Günlük çalışma hayatında en sık karşılaştığımız risklerden biri fiziksel risk etmenleridir. Fiziksel risk etmeni deyince aklımıza gürültü, termal konfor ve aydınlatma gelmelidir. Bu yazımızda okurumuzun maruz kaldığı gürültü etkilerini inceleyeceğiz. Gürültü; genel olarak istenmeyen rahatsız eden ses olarak tanımlanır. Ortamda bizleri rahatsız eden seslerin tamamına gürültü diyebiliriz. Gürültülü ortamda uzun süreli çalışmak çeşitli rahatsızlıkları beraberinde getirmektedir. Gürültülü ortamlarda kalan veya yaşayan insanlarda; konsantrasyon, dikkat ve reaksiyon kapasitesi zayıflayabilir. Yorgunluk, uyku bozuklukları ve geç uyuma halleri görülebilir. Merkezi sinir sistemi bozuklukları, baş ağrıları ve stresler görülebilir. Metabolik ve hormonel bozukluklar görülebilir. Gürültü desibel olarak ölçülür ve işveren; çalışma ortamında gürültü seviyesi 85 dB’e ulaştığında çalışanlara kişisel koruyucu donanım (kulaklık) temin etmek ve kullandırmakla yükümlüdür. Fakat 80 dB ile 85 dB arasında gürültüye sürekli maruz kalınıyorsa yine kulaklık kullanılması önerilir.