SENDİKACILARIMIZI KORUYALIM
1O Ocak 2015 Cumartesi günkü yazımda sendikacıların başını çok ağrıtabilecek bir konuda, kıdem tazminatı tavanını aşan hizmet ödenekleri hakkında sendikaları uyarmıştım.

1O Ocak 2015 Cumartesi günkü yazımda sendikacıların başını çok ağrıtabilecek bir konuda, kıdem tazminatı tavanını aşan hizmet ödenekleri hakkında sendikaları uyarmıştım.
Birçok sendikacı da, birçok sendikanın hukukçusu da bu konuyu bilmiyor. Sendika hukukçusunun görevlerinden biri, saçma sapan işlerle uğraşmak veya tetikçilik yapmak değil, sendikanın profesyonel yöneticilerinin yanlış uygulamalar nedeniyle cezalandırılmasını önlemektir. Hukukçulara yardım edeyim. Sendikacılara ödenen hizmet ödeneklerinin kıdem tazminatı niteliğinde olduğu konusunda yerleşmiş Yargıtay kararları var. Sendika hukukçuları aman bu kararları iyi incelesin ve sendikacıların başının belaya girmesine yol açacak hataları peşinen önlesin.
YARGITAY: HİZMET ÖDENEĞİ KIDEM TAZMİNATI TAVANINI AŞAMAZ
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 21.6.2011 günveE.N.2010/50248,K.N.2011/18855 sayılı kararında şöyle denmektedir: "Hizmet ödeneği 1475 sayılı İş Yasasının Ek 2. maddesi gereğince kıdem tazminatı niteliğinde bulunması sebebiyle (…) Hizmet ödeneği niteliği itibarı ile kıdem tazminatı olarak kabul edilmesi ve böyle olunca fesih tarihindeki tavan dikkate alınarak hizmet ödeneği hesabı yapılması gerekirken tavan aşılarak yapılan hesaplama uyarınca hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir."
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 19.10.2009 gün ve E.N.2009/28614, K.N.2009/27427 sayılı kararı da şöyledir:
"Öte yandan, davacıya Sendika Tüzüğü’nün 45. maddesi gereğince ödenen hizmet ikramiyesi 1475 sayılı İş Yasası’nın ek 2, 4857 sayılı İş Yasası’nın 112. maddesi gereğince kıdem tazminatı niteliğindedir. Dairemizce 1475 sayılı Yasa döneminde istikrarlı olarak, profesyonel sendikacıların hizmet ödeneklerinin emredici nitelikteki 14. maddesine atıf yapan ek 2. maddesi nedeniyle kıdem tazminatı tavanı ile sınırlı olduğu kabul edilmiştir. 4857 sayılı Yasa döneminde, artık nispi emredici nitelikte olarak yürürlükte olan eski İş Yasası’nın 14. maddesine yollama yapan 112. maddesinde bu ödeneğin kıdem tazminatı olduğu açıkça ifade edilmiştir. (…)
Böyle olunca Dairemiz 4857 sayılı Yasa döneminde de aynı uygulamasını sürdürmektedir. Davacıya 19.04.2004 tarihinde ödenen hizmet ikramiyesi anlatılan nedenlerle kıdem tazminatı niteliğinde olmakla, kıdem tazminatı tavanı ile sınırlı olarak hesaplanmalıdır. Bu nedenle mahkemece yapılacak iş, 21.10.2003 tarihinde yürürlükte olan Sendika Ana Tüzüğü’nün 45/d maddesine göre davacıya ödenmesi gereken hizmet ödeneği miktarının kıdem tazminatı tavanı ile sınırlı olarak belirlenmesini sağlamak, fazla ödenen miktar var ise davacıdan tahsiline karar vermekten ibarettir."
HİZMET ÖDENEĞİ KIDEM TAZMİNATI GİBİDİR
Bir diğer örnek de şöyledir:
"Hizmet ödeneği dairemizin istikrar kazanmış uygulamasına göre niteliği itibari ile kıdem tazminatı olarak kabul edilmektedir. Böyle olunca fesih tarihindeki tavan dikkate alınarak hizmet ödeneği hesabı yapılmalıdır."(9.HD, 26.3.1997, 6083/22198) Yargıtay’ın konuya ilişkin diğer kararlarına da bakılabilir: 9.HD, 29.06.1998,6374/7094; 9.HD, 27.05.1997, 5131/10079; 9.HD, 30.10.1986, 8675/9671. Yanlış yönlendirmeler ve uygulamalar sonucunda kendisine kanundışı bir biçimde verilen yüksek hizmet ödeneklerini (yapılan kanundışı işlemin farkında olmadan) kabul eden sendikacılar! Sizi tuzağa düşürerek kıdem tazminatı tavanının üstünde hizmet ödeneği vermeye kalkanları reddedin! Hizmet ödeneğinizi, üyeniz işçiler için de geçerli olan kıdem tazminatı tavanıyla sınırlandıran!