Patates ve soğan fiyatının bu kadar çok gündeme geldiği, tartışıldığı başka bir ülke var mı acaba? Tarımsal hasılada Avrupa birincisi olmakla övünen Türkiye, üretimi en kolay, hemen her yerde yetişebilen soğan ve patates fiyatını yıl boyunca konuşuyor. Tüketici fiyatı aynı yıl içerisinde bile 7-8 liradan 2-3 liraya düşebiliyor. Tarla fiyatı ise 1-2 liradan 40-50 kuruşa iniyor. Veya tam tersi yaşanıyor. Böyle olunca soğan patates fiyatı hep gündemde kalıyor. Piyasaya müdahaleler sıklıkla yaşanıyor.
Ancak, piyasa müdahaleleri hep tek taraflı oluyor. Genellikle çiftçi aleyhine müdahale ediliyor. Patates ve soğan fiyatı artınca tüketiciyi korumak için piyasaya müdahale ediliyor. Fakat fiyat düşünce kimseden ses çıkmıyor. Müdahale olmuyor. Tüketici pahalıya tüketmesin diye zaman zaman soğan ve patates ithal ediliyor. İthalat nedeniyle üretici zarar ediyor. Zarar edince üretimden çekiliyor. Üretim azaldığı için fiyat artıyor ve yeniden ithalat yapılıyor. Fiyatın yüksek olduğu dönemler çiftçi “para kazanırım” umuduyla soğan, patates ekimini artırıyor. Üretim artınca bu kez fiyat düşüyor. Üretici zarar ediyor. Ertesi yıl ekimden çekiliyor.
Fiyat düştüğünde çiftçiyi korumak için piyasaya müdahale edilmiyor. Çiftçi, maliyeti 1 liranın üzerinde olan soğan, patatesin kilosunu 30-40 kuruşa satmak zorunda kaldığında, hatta satamayıp tarlada çürümeye terk ettiğinde kimsenin umurunda olmuyor. Yani üretici zarar da etse, batsa da herhangi bir destek sağlanmıyor. Çiftçiler haklı olarak, “fiyat yükselince ithalat yapılıyor, piyasaya müdahale ediliyor, fiyat düşünce neden müdahale edilmiyor?” diye tepki gösteriyor. Soğan ve patateste bile üretimde bir istikrar sağlanamıyorsa, üretim planlaması yapılamıyorsa diğer ürünlerdeki durumu siz düşünün.
İhracat kısıtlamaları çiftçiye zarar verdi
Geçen yıl, 15 Ocak 2019’da soğan ithalatında, 11 Mart 2019’da 200 bin ton patates ithalatı için gümrük vergisi sıfırlanarak ithalat kapıları açıldı. Bu yılın başında ise, 7 Haziran 2020’de Resmi Gazete’de yayımlanan tebliğ ile soğan ve patates ihracatı ön izne bağlandı. Hükümet, yılbaşında Türkiye’nin depolarındaki soğan ve patatesin ülke ihtiyacına ancak yeteceğini hesaplayarak ihracata ön izin şartı getirdi. İhracat yapabilmek için Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan izin almak gerekiyordu. Aslında bu bir anlamda ihracatın yasaklanması anlamına geliyordu.
Nisan ayı sonunda soğan ihracatında ön izin şartına bağlı olarak ihracatçılara 250 tonu geçmemek şartıyla izin verileceği duyuruldu. 19 Temmuz 2020 itibariyle her iki ürün ihracatı ön izne bağlı ürünler kapsamından çıkarıldı. İhracat serbest hale geldi. Nisan ayından bu yana, soğan ve patates üreticileri ürünlerini satamadıklarını, fiyatın tarlada 30-40 kuruşa düştüğünü, zarar ettiklerini söylüyordu. İhracatçılar, talep olmasına rağmen izin verilmediği için ihracat yapamadıklarını dile getiriyordu. Seslerini duyuramadılar. İş işten geçtikten sonra, alıcılar başka ülkelerden bağlantı yaptıktan sonra, ihracatta ön izinin kaldırılmasının bir anlamı kalmadı. İhracat konusundaki kararlar da çiftçinin aleyhine oldu.
Dünyada ve Türkiye’de üretim
Tarım ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü Tarım Havzaları Daire Başkanlığı Ürün Masaları kapsamında her ay yayımladığı Soğan Bülteni ve Patates Bülteni ile piyasadaki gelişmeleri paylaşıyor.
Soğan ve patateste üretimin büyük bölümü üretildiği ülkede tüketiliyor. Ticarete konu olan ürün miktarı çok az. Dünya kuru soğan üretimi 2018 verileri ile 96.8 milyon ton. Bunun yaklaşık 7.5 milyon tonu ticarete konu oluyor. Patateste ise 368 milyon tonluk üretimin 22 milyon tonu ticarete konu oluyor.
Türkiye’nin patates üretimi 2017 yılında 4 milyon 800 bin ton, 2018’de 4 milyon 550 bin ton ve 2019’da 4 milyon 980 bin ton oldu. Bu yılın ilk tahminine göre ise patates üretimi 5 milyon 200 bin ton olması bekleniyor. Kuru soğan üretimi ise, 2017’de 2 milyon 175 bin ton, 2018’de 1 milyon 930 bin ton ve 2019’da 2 milyon 200 bin ton. 2020 yılındaki üretim tahmini 2 milyon 350 bin ton. Çiftçi soğan ve patates ekimi yaparken o yılki fiyata bakarak karar veriyor. Bu nedenle üretimde dalgalanmalar yaşanıyor. Bu sene üretici düşük fiyattan zarar ettiği için muhtemelen 2021’de üretim azalacak, fiyatlar yükselecek.
MALİyetler artıyor fiyat düşüyor
Üretim maliyetlerindeki artışa rağmen iç piyasada üretici fiyatları geçen yılın gerisinde. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, 2019’da Mayıs ayında ortalama 2 lira 10 kuruş olan patates fiyatı, bu yıl Mayıs’ta 1 lira 40 kuruş oldu. Artan maliyetlere rağmen fiyattaki bu düşüş üreticinin zarar etmesine neden oluyor. Kuru soğanda ise, geçen yıl mayıs ayında üretici fiyatı 1 lira 66 kuruş iken, bu yıl aynı dönemde 95 kuruşa geriledi. Gübre, mazot, işçilik, tohum ve diğer girdilerdeki artış dikkate alındığında üreticinin bu fiyatla para kazanması, üretimi sürdürmesi mümkün mü?
Özetle, soğan ve patateste fiyatlar yükselince hep bir ağızdan bağırıyoruz. Fiyatın düşmesi için gümrük vergisi sıfırlanıyor, depolara baskınlar yapılıyor. İthalat yapılıyor. Fiyat düştüğünde, çiftçi zarar ettiğinde kimseden ses çıkmıyor. Bu anlayışla çiftçi haklı olarak “ben niye üreteyim” diye soruyor.
Türkiye’deki fiyatlar diğer ülkelere göre çok düşük
Bakanlığın kuru soğan ve patatese ilişkin temmuz ayı bültenlerine göre her iki üründe de toptan fiyatlar diğer ülkelerin gerisinde. Haziran 2020 verileri ile, Amerika Birleşik Devletlerinde kuru soğanın toptan ton fiyatı 610 dolar. Fransa’da 550, Polonya’da 480, Rusya’da 230, Çin’de 160, Hindistan’da 130, İran’da 110 ve Türkiye’de 90 dolar. Bakanlığın yayımladığı ülkeler arasında en düşük fiyat Türkiye’de. Patateste de durum pek farklı değil. Amerika’da Haziran 2020 fiyatlarıyla patatesin tonu toptan 1100 dolar. İtalya’da 670, Almanya’da 440, Fransa’da 360, Polonya’da 320, Rusya’da 270, Çin’de 240, Hindistan’da 220, Türkiye’de 170 ve İran’da 120 dolar.