Yeditepe Üniversitesi’nden Prof. Dr. Veysel Ulusoy ile Dr. Caner Özdurak’ın hazırladığı “Menemen Endeksi”nin eylül verileri açıklandı. Menemen maliyetleri artarak Menemen Endeksi eylül ayında 6.6 puan (soğanlı) ve 6.5 puan (soğansız) artış gösterdi. Fiyatların artış hızı 2019 yılındaki trendle uyumlu olarak eylül ayında artarken bu artışta çarliston biber (yüzde 15 artış) ve kuru soğan (yüzde 10 artış) etkili oldu. Domates ve yumurta fiyatları ise yüzde 2’lik artış gösterdi.
Prof. Dr. Veysel Ulusoy ile Dr. Caner Özdurak ağustos endeksi verilerine göre yılın son çeyreğinde hem Merkez Bankasının son enflasyon raporundaki beklentisi ile tezat bir şekilde covid-19 salgınında ikinci dalganın kapıda olması hem de eriyen rezervler nedeniyle ekonominin kur ataklarına açık olması sebebiyle ekonomide yaşanabilecek maliyet enfasyonunun altını çizmişti. 29 Eylül’de açıklanan Yeni Ekonomi Programı da bir önceki sunumda yüzde 8 olarak açıklanan 2020 yıl sonu enflasyon beklentisini yüzde 10.5’e yükselterek Ulusoy ve Özdurak’ın bu beklentisini doğrulamış oldu. 2021 beklentisi yüzde 6’dan 8’e, 2022 beklentisi yüzde 4.9’dan yüzde 6’ya çıkarken, 2023 yıl sonu beklentisi yüzde 4.9 olarak açıklandı. Ulusoy ve Özdurak şu ifadeleri kullandı:
– Yeni akademik çalışmalarımızda ekonometrik modellerde enflasyon-swap rasyosunun net portföy yatırımları üzerine negatif etkisi olduğunu gördük. Bu durum yüksek enflasyon veya düşük dolar/TL swap oranlarının portföy yatırımlarını olumsuz etkilediğini işaret ediyor.
– Enflasyon beklentilerinin resmi ekonomi programlarında da artması enflasyon spiraline giriş endişemizi destekliyor.
FAİZ MÜDAHALELERİNİN ETKİSİ OLMAYACAK
– Merkez Bankası’nın faiz oranları ile ilgili aldığı kararların zamanlama ve büyüklük olarak döviz kuru artışına bir çözüm sunmadığı, geçen zamanda deneme yanılma yoluyla faizi yapay bir şekilde düşürerek kalıcı bir enflasyon düşüşü sağlanamayacağı öğrenilmiş olsa da içinde bulunduğumuz rezervsiz dönemde artık yapılacak faiz müdahalelerinin de etkisi olmayacaktır.
– Covid-19 döneminde düşük tüketici kredi faizleri ile tüketim bazlı bir enflasyon yaratılırken dövizi kurunun geldiği seviye ve tedarik zincirlerinde hala problemler olması nedeniyle arz şoklarına açık hale gelen enflasyon için tüketim enflasyonundan maliyet enflasyonuna geçiş dönemi başlamış gibi görünüyor.
EN PAHALISI İZMİR’DE
– Bölgesel menemen maliyetlerine bakıldığında ise hem soğanlı hem de soğansız menemeni en pahalı İzmir’liler yerken en ucuz menemeni yine Konya, Karaman-TR52 bölgesi yiyebiliyor.