Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
23 Mayıs 2018
PATRONLAR ‘TAK’ İSTEMİŞ AKP ‘ŞAK’ YAPMIŞ

Bazı sözler kitap gibidir. Çok şey anlatır birkaç kelime. “Sendikacılar niye böyle” diye 16 yıldır tartışılır ya!

PATRONLAR ‘TAK’ İSTEMİŞ AKP ‘ŞAK’ YAPMIŞ

Bazı sözler kitap gibidir. Çok şey anlatır birkaç kelime. “Sendikacılar niye böyle” diye 16 yıldır tartışılır ya! Tartışmaya nokta koyan söz şudur: “Ben ayakta durana vurmam, arkadaş. Ama düştüyse o adam, öyle bir tekme de ben vururum ki, çamurun dibini boylar.”

Ulu orta söylenmediği için adı bizde saklı bir konfederasyon başkanının sözüdür bu.
 
Bizim işçi de böyledir. Güçlüye karşı davranışında hep bu zarafet (!) vardır. Örneğin, 16 senedir önüne geleni satan hükümeti şeker fabrikalarının satışından vazgeçirmek mi istiyor? “Aslında Bakan, Başbakan gerçeği bilse, bu fabrikaların millet için ne kadar kıymetli olduğunu görse, satışa izin vermez, hep danışmanlar yanıltıyor” der.
 
Bu zarafetin sebebi, sendikacının bu sözündedir. Hükümetin henüz zayıflamadığını düşünmektedir işçi. 24 Haziran’da AKP’nin oylarında ciddi düşme olursa, seyreyle o zaman zarafeti…
 
AKP, ŞEKERİ SAVUNANI SİLİYOR
 
2006’da AKP, Bor, Ilgın ve Ereğli şeker fabrikalarını satmaya kalktığında, Vatan Partisi’nin(o zaman İşçi Partisi idi), Ulusal Kanal’ın da desteği ile şeker işçisi 25 fabrikada ayağa kalkmış, 18 yerde miting yapmıştı. Sayın Doğu Perinçek, hemşerisi de olan Sanayi Bakanı Ali Coşkun’u ziyaret etmiş, şeker sektörünün önemini anlatmış, fabrikaların satışından vazgeçilmesini, Sayın Coşkun’un ağırlığını koyması gerektiğini söylemişti. Doğu beye hak veren Sayın Coşkun, rivayet odur ki, Şeker-İş Genel Başkanı’nın da bulunduğu Bakanlarla bir toplantıda görüşlerini söylemiş. Ve rivayet odur ki, Sanayi Bakanlığı’nda değişiklik yapılıp, 29 Ağustos 2007 tarihinde Zafer Çağlayan’ın getirilmesindeki sebep budur. Yine rivayet o dur ki, Ali Coşkun’un o tarihten sonra bir daha milletvekili bile yapılmayışı hatta partide görev verilmeyişi, adeta AKP’deki siyasi hayatının bitirilmesi, bu sebepledir. Şeker fabrikalarının satılmasına karşı çıkmasıdır.
 
Şimdi de Salim Uslu… “Şeker fabrikalarının satılmasının yanlış” olduğunu, “tersine yan sanayilerle -ispirto fabrikası gibi- güçlendirmek gerektiğini” söylemişti. “Fabrikaları satmanın NBŞ üreticilerini sevindireceği” uyarısını yapmıştı. O günlerde bu köşedeki bir yazımda AKP’nin özelleştirmedeki ısrarını anlatmak için, “Yakında Salim Uslu’nun da üzerini çizileceğini” yazmıştım. Aday listeleri gösteriyor ki, tahminim doğru. Uslu’yu da çizmişler. Oysa Uslu, Hak-İş Konfederasyonu’nu AKP’ye yaklaştırandı. Ve görünen o ki, AKP hatalarından öğrenmek yerine, hatalarında ısrar ediyor. Kamu kurumlarını “demokrasi treni” gibi kullanıyor. İşi bittiği anda satıyor, parçalıyor, kapatıyor. Karşı çıkanı da bir çırpıda harcayıveriyor.

TAK ŞAK!
 
Genelkurmay E. Başkanı Orgeneral Doğan Güreş’in odasındaki duvarda, yarısı Atatürk’ün, yarısı Çiller’in yüzünden oluşan bir resim olduğu anlatılır. “Çiller tak diye söyler, ben şak diye yaparım” demişti ve bu söz karikatür konusu olmuştu uzun zaman.
 
Şimdi başka bir tak şak durumu çıktı ortaya. Daha doğrusu malum itiraf edildi. İtirafı yapan TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu… TOBB’nin 74. Genel Kurulu’ndaki açış konuşmasında Hisarcıklıoğlu şöyle diyor: “İş ve yatırım ortamı önündeki engelleri tespit edip, hükümetimizle birlikte kaldırdık. En çok şikâyet ettiğimiz konu olan, istihdam maliyetlerinin düşürülmesini sağladık. İş sağlığı ve güvenliği mevzuatı, KOBİ’lerimize büyük yükler getiriyordu, bunları kaldırttık.”
 
Hani iş cinayetleri, hani Soma katliamı, hani işyerinde işçinin katledilmesini önlemek için işverenin alması gereken tedbirler, hani işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı bulundurma gerekliliği…
 
İşte bütün bunların 2020 sonuna ötelenmesi, yani üç sene daha işçi cinayetine izin verilmiş olması, bu şekilde gerçekleşmiş. Görüyor musunuz “tak şak” durumunu?
 
Dahası var.
 
Bir kamu spotu yayınlanıyor. “Artık mahkemeye gitmene gerek yok. Arabulucu işini şıppadanak halledecek” diyor ballandırarak. Kazın ayağı başkaymış meğer.
 
“İş Mahkemelerindeki davalarda, işveren yüzde 99 haksız çıkıyordu. Bunu değiştirmek üzere, zorunlu arabuluculuk sisteminin uygulamaya alınmasını sağladık” diyor Hisarcıklıoğlu.
 
Gördünüz mü, arabuluculuk yasası gerçeğini?
 
Sonuç: Patron tak emretmiş, AKP şak yapmış. AKP iktidarının özeti…
DİĞER HABERLER
DİRENEN EMEKÇİLER BİRLİKTE YÜRÜYECEK
DİRENEN EMEKÇİLER BİRLİKTE YÜRÜYECEK

Polonez, Tarkett, Mersen, MKB Rondo ve As Plastik işçileri, grev ve direnişlerini birleşerek büyütme kararı aldı. İşçiler, ‘‘Artık birlik olacağız’’ diyerek Ankara’ya toplu yürüyüş başlatmaya hazırlanıyor.

SEFALETTE EŞİTLEDİLER
SEFALETTE EŞİTLEDİLER

Temmuz ayını zamsız geçiren asgari ücretlinin alım gücü en düşük emekli aylığına eşitlendi. Yüksek enflasyon karşısında eriyen maaşlar milyonları sefalette buluşturdu.

1990’LI YILLARDA TOPLU İŞ SÖZLEŞMELERİNDE DİSİPLİN KURULU
1990’LI YILLARDA TOPLU İŞ SÖZLEŞMELERİNDE DİSİPLİN KURULU

Çalışma mevzuatında işyerlerinde işçi ve işveren temsilcilerinden oluşan disiplin kurullarının kurulması ve işleyişine ilişkin düzenleme yoktur.