artış olmaması üreticileri süt üreten ineklerini satmaya zorladı.

Üreticiler, “Bıçak kemiğe dayandı” diyor.
Düşmek bilmeyen yem ve veteriner maliyetleri hayvancılık yapanların kronik sorunu olarak gündemden düşmüyor. Yaz ayları yaklaşırken hayvancılık yapan yurttaşların hayvanlarını dışarıya çıkaracakları ve maliyetlerin düşeceği öngörülse de hayvancılar süt ineklerini kesime göndermek için gün sayıyor. Bu nedenle kurban bayramına günler kala kurbanlık hayvanlarını satmayı planlayan besicilerin yanına süt üreten üreticiler de bakamadıkları için süt ineklerini kesime göndermekten başka çarelerinin olmadığını anlatıyor.
ÜRETİCİLERİN SÖZ HAKKI YOK
İstanbul Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Murat Kaptan, Ulusal Süt Konseyi’nin (USK) yıllardır süt üreticiliği yapan çiftçilerin yüzünü güldürmediğini belirterek, “USK toplanıyor ama içinde profesör var, sanayici var, fakat üreticiden kimse yok. On ineği olan da, yüz ineği olan da üretici ama bu insanların görüşü alınmıyor, çağrılmıyor. Konsey fiyat verirken bir profesör belirliyor. Sormak lazım: Bu profesör inek mi bakıyor? Üniversitede öğretim görevlisi olması, üreticinin yaşadığı zorlukları bilmesini sağlamıyor. Siz üreticinin yer almadığı bir kuruldan nasıl adil bir fiyat bekleyebilirsiniz” diyerek eleştiriyor.
SANAYİCİ KÖYLÜNÜN İŞİNE GÖZ DİKTİ
“Üreticiler süt ineğini kesime gönderiyor” diyen Kaptan, “Damızlık vasfı olan hayvanlar kesiliyor. Yazık. Bir ineğin süt vermesi için 18 ay bekliyorsunuz, üzerine 9 ay gebelik süresi ekleniyor, 27 ay. 27 ayı da oturup beklemiyorsunuz. Sabahın 5’inde kalkıp hayvanları otlatıyorsunuz. 27 ay yemini suyunu eksik etmiyorsunuz ancak ondan para da kazanamıyorsunuz. Biz 27 ay büyütüp beslediğimiz ineğimizden para kazanmazsak ağlayarak kesime göndermek zorunda kalıyoruz” diyor.
Bir köye giderek süt ineklerinin kesime gönderileceğini öğrenen Kaptan, şöyle konuşuyor: “Damızlık düvelerin kesileceğini öğrendim. Adam diyor ki ‘Bu hayvanı gebe yapsaydım 160 bin liraya satacaktım, ama kısır satarsam 220 bin liraya satacağım.’ Kimse düveyi kurbanlık almasın. Dişiler kesime gitmesin. Bu ülke için büyük kayıptır. Bir gün köylerde süt bulamayacağız. Sanayici köylünün işine göz dikti. Ama bir köylü gidip otomobil fabrikası kuramıyor. Sanayici süt işine girmesin. Herkes kendi işini yapsın. Köylünün işini köylü yapsın. Yarın bu işi yapacak kimse kalmayacak. Siz insanların cebindeki paraya göz koyarsanız, bir gün ne satacak insan bulursunuz ne alacak.”
BU ARTIK SON, BIÇAK KEMİĞE DAYANDI
30 yıldır süt üreticiliği yapan Cumali Aslan, yaklaşan Kurban Bayramı’nda süt inekleri dâhil tüm hayvanlarını satacağını anlattı. Aslan, “Artık bırakıyorum. Yeter, kurtarmıyor. 18 tane süt ineğim, 16 tane de gebe düvem. Toplamda 65 baş hayvanım var ve bir tanesini bile bırakmayacağım. Bıçak kemiğe dayandı. Sürekli cepten gidiyor, nereye kadar? 18 liraya süt veriyoruz, maliyeti 20 lira masraflarını dahi karşılamıyor. Bir inek günde 7-8 kilo yem yiyor; sabah 4 kilo, akşam 4 kilo. Hesap ortada. USK 17’ye satın diyor biz 1 TL fatura desteği alarak 18 liraya verirken yetmiyor, zarar üstüne zarar ediyor yetmiyor kendi cebimizden veriyoruz” diye konuştu.
YEM AYLIK, SÜT YILLIK ARTIYOR
27 yıldır hayvancılık sektöründe olan Yılmaz Arslan ise Kurban Bayramı’nı süt ineklerini satmak için bekleyen bir diğer yurttaş. “Sadece hayvancılıkla uğraşanlar değil, genel olarak bütün çiftçilikle uğraşanlar için konuşuyorum. Çok zor” diyen Arslan, konuşmasına şu şekilde devam ediyor: “Yemciler istedikleri gibi fiyat artırıyor ama bizim süt piyasası senede bir kere zam görürse ne âlâ. Onda da zaten bize bir faydası dokunmuyor. Maliyetlerimizi karşılamıyor. Bu nedenle hayvanlarımızı kesime göndermeyi düşünüyoruz. Hem bu maliyetler yüzünden hem de şartlar artık çok zor. İşçi sıkıntısı var, güvenlik sorunu var. Gelir olmayınca insan ne kadar dayanabilir ki?”
Eskiden mahallelerde 500-700 kilo süt satabilen Arslan, “Bir şekilde dönerdi çark. Ama 2015’ten beri şartlar her geçen gün kötüleşti. Zararın neresinden dönersen kârdır diyerek parça parça süt ineklerimizi de elden çıkarmayı düşünüyoruz. Bu kadar yıldır çalıştığım halde hâlâ ekonomik olarak bir yere varamadım. Ailecek hayvancılık yapıyoruz. Ama diyorum, 4 kişi bir yerde çalışmış olsaydık, çok daha iyi bir yerde olabilirdik. 4 kişinin asgari ücretli geliri 80-90 bin lira yapıyor. Ama hayvancılık şu an o kadar bile kazandırmıyor” diye konuştu.