SENDİKALARA BAKANLIK MÜDAHALESİ ARTACAK
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanan ve sendikaların kuruluş ve faaliyetlerine ilişkin bölümü işçi sendikaları konfederasyonlannca onaylanan Toplu İş İlişkileri Kanunu Taslağının işkollarına ilişkin düzenlemesi, Bakanlığa sendikalara müdahale konusunda geniş olanaklar sağlamaktadır.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanan ve sendikaların kuruluş ve faaliyetlerine ilişkin bölümü işçi sendikaları konfederasyonlannca onaylanan Toplu İş İlişkileri Kanunu Taslağının işkollarına ilişkin düzenlemesi, Bakanlığa sendikalara müdahale konusunda geniş olanaklar sağlamaktadır. Bakanlık, yeni düzenlemeyle istediği takdirde sendikalara karşı kullanabileceği bir sopaya kavuşmaktadır.
Türkiye’de sendikalarımızın bunca yıllık tartışmaya karşın hâlâ farkında olmadıkları bir hak, sendikal örgütlenmede işkolu ayrımının verdiği zararlardır. Bu konuda sık sık "uluslararası normlar”dan söz edilir. Bu konuda "uluslararası norm" yoktur. Tekrar ediyorum, bu konuda "uluslararası norm" yoktur. Tam tersine, "uluslararası norm" olarak kabul edilebilecek olan 87 sayılı ILO Sözleşmesi, işkolları yoluyla sendikaların bölünmesine karşı çıkmaktadır.
Dokgemi-İş’in ve Yapı Yol-Sen’in başvurulan üzerine ILO Yönetim Kurulu Örgütlenme Özgürlüğü Komitesinin bu konudaki iki önemli kararına daha önce değinmiştim. Ne yazık ki sendikalarımızda bu konudaki bilgisizlik ısrarla ve inatla sürdürülüyor. Türkiye’de 1947-1963 döneminde sendikaların işkollarına bölünmesiyle ilgili düzenleme, "5018 Sayılı Kanunun Uygulanma Şeklini Gösteren Talimat" idi. Ancak bu dönemde işkollan konusunda büyük sorunlar yaşanmadı.
1963-1983 döneminde yürürlükte bulunan 274 sayılı Sendikalar Kanununun 9. maddesi, sendikalann faaliyet gösterecekleri işkollannın belirlenmesini, Çalışma Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmeliklere bırakmıştı. Bu nedenle bu yıllarda büyük sorunlar yaşandı. Bakanlık, İşkolları Yönetmeliğini değiştirerek sendikalar arasında ayrancılık yaptı; işkolunun kapsamını değiştirerek bazı sendikaları ödüllendirdi, bazılarını cezalandırdı (Bu konuda ayrıntılı bilgi için bkz., Y.Koç, "İşkolları Yönetmeliği," Türkiye’de İşçiler ve Sendikalar, Tarihten Sayfalar, 2000, s. 109-126).
2821 sayılı Sendikalar Kanunu, işkollannın kapsamına giren işlerin ve işyerlerinin belirlenmesinin tüzükle düzenlenmesini öngörüyordu. Tüzükler de Bakanlar Kurulu karanyla kabul ediliyordu. 19832011 döneminde İşkolları Tüzüğünde önemli değişiklik yapılmadı.
Toplu İş İlişkileri Kanunu Taslağı, anti-demokratik anlayışı daha da güçlendirecek bir düzenleme getirmektedir. Taslağa göre, bir işkoluna giren işlerin neler olacağı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenecektir. Aynca, eski uygulama sürdürülerek, bir işyerinin işçilerinin hangi işkolunda; örgütlü sendikada örgütlenebileceği konusundaki işkolu tespit kararlarının Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından belirlenmesi korunmuştur.
İşçi sendikaları için işkolu ayrımı ve kamu çalışanlan sendikalan için hizmetkolu aynmı, Türkiye tarafından onaylanmış ve Anayasanın 90. maddesinde 2004 yılında yapılan değişiklikle doğrudan uygulanırlık kazanmış olan 87 sayılı ILO Sözleşmesi ile çelişmektedir. Böyle bir ayrım yapılmamalıdır. Ayrıca, işçi, memur, sözleşmeli personel, geçici personel (657/4/C), ücretli personel gibi farklı biçimlerde istihdam edilen ücretlilerin ortak örgütlenmesi ve farklı alanlardaki ücretli çalışanlann genel sendikalar kurabilmeleri de olanaklıdır. Yapılması gereken, sendikaların bu konuda cesur ve kararlı davranması, doğrudan uygulanırlık kazandınlmış olan ILO Sözleşmelerindeki haklarını kullanmalarıdır.
Ne yazık ki bu bilgiyi, cesareti ve kararlılığı gösteremiyorlar. Onlar böyle yapınca, Toplu İş İlişkileri Kanun Taslağında öngörülen yeni düzenlemeyle, Bakanlığın onlann tepesinde bir kılıç sallandırmasına olanak tanıyorlar. Bu tasarı bu biçimiyle kabul edilirse, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ikide bir işkollan yönetmeliğini değiştirerek, sendikalann örgütlenme alanlanna ve böylece sendikalara müdahale edebilecek; yandaş sendikaları ödüllendirecek; muhalif sendikaları cezalandıracak. Bu uygulamalara geç kalınmadan karşı çıkılmalıdır.
(YILDIRIM KOÇ, AYDINLIK, 07/11/2011)