SENDİKALAR -TBMM- HAZAN MEVSİMİNDEKİ EMEKLİ İŞÇİLER İNTİBAKLAR MESELESİ VE ZAMAN
Tepkinin başında emekli işçiler arasındaki maaş farkı uçurumunun ortadan kaldırılması yani intibakların sürecemede kalması da gelmektedir.
EMEKLİ milletvekilerinin maaşları arasındaki farkın giderilmesi ve milletvekili maaşlarına yapılan zamma karşı tepkiler doğmuştur.
Tepkinin başında emekli işçiler arasındaki maaş farkı uçurumunun ortadan kaldırılması yani "intibakların sürecemede kalması" da gelmektedir.
İşçi emeklileri "hayatlarının sonbaharlarını" yaşamaktadırlar. Çalışma Bakanı Çelik, bir süre önce yaptığı açıklamada "intibaklarla ilgili kanun düzenlemesinin yapılacağını" açıklamıştır.
Ancak ardından gelen açıklamalar "intibakların" başka ilkbaharlara, başka mevsimlere kaldığını göstermiştir. İşte tepkinin nedenlerinden birisi de budur.
Kaldı ki emekli maaşlarının öyle ahım şahım olduğu da söylenemez.
1- HİÇ DE ZOR DEĞİL… Çalışma Bakanı Çelik, daha önce "umut kapısını" açtığı zaman "intibaklar üzerinde çalışmalar yapılıyor" demişti. Yeni teknolojiler o çalışmalar meselesinde sadece iki günlük bir iştir. Peki neden bu kadar uzun zaman almıştır? İşçi emeklileri bir yandan maaş azlığından şikayet ederlerken, öteki taraftan "intibakların, bir türlü yapılamamasından" şikayetçi olmuşlardır. İşte şimdi milletvekili emeklilerine yapılan zam ve öteki zamların tepki ile karşılanmasının asıl nedenlerinden birisi umut rüzgarlarının başka baharlara kalmasıdır.
2- İKİNCİ BİR SORUN… İşçi emeklilerinin bir başka sorunu daha önce de bu sütunda-belirttiğim gibi emeklilik hakkını kazanmış bir işçinin emekli maaşını alabilmesi için belli bir yaşa gelmesidir. Zaten hayatlarının sonbaharlarını yaşayan emekli işçilerin o yeni mevsimler gelinceye kadar kaçının hayatta kalacağıdır. Bütün bunları bir daha düşünmekte sayılamayacak kadar fayda vardır.
3- HAZAN MEVSİMİ HAYATI… Hazan mevsimleri. Yapraklar rüzgarların önünde savrulup giderler. İşçi emeklilerin hayatları da işte o hazan mevsimindedir. Emekli maaşlarını aldıklarında daha kaç hazan mevsimi yaşayacaklarını da hep hatırlarlar. Ama hatalar yapılarak "intibaklar" başka hazan mevsimlerine kalmış gibidir. Bir ömrün hazan mevsimleri. Onlar ki, hayatlarının ilk baharlarında yazlarında fabrikaların çarklarını döndüren insanları mı/dır. Bütün işletmelerde onların alın terleri vardır. Onlar olmadan endüstri çarkları dönebilir mi? İktisadiyatın hareketi onlarsız olabilir mi?
4- DEMOKRASİ VE SENDİKALAR… Asıl gözden kaçan bir başka mesele ise artık eski sendikacılığın sanki topal ördek olmasıdır. Eski sendikalar hayatiyeti yeni zamanlarda hiç yok gibidir. Bazı sendikalar vardır ama, sessizlik hüküm sürmektedir. İşçi sendikalarının eski yapılarını güçlerini kaybetmiş olmaları da "demokratik rejimin eksikliğidir" Demokratik rejimin vazgeçilmezleri sendikalardır. İşçi sendikalarıdır. Ama şimdi arayınız ki eski sendikal hayatı ve sendikacıları bulabilirseniz.
5- VE ONLAR VARDI… Ve geçmiş zamanda sendikalar vardı. Sesleri gür çıkardı. TÜRKİŞ’in başındaki Seyfî Demirsoy ve sonrakiler artık yoklar. Onlara benzer sendika liderleri de Halil Tunç vardı. TEK- GIDA İŞ’in başındaki İbrahim Denizcier. PETROL-İŞ’in başındaki İsmail Topkar’lar. Cevdet Selvi’ler… Daha bir çok sendika lideri.. Yerleri hiç doldurulamamıştır. Daha doğrusu o sendikal felsefe yok olup gitmiştir şimdiki zamanlarda. Geçmiş zamanlarda işçiler ile ilgili düzenlemeler yapılacağı zaman çalışma bakanları mesela Seyfi Demirsoy’dan randevu talep ederlerdi. Cevdet Selvi’den, İbrahim Denizcier’den randevu isterlerdi. Zaman içinde sendikalar bu güçlerini kaybetmişlerdi. Çünkü artık ne o sendikal anlayış vardır ne de güçlü yeni liderler.
6- KORKMAZCAN VAR, YA ÖTEKİLER… Önceki günkü haberlere göre TBMM’de yasalaştırılan emekli milletvekillerinin maaşlarına yapılan düzenlemenin mimarları arasında hatta başlarında Türk Parlamenter Birliği Başkanı Hasan Korkmazcan da vardır. Peki işçi sendikalarının "genel başkanları" nerededirler. Sendika liderliği ayrıdır. Genel başkanlığı ayrıdır. Liderlik öyle kolay değildir.
7- SENDİKALAR SUSKUNLUĞU… İşçi emeklileri yıllarca sendikalarına aidat ödemişlerdir. Şimdi şu intibaklar meselesinde bir tek sendikadan bir tek gür ve yerinde ses çıkmış mıdır? Hayır çıkmamıştır. Vahim hatalarla emekli işçileri sonbaharlarında kendi kaderlerine terketmişlerdir. Geçmiş zamanlarda hatta yakın zamanlarda sendikaların sesleri daha yüksek çıkardı. Şimdiki artık "derin bir sessizlik" Söyleyin bakalım bu hatalarınıza ne diyeceksiniz?
8- SÜLEYMAN ÇELEBİ… DİSK’in eski başkanlarından şimdiki CHP milletvekillerinden Süleyman Çelebi kanunun çıkması ardından ".. Bu konu istismar edilmemeli. Ben işçi emeklisi olarak 870 TL maaş alırken Sayın Başbakan’ın aldığı emekli maaşı 5 bin TL. Bu çelişkinin kaldırılması lazımdı beni rahatsız etmedi" demiştir. Kimsenin Başbakan Erdoğan’ın aldığı emekli maaşını sorduğu yoktur. Sorulan şudur: Emekli işçilerin maaş intibakları neden başka baharlara kalmıştır? Çelebi’ye sormak icab etmektedir: "Emekli işçilerin intibakları meselesinde de kamuoyuna intikal eden güçlü bir ses çıkardınız mı? TBMM’de hangi faaliyetiniz olmuştur?
9- HAZAN MEVSİMİ İNSANLARI… İşçi emeklileri " hazan mevsimi insanları " hayatlarının son baharlarındalar. Kaç sonbahar daha görebileceklerdir? Alınan emekli maaşları ortadadır. Çelebi 870 TL emekli maaşından şikayetçi olmuş. Aradaki fark kapansın istemiş. Tabii milletvekili emekli maaşları için, ama hayatlarının sonbaharlarındaki emekli işçiler de o maaşla yaşamaktadırlar.
10- GÜNLERCE YAZDIM Bu sütunu okuyanlar internetten takip edenler bilirler. İşçi emeklilerinin hal ve vaziyetlerini aralıklı olarak yazdım. Israrla yazdım. Çünkü sokakları dinlemeye severim. Sırça köşkte yazarlığını da reddetmişlerdenim. İntibaklar meselesinde dağıtılan umut rüzgarlarından söz ettim. İşçilerin de intibakları meselesi çözülseydi şimdiki bu tepkiler acaba olur muydu? Belki olurdu ama, böyle yüksek değil.
11- ZAMANLAMA- ŞEKİL VE YÖNTEM… TBMM’deki maaş meselesi zamanlama, yöntem ve şekil bakımından hatalı olmuştur. Kaldı ki işçi emeklileri maaşlarındaki intibaklarla ilgili olarak yapılan son açıklamalar o intibakların da pek öyle geçerli bir rakama ulaşamayacağını göstermektedir. Korkmazcan yeni düzenlemeden 2700’e yakın emekli milletvekilinin yararlanacağını söylemiştir. Peki 2 milyon 700 bin işçi emeklisinin intibakları ne olacaktır?
Heyy hayatlarının hazan mevsinini yaşamakta olan işçi emeklileri için siz sendikacılar da ne düşünüyorsunuz? Seçim sath-ı maillerinde hep kendilerinden söz edilen çalışanlar vaziyet budur şimdilik.