ÖRNEK BİR MÜCADELE YATAĞAN DİRENİŞİ
30 yılda yüzlerce kurum satıldı, yüzlerce eylem oldu. Ama satılmalar engellenemedi. Neydi eksik olan?

30 yılda yüzlerce kurum satıldı, yüzlerce eylem oldu. Ama satılmalar engellenemedi. Neydi eksik olan?
1- Yumurta kapıya dayanınca harekete geçilmişti.
2- işçinin örgütçülüğü ve mücadele azmi yeterince değerlendirilmemişti.
3- Halkın ve yanlarında olabilecek örgütlerin desteği, zamanında seferber edilmemişti.
Başarılı olamayan özelleştirmeye karşı mücadelelerde, bunlardan en az ikisini görmek mümkündür.
Şu sıra işçi önderleri gözlerini Yatağan’a çevirmeli. Örnek bir mücadele yürüyor orada.
T. Maden-İş ve Tes-İş Sendikalarının Yatağan Şubeleri, çalışmayı ortak yürütüyorlar. Önce yalanlardan, göz boyamalardan sıyrılmış, özelleştirmeyi yerli yerine oturtmuşlar. "Özelleştirme Batı dayatmasıdır, emperyalist sömürü aracıdır, vatan hainliğidir" diyorlar.
Kararlılar.
"Enerji sektörünün dışa bağımlılığını daha da arttıran, enerji güvenliğimizi yok edecek, toplumu, milleti ve devleti çökertecek olan enerji özelleştirmelerine dur diyeceğiz. Milletin malı olan santral ve maden ocaklarımıza sahip çıkmak için maden ve enerji işçileri olarak el ele verdik, mücadeleyi örgütlemeye koyulduk" diyorlar.
Zamanında harekete geçtiler. Kendi santrallerinin, madenlerinin ihaleye çıkmasını beklemediler. Yumurta kapıya dayanmadan Hükümetin enerjideki niyetini işçiye anlattılar.
Dört santral bağımsız, diğerleri dokuz grup halinde, kurulu enerjinin % 40’ı idi satılması planlanan. Kendilerine güveniyorlardı, deney kazanmışlardı.
2000 yılında, Yatağan ve Milas’taki santral ve kömür ocakları için her şey bitmiş, Güney Ege Enerji Konsorsiyumuna devir aşamasına gelinmişken bile, işçi ve halk el ele vermiş, devri engellemişlerdi.
Seyitömer Santrali ve kömür madeninin satılması, daha da uyarıcı oldu. Daha sıkı örgütlenmek, her işçiye görev vermek, halkın harekete geçirilmesini sağlamak lazımdı.
5 Aralık 2012’de, Tes-İş Yatağan Şubesi salonunda maden ve enerji işçisi ortak toplantı yaptılar, komiteler oluşturdular. Köy komiteleri, esnaf komiteleri, siyasi partiler ve muhtar komiteleri, belediye başkanları komitesi ve sosyal paylaşım sitesi komitesi.
17 Aralık 2012’de, Milas Yeniköy Termik Santralinde de toplantı yaptılar, aynı komiteleri orada da oluşturdular. Komiteler kolları sıvadı, seferber oldular. İlk olarak Milas ve Yatağanda bildiri dağıttılar.
Ardından köy komiteleri harekete geçti, Köy muhtarlarına gittiler. Köylülere bildiri dağıtıp, kahve toplantıları yaptılar. Daha şimdiden, Milas’ın 118 köyünden 30’una gittiler.
Yatağan’da ise 39 köyden 25’inde ilk çalışmalar tamamlandı. Ardından, gruplar halinde esnafa… Kapısı çalınmadık esnaf bırakmayacak, anlatacaklardı. Afişler asıldı, bildiriler verildi, konuşuldu tek tek.
Aralık ortasında yapılan komiteler toplantısında, çıtayı yükseltme kararı aldılar. İlk işleri Şirince’ya çıkarma yapmak oldu. "Madem Maya takvimine göre 21 Aralık’ta kıyamet kopacak diye bütün dünyadan Şirince’ye akın olacak. O zaman gidelim oraya, Türkiye’nin gerçek kıyametini, özelleştirmeleri anlatalım" dediler.
"Özelleştirmenin vatan hainliği olduğunu" oradan dünyaya haykırdılar.
İnterneti de ihmal etmediler. Facebook’ta, özelleştirmeye KARŞI TEK YÜREK" adıyla sayfa oluşturdular.
Duyuru yapıyor, eleştiri ve önerileri topluyorlar. Şimdi sıra Partilerle görüşmelerde…
Parti komiteleri dalacaklar binalara, "santrallere madenlere sahip çıkın, birlikte mücadele edelim" diyecekler. Ardından televizyonlar, gazeteler harekete geçirilecek.
Yatağan, Kemerköy, Yeniköy, Geli santralleri ve kömür işletmelerinde, T. Maden-lş ve Tes-lş Şubelerinin önderliğinde, işçi sınıfının bütün halka önderlik edebilecek birikimine tanık oluyoruz.
Çok geçmeden Yatağan destanı yazılacak. "Yatağan’da özelleştirmeye geçit verilmedi" denecek. Sendikacıların Yatağan’dan öğrenecekleri var.