05 Mart 2014
PAPANIN KANATLARI ALTINDA
Cemaatin Papa ile olan samimiyetine dair Tayyip Bey mitinglerde bir şeyler söylüyor. Fethullah Hoca ile Papa el sıkışıyormuş.
Cemaatin Papa ile olan samimiyetine dair Tayyip Bey mitinglerde bir şeyler söylüyor. Fethullah Hoca ile Papa el sıkışıyormuş.
Buna itiraz olsun diye, bir çok kişi Tayyip Bey’in Papa ile, Ahmet Necdet Sezer’in davetlisi olduğu günlerde, el sıkışmasının resimlerini koyarak eleştiriyor.
Kimsenin aklına Papa’nın devasa heykeli altında atılan Avrupa Birliği imzalarından bahsetmek gelmiyor.
Tayyip Bey bu din işlerini karıştırmasa iyi olur, çünkü hepsinin altından çapanoğlu çıkıyor. AKP milletvekilleri onu Allah’ın sıfatları ile donanmış biri olarak kutsuyorlar, birisi biatsa biat diyerek Peygamberimize yapılan biatı hatırlatıyor. İşin en tahammül edilmez tarafı onun dindarlığını öven ve adı Müslim olan bir nöbetçi hakimin yanlış yetkiler kullanarak 17 Aralık sanıklarını tahliye etmesi oluyor.
Asıl hakimi izine çıkarmışlar bunu Ergenekon davalarında da yaptılar. Bu din iman işleri AKP egemenliğindeki Türkiye’de arapsaçına döndü. Üstelik, günaha girmelerine sebep oluyor ama söylüyoruz laf anlamıyorlar. Nöbetçi hakimin böyle nihai kararlar verdiği nerede görülmüş. Suç üstüne suç.
***
Başbakan yine o sıtma görmemiş sesi ile eski buluşlarından birini tekrarladı. Şehir isimlerini karıştırıyorum, nerede söyledi hatırlayamayacağım, bunlara 3 koyun verin güdemezler dedi. Tam bu sıralarda bazı milli kanallarda Kıbrıs’ta yapılan yanlışlar anlatılıyordu. Anayasası olan, sınırları belli ve Türkiye’nin tanıdığı KKTC, eski referanduma göre Türkiye’nin elinden alınmaya çalışılıyor, Türk askerlerinin aşamalı oradan çıkarılıp, Türkleri koruma işlerinden uzaklaştırılması planlanıyordu. İşte bu Tayyip Bey’in güttüğünü iddia ettiği koyunlardan biri idi ama güdemiyordu. İkinci defadır Kıbrıs’a çullanıyordu leş kargaları.
Suriye’de halife olacağım diye yola çıkıyor, masum bir ülkeyi karma karışık ediyor ve onu karıştıran teröristleri sınırlarımıza yığıyor, daha da ötesi içimize sokuyordu. Mısır’da Mursi için gözyaşı döküyor ama Türk yurdu Kırım için aklı başında çözümler üretemiyordu.
Kaddafi’yi leş kargalarının önüne atıyor, Irak’a İncirlik üssünden kalkan savaş uçaklarımızla sabah ezanında saldıran at sineklerine yardım ediyordu.
Rahmet ve gazap
O mitinglerde insanlara hayvan muamelesi yaparak, inlerine gireceğiz, onlar sülüktür gibi hakaretlerle saldırırken, Güneydoğu’da Kandil’dekilerle İmralı’daki arasında mektuplar teati ediliyor, özerklik lafları ayyuka çıkıyordu. İşte bu bilgisizlikler, cahillikler, eğitimsizlikler, bu delice ihtiraslar, bu doymazlık Tayyip Bey’in ve ekibinin güdemediği koyunlardı. Ayrıca en son bir hata yaptı ki affedilmez.
Bir mitingde “Rahmetimiz gazabımızı aşacaktır inşallah” demesin mi? Haşa! Bir milletvekilinin ona Allah’ın vasıflarını kondurmasını teyit eder gibi Allah’ın rahmet ve gazap vasıflarını sahipleniyordu. Bunca günahın, vebalin üstüne bir de bu. Korktum vallahi.
