Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
21 Mayıs 2012
REKORDAN BİR REKOR!

32 yıl önce, dış yüzünün bulvar tebessümünden beklenmeyecek ölçüde, basında ilk kapsamlı Ekonomi sayfalarını yapan Günaydın´daydım.

REKORDAN BİR REKOR!

32 yıl önce, dış yüzünün "bulvar" tebessümünden beklenmeyecek ölçüde, basında ilk kapsamlı "Ekonomi" sayfalarını yapan Günaydın’daydım.

Günaydın o vakit gazeteydi; ilave değil!

Ekonomi o zaman henüz yeni bir konuydu; ama halksız değil!

Necati Doğru, Zeynep Atikkan Günaydının ekonomi servisiydi, katıldığımda.

Ekonomi’den yeni mezundum; ama öğrencilik boyu Demiryolu Sendikası’nda ve tanzim satışları kuran, belediyelere kamusal iktisadi girişim kazandırmaya uğraşan Marmara Belediyeler Birliği’nde çalışmıştım.

Mektepli ve epeyce alaylı sayılırdım!

Dört sayfa "ciddi ciddi" günlük ekonomi ilavesi yaptık, o dönem tirajı 1 milyona ulaşan Haldun Simavi Günaydın’ı göbeğinde.

12 Eylül sonrası; ciddi ciddi "ekonomi muhalefeti" de yaptık; tüm yasaklara rağmen.

24 Ocak kararları sonrası; ihracatın yeni doğduğu, dünyada serbest piyasanın köklendiği, bu "serbestlik"in de, siyasal-sosyal haklar budanarak, Latin Amerika’dan Türkiye’ye, buradan Uzakdoğu’ya; askeri darbeler, diktalar, silahlar marifetiyle idrak edildiği "militer-liberal" dönem.

O hızla, "bankerlik-faiz furyası" içinde yeni zenginlerin ve yeni yoksulların, yıkımların patladığı dönem.

"Ekonomi" yine de, her şeyden önce, "önce insan"dı! Misal; banka sadece holding, genel müdürü ve ilan-reklam beklentisi değil; didiklenecek, halka yanlışları ile çalışanlarının durumu da haber değeri olan bir yer. "Ekonomi" o paradan para kazanma hummasının sarhoşluğu içinde bile "üretim"e dair bir şeydi.

30 küsur yıl sonra, öyle bir ilgim ve incik cıncık bilgim yok Ekonomi üstüne!

Ama sayfalar çoğaldı; ilan-reklamlar da. Müessese çıkarları da!

Fakat o sayfalarda insan ufalandı.

Küçük insanlar iyice toz oldu.

Patronlarla, CEO’larla, halkla ilişkiler şirketleriyle kanka "servis" neşesi, tatlı tatlı mürekkebini kustu sayfalara.

Tabii biz demode kaldık; dinozor olduk; tarihe karıştık!

Peki şimdi ne oldu?

İyi mi oldu?

Çok mu parlak, tuttuğunu koparan, güçlüleri sarsan, dayatma sorgulayan, büyük şirketleri, hükümeti titreten bir gazetecilik var?

Milliyet’te Çetin Emeç genel yayın yönetmeniyken, yönettiğim "tek" ekonomi sayfası birinci sayfaya günaşırı manşet, eteklere günde iki, üç haber attırırdı.

Çünkü, sorguluyor, bindiriyor, kimsenin gücünü pek umursamıyordu!

Şimdi mutlaka çok daha iyisi oldu!

Yaşlandık ya; hatıra dökülüyor beyin hücrelerimizden.

Biraz da şunun için.

Son Kurumlar Vergisi Rekortmeni, Merkez Bankası olmuş!

Ne üretti devletin merkezi? Sadece para politikası ve kur farkı.

Kâğıt ve sanal, elektronik, dijital işlemler.

En son 2001 krizinde böyle olmuşmuş!

Adı üstünde, kriz!

Tabii ki şimdi o krizin aynısı yok. Ama yine de "bir şeyler" olmalı.

Bunun için, dönüp insana bakmanız lazım.

İktidara yüzde 50 destek ve iktidarın yüzde 100 hâkimiyeti; tek tek insan hikâyelerini, dramlarını, endişelerini, mutsuzluklarını, ufuksuzluklarını, korkularını, yıkımlarını anlamanızı önlememeli.

Hükümeti de engellememeli, ama esas gazetecilikte engellememeli.

Çünkü öyle bir "Ekonomi" ki, aynı listenin diğer rekortmeni, cepten vesaireden dünya para kazanırken; medyasında gazetecilerin maaşını bile pek ödemek istemiyor!

Ya da rekortmen bir bankanın çalışanları, bu "cilalı köle devri"nin rehineleri, esirleri olarak hayatlarını kendilerini ve birbirlerini yemeye adamış; yahut müşterinin neresini de tırtıklasak diye koşturuluyor.

Ya da Erdemir, mesela…

Alçak süründürülen, bunalımlara sürüklenen on binlerce askerden kesilenler üstünde; serbest piyasacılık oynayan militer-holding.

Bunlar rekorlar kırmış da…

Bu dekorda; kalbi, ruhu ve hayatı kırılanlar kimler, neredeler?

DİĞER HABERLER
YIKIMIN FATURASI EMEKÇİ İLE EMEKLİYE
YIKIMIN FATURASI EMEKÇİ İLE EMEKLİYE

OCAK’TA açıklanan 17 bin 2 TL’lik asgari ücrette döviz kurları nedeniyle meydana gelen kayıp 1.612 TL’ye ulaştı. En düşük memur maaşı ise 3 bin 94 TL eridi. 10 bin TL’lik en düşük emekli maaşı ise 399 dolardan 310 dolara geriledi.

YAŞLININ KADERİ YOKSULLUK OLDU
YAŞLININ KADERİ YOKSULLUK OLDU

Derinleşen ekonomik kriz ve hayat pahalılığı yaşlıları yoksulluğa mahkûm etti. TÜİK verilerine göre yaşlılarda yoksulluk patlaması yaşandı. Ülkedeki yaşlılarda yoksulluk oranı 4 yılda yüzde 7,5 arttı.

İŞSİZLİK YENİDEN KRİTİK SORUNLARDAN BİRİ OLABİLİR
İŞSİZLİK YENİDEN KRİTİK SORUNLARDAN BİRİ OLABİLİR

İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, gelecek aylarda istihdamın seyrinin, büyümedeki yavaşlamanın keskinliği ve süresine bağlı olarak şekilleneceğine dikkat çekerek, “İşsizliğin Türkiye ekonomisinde yeniden kritik sorunlardan biri olması ihtimal dahilinde” uyarısında bulundu.

ÜCRETİ ÖDENMEYEN VEYA EKSİK ÖDENEN İŞÇİ NE YAPABİLİR?
ÜCRETİ ÖDENMEYEN VEYA EKSİK ÖDENEN İŞÇİ NE YAPABİLİR?

Ekonomik kriz derinleştikçe toplu iş sözleşmesi kapsamındaki işçilerin ücret ve yan ödemelerinin ödenmesinde giderek artan sıkıntılar yaşanacağı açıkça görülüyor.