Tüm Taşıma işçileri Sendikası’mn (TÜMTİS), Horoz Kargo’da çalışan işçileri örgütlemesiyle başlayan süreç TÜMTİS Ankara yöneticilerinin hapis cezası almasıyla son buldu. Bu ilginç durum işverenin, sendikalı işçileri işten çıkarmasıyla başladı. Bunun üzerine açılan 20’nin üzerindeki işe iade davası işçilerin lehine sonuçlandı. Horoz Kargo yöneticileri sendikal örgütlenmeye karşı açtığı savaşta "yenilgiyi" kabul etmedi. Horoz Kargo, bazı ambar işverenleriyle birlikte TÜMTİS yöneticilerinden şikayetçi oldu. 

 

 

2007 yılı Kasım ayında bir gece yarısı operasyonuyla sendikal örgütlenme yapan TÜMTİS Ankara Şubesi’nin yöneticileri gözaltına alındı. Daha sonra kapatılacak olan ve hakimleri "Paralel örgüte üye olmak" suçlamasıyla görevden el çektirilen Ankara Özel Yetkili Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ne çıkarıldılar. Bu mahkeme tarafından TÜMTİS yöneticileri hakkında tutuklama kararı verildi. Sendika yöneticileri, 6.5 ay tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakıldı. 5 yıl süren davada sonuç değişmedi. Sendikal faaliyet "Suç örgütü kurmak" olarak karar altına alındı ve hapis cezaları da kabul edildi. Ardından Yargıtay’a yapılan itiraz da yerinde bulunmadı. Yargıtay 16. Ceza Dairesi mahkemenin kararım onadı. Karara göre TÜMTİS Ankara Şube Başkanı Nurettin Kılıçdoğan, örgüt lideri oldu ve 6.5 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Sendikanın 14 şube yöneticisi ve üyesine de 1 yıl ile 6 yıl arasında değişen hapis cezaları verildi. Bu cezaların sebebi ise; "TÜMTİS üyesi işçilerin sayısını çoğaltmak, bu şekilde aidat gelirini artırmak" ve tatildeki işyerinin çalışmasına mani olarak "iş ve çalışma hürriyetini engellemek". 

 

 

TÜMTİS’in yöneticilerine verilen bu cezaya tepkiler gecikmedi. Sendikal örgütlenmeyi suç sayan bu karara karşı aralarında Türk-İş’in de bulunduğu 11 emek örgütü tepki ve TÜMTİS’e destek açıklamaları yaptı. TÜMTİS’in bağlı olduğu Türk-İş’ten yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: 

 

"TÜMTİS şube yöneticilerinin dava konusu edilen faaliyetleri, işçilerin hak ve çıkarlarını geliştirmek kapsamındadır. Demokratik bir toplumda olmaması gereken bir şekilde, sendikal örgütlenmenin işverenin şikayetiyle dava konusu edilmesi ve şube yöneticilerinin hapis cezasına mahkum edilmesi kabul edilemez niteliktedir. 

 

 

Vurgulanması gereken bir diğer önemli husus da; şube yöneticilerini mahkum eden Özel Yetkili Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi hakimlerinin FETÖ’ye üye oldukları gerekçesiyle meslekten el çektirilmiş olmasıdır. Şimdi yapılması beklenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının yeniden yargılama talebinde bulunmasıdır." Sendikalar da açıklamalarında, bu kararın sendikal örgütlenmeye büyük bir darbe vuracağına dikkat çekti. Bu hukuki hatanın derhal ortadan kaldırılması için gereğinin yapılmasını talep eden sendikalar, tüm işçi ve memur sendikaları ile tüm işçi sınıfını, TÜMTİS sendikasıyla dayanışmaya davet etti. 

 

Tekgıda-İş Sendikası: Asli görevini işverenin yasa tanımaz girişimlerine karşı yerine getirmeye çalışan sendikalara, yargı üzerinden müdahale, sendikal yapıyı işlemez hale getirir. Bu karar, anayasal hakkın yargı tarafından elimizden alınması anlamını taşımaktadır.

Petrol-İş Sendikası: Bu karar, emeği örgütsüzleştirerek sömürüyü arttırmak isteyen sermaye kesimini sevindirmiştir. Sendikal faaliyetin bir dava konusu haline getirilmiş olması ve yargının bu şikayete istinaden ceza vermesi, sendikal örgütlenmeye vurulmuş büyük bir darbedir. 

 

Liman-İş Sendikası: TÜMTİS üyelerine yöneltilen suçlamanın akli. ve hukuki geçerliliği yoktur. Bu karar’ yalnızca TÜMTİS ve üyelerini değil, tüm Türkiye işçi sınıfını ve onun tarihsel mücadele birikimini doğrudan hedef almaktadır.

 

Basın-İş Sendikası: Milyonlarca isçiyi ve sendikalarını ilgilendiren bu; karar için bir an önce yeniden yargılama yolunun açılması gerekir aksi durum( kabul edilemez. Başta Türk-İş olmak üzere, tüm kardeş sendikalarımızı ve diğer tüm konfederasyon ve sendikaları dayanışmaya çağırıyoruz. 

 

Deriteks Sendikası: Bu kararda açık bir biçimde doğrudan sendikal faaliyetin yargılandığı görülmektedir. Cezaya gerekçe yapılan sendikal faaliyetin kendisidir. TÜMTİS yönetici ve üyelerine verilen cezaların yerinde olmadığı açıktır. 

 

Belediye-İş Sendikası: Yargıtay, darbe döneminin mantığı ile kurulmuş bir mahkemenin, 15 Temmuz kanlı darbe girişimi’ sonrası FETÖ’ye üye olduğu için el çektirilen hakimlerin verdiği bir kararı onamıştır. Sendikal örgütlenmeyi engellemeye, sendikacıları yıldırmayı hedefleyen hiçbir ceza, amacına ulaşamamıştır. 

 

Şeker-İş Sendikası: Ekonomik yönden güçlü olan işverene karşı tek başına pazarlık gücü olmayan işçilerin birleşerek sendika çatısı altında mücadele etmesi hem ulusal hem de uluslararası düzeyde yasaldır. Bu karar, Türkiye’nin itibannı daha da zedelemektedir. 

 

Kristal-İş Sendikası: TÜMTİS’in yöneticilerinin, sendikal faaliyette bulunmaları suç delili kabul edilerek tutuklanmaları ve hapis cezalarının Yargıtay tarafından onanması akla ve vicdana aykırı bir durumdur. Yeniden yargılamanın önü açılarak bu durum derhal düzeltilmelidir. 

 

Yol-İş Sendikası: Örgütlenme faaliyeti, işverenin şikayetiyle dava konusu olabiliyor ve arkadaşlarımız ceza alıyorsa, bu sendikal örgütlenme önünde ciddi bir engel demektir. Bu koşullarda işçi hak ve özgüllüklerinden söz edebilmek güçleşmektedir. 

 

Türkiye Gazeteciler Sendikası: Verilen hapis cezası işçi. sınıfının örgütlenmesine verilmiş bir gözdağıdır. Bu kararla anayasanın işçilere tanıdığı ‘örgütlenme özgürlüğü’ gasp edilmiştir. Cezalannın biran önce iptal edilmesini talep ediyoruz.