MISIR’DA DOĞRU SÖYLER, TÜRKİYE’DE ŞAŞAR!
MISIR’DA DOĞRU SÖYLER, TÜRKİYE’DE ŞAŞAR!

Bu sözün doğrusu, “Karakolda doğru söyler, mahkemede şaşar”dır ama Başbakan’ın son günlerde verdiği demeçleri dinledikçe nedense ben başlıktaki gibi değiştirme gereği hissettim!
Başbakan Erdoğan; Mısır’daki isyanı, “halkın demokratik hakkı” olarak görüyor ama iş Türkiye’ye ve bazı CHP’li milletvekillerinin “halkı direnişe” çağırmasına gelince hemen ağız değiştiriyor:
“Bu eşkıyalıktır! Demokrasiye darbedir!”
Konu; Mısır, Tunus, Yemen olunca, oradaki iktidarların “Yüzde 75-90 halk oyuyla iş başına geldiklerini” görmezden gelebiliyor ve sokaktaki eylemcilerin yanında yer alıyor…
Ama Türkiye’deki Cumhuriyet Mitingleri’nde meydanlara toplanan milyonlarca kişiyi, “Millet iradesine göz diken postal yalayıcısı” ve “darbeci” ilan ediveriyor!
Galatasaray’ın yeni stadında kendisini ıslıkla protesto edenleri asla affetmiyor ve başına bu türden başka olaylar gelmemesi için, yeni bir yasa çıkartıp, “Islıklı protesto”lara üç yıl hapis cezası getiriyor…
Bir çelengin üzerindeki ismini yırtan gencin iki yıl hapis cezası istemiyle yargılanmasına ses çıkarmıyor…
Yumurta atan gençleri “vatan haini” ilan ediveriyor…
Ama Mısır’daki kanlı olaylara karışanları hoş görmekle kalmayıp, adeta kahramanlaştırıyor!
Başbakanımızın renkli kişiliği gerçekten sınır tanımıyor!
Üzerine hiç de vazife olmadığı halde, sırf Orta Doğu’daki popülaritesi sürsün diye, “Mısır’daki mevcut yönetimin demokrasiye geçiş konusunda güven vermediğini” söylüyor…
Ama Türkiye’de kendi iktidarı için aynı sözleri söyleyen bu ülkenin siyasetçilerine, milletvekillerine, gazetecilerine, aydınlarına, “Haddinizi bilin, bizi millet getirdi” diyebiliyor!
Biz Mısır’ın içişleri noktasında herhangi bir fikir beyan etme durumunda değiliz” dedikten sadece bir nefes sonrasında, “Mübarek yönetimi, Mısır’daki siyasi partilerin uyarılarını dikkate almalıdır. Çünkü bu partilerin kanaatleri çok çok önemlidir” diyebiliyor…
Ama Türkiye’deki bırakın tüm siyasi partileri, ana muhalefet partisinin kanaatlerini dikkate almak konusunda bile en küçük adım atmıyor!
Tamam; çok renkli, “çok kişilikli” bir Başbakanımız var; ama…
Ne yalan söyleyeyim; bu kadar renklilik bana hiç de iyi gelmiyor!
Kaynak: VATAN GAZETESİ