Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
25 Eylül 2013
PİYASALAR BAYRAM EDERKEN SANAYİ NE DURUMDA

Amerika “Merkez Bankası” Fed, ayda toplam 85 milyar dolar düzeyinde sürdürdüğü “kâğıt” satın alımı programını durdurmayacağını açıkladı. Bu şu demek: Fed, para piyasalarına taze para sunmaya devam edecek.

PİYASALAR BAYRAM EDERKEN SANAYİ NE DURUMDA

Amerika “Merkez Bankası” Fed, ayda toplam 85 milyar dolar düzeyinde sürdürdüğü “kâğıt” satın alımı programını durdurmayacağını açıkladı. Bu şu demek: Fed, para piyasalarına taze para sunmaya devam edecek. Dolayısıyla, küresel ekonomide para bolluğu yaşanacak; ABD’de faizler düşük seyretmeye devam edecek; Türkiye ve benzeri yükselen piyasa ekonomilerinde ise faizler göreceli olarak daha yüksek görüneceği için bu ülkelere sermaye girişi hızlanacak; borsalar değerlenecek; kurlar düşecek; dış açıklar daha rahat finanse edilecek… 

Bütün bu beklentiler bilindiği üzere geçen hafta tüm “piyasa oyuncuları” tarafından memnuniyetle karşılandı; Fed Bayramı tüm küresel ekonomide büyük coşkuyla kutlandı. Doların piyasa değeri TL karşısında hızla geriledi, ekonomi basınımızda da TC Merkez Bankası başkanının yıl sonuna ilişkin 1.92 TL/$ öngörüsü üzerine bahisler canlandırıldı. 
Önce doların TL karşısındaki enflasyondan arındırılmış reel değerine bakalım. 
Aşağıdaki grafikte 2003 Ocak ayından başlayarak aylar itibarıyla doların hem piyasa (nominal) değeri, hem de Amerika ve Türkiye’de enflasyon farklarından arındırılmış (satın alma gücü paritesine göre reel) değerinin seyri çizilmekte. 2003 başında doların fiyatının 1.67 olduğunu ve Ağustos 2013 itibarıyla doların reel fiyatının 1.10 TL civarına düşmüş olduğunu görüyoruz. Yaz sonundaki değerlenmeye karşın, dolar TL karşısında 2003’e göre, reel olarak yaklaşık yüzde 35 daha ucuz görünümdedir.
 
Doların fiyatındaki ucuzlama elbette sadece bir “borsa-faiz-kur” meselesinden ibaret değildir. Türkiye, özellikle 2000’li yıllarda, piyasanın kısa dönemli spekülatif sermaye girişlerinin yoğunlaşmasına bağlı olarak giderek ucuzlayan döviz kuru nedeniyle ithalata bağımlı bir ekonomiye dönüşmekte, bir yandan da ivmelenen tüketim talebi sonucunda ulusal tasarruf oranı giderek düşmektedir. Bütün bu süreçlerin nihai sonucu olarak, Türk sanayisi artık dinamik ve yenilikçi bir sektör olmaktan çıkarak, taşeronlaştırılmış ve ivmesini kaybetmiş bir konuma sürüklenmekte ve ulusal ekonomi içindeki konumunu sürekli olarak yitiren bir görünüm almaktadır.
 
Sanayinin milli gelir içindeki payı, 2000’li yıllar boyunca hızla gerilemiş ve yüzde 24’ten yüzde 16’nın altına düşmüştür. 
Sanayi istihdamı da benzer şekilde çok durgun seyretmekte, Türkiye hızla kırsal kesimden kopup gelen vasıfsız emeği, düşük teknolojili hizmetler sektöründe çoğunlukla taşeronlaştırılmış, enformel biçimlerde istihdam etmektedir. 2008 krizi öncesinde 4 milyon 440 bin olan sanayi istihdamı, 2012’de sadece 310 bin kişi arttırılabilmiştir. Sanayinin istihdamdaki payı bu dönemde toplamın yüzde 21’inden yüzde 19’una gerilemiştir. 
2003 sonunda Türkiye’de ısrarla izlenen “yüksek faiz-ucuz kur” stratejisi sonucunda Türk sanayi yurtdışından gelen ucuz ara malı ve yatırım mallarının tahribatıyla karşı karşıya kalmış ve sektörel öncelikleri giderek montaj hattına dayalı, ithalata bağımlı bir yapıya sürüklenmiştir.
 
Türkiye, deyim yerindeyse, giderek sanayisizleşmektedir! 
Döviz kuru, faiz oranlarıyla birlikte, bir ekonominin en önemli makro fiyatlarından birisidir. Dövizin değeri, piyasa spekülatörlerinin kumar hesaplarına ya da “Merkez Bankası’nın öngörüsü tutacak mı?” türünde magazin anketlerine terk edilecek bir konu değildir. Ekonomi idaresinde biraz ciddiyet lütfen.

 

DİĞER HABERLER
İLK ADIMIN İZİNDE 105 YIL
İLK ADIMIN İZİNDE 105 YIL

İstiklale atılan ilk adım. Bir milletin kölelikten efendiliğe, esaretten, özgürlüğe, yıkılmışlıktan, şahlanışa attığı ilk adım!

DEVLET ELİYLE KÖLELİK!
DEVLET ELİYLE KÖLELİK!

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) bütçe dağıtımında mesleki ve teknik eğitimde sürekli artırıma giderken politikasını ise “piyasacı” anlayış üzerinden sürdürüyor.

GENÇLERE DÜŞMAN REJİM
GENÇLERE DÜŞMAN REJİM

Emperyalist işgale karşı 19 Mayıs 1919’da Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkarak başlattığı bağımsızlık mücadelesinin üzerinden 105 yıl geçti.

VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI
VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI

Sendikamızın Mustafa Kemalpaşa Şube Başkanı, uzun soluklu mücadele arkadaşımız Ömürlü Ulufer, yakalandığı hastalık dolayısıyla hayatını kaybetmiştir.