İLK İŞ BAŞI

ZONGULDAKTA TTK ya ait ocaktan kömür çıkaran taşeron firma, kazanın ardından dün ilk kez işbaşı yapması için işçileri çağırdı.

DÜŞÜK PRİM İÇİN

MADENCİLER, bazı taşeronların düşük prim ödemek için kendilerini ofis çalışanı, çaycı ve temizlikçi gibi gösterdiğini ileri sürdü.

Kozlu’da 7 Ocak’ta meydana gelen ve 8 arkadaşlarının öldüğü kazadan sonra, şirketin işbaşı yapma talebine karşı iş bırakan madenciler, şirket yetkililerinin, İşe gelen gelir, gelmeyenin çıkışını veririz1 baskısıyla karşı karşıya olduklarını söylediler.

ZONGULDAK’TA, Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Kozlu Müessese Müdürlüğü’ne ait maden ocağında kömür üretimi için hazırlık çalışması yapan taşeron firma işçileri, geçen 7 Ocak’ta meydana gelen 8 arkadaşlarının öldüğü kazadan sonra şirketin dün ilk kez ocakta işbaşı yapma talebine karşı iş bırakma eylemi başlattı. Şirket şantiyesi önünde toplanan ve iş güvenliği önlemlerinin yeterli olmadığını savunan yaklaşık 110 madenci, "Artık kölelikten kurtulmak istiyoruz" dedi.

‘GÜVENLİK ÖNLEMLERİ YETERSİZ’

Taşeron firma Star İnşaat ve Ticaret A.Ş.’nin, yerin 630 metre altında meydana gelen ani metan gazı püskürmesi ve sonrasındaki göçükte 8 madencinin yaşamını yitirmesinden sonra ocaktaki hazırlık çalışmalarına devam etmek için TTK Kozlu Müessese Müdürlüğü’ne yazıyla başvurduğu belirtildi. Kurumun da kazanın meydana geldiği bölgenin dışındaki alanlarda çalışılabileceğini belirtmesi üzerine şirket, önceki akşam işçileri arayarak dün sabahtan itibaren ocakta işbaşı yapılacağını duyurdu.

Ancak şirkette çalışan yaklaşık 110 işçi, güvenlik önlemlerinin yetersiz olduğu gerekçesi ile ocağa girmeme kararı aldı. Sabah erken saatlerden itibaren taşeron firmanın şantiyesi önünde toplanan işçiler, şirketin işbaşı yapma talebine karşı iş bırakma eylemi başlattıklarını söyledi. Madenciler adına konuşan Ayhan Gökgöz, 8 arkadaşlarının kam kurumamışken şirket yetkililerinin, ‘İşe gelen gelir, gelmeyenin çıkışım veririz’ baskısıyla karşı karşıya olduklarını söyledi.

‘METRE SİSTEMİ EMNİYETSİZ’

Ocakta emniyet önlemlerinin yeterli olmadığını söyleyen Gökgöz, metre sistemi ile çalıştıklarını, bunun da bazı risklerinin olduğunu söyledi. Ayhan Gökgöz, şunları söyledi: "Ocakta kaç metre ilerlersek o kadar para kazanıyoruz. Ayda 30 metre yaptığımızda 900, 35 metre yaptığımızda 950, 40 metre yaptığımızda 1000 lira para alıyoruz. Metre bize para kazandırıyor ama emniyetli çalışmamızı sağlamıyor. Performansa dayalı bir iş. Bunun doğru olmadığını söylüyoruz. Şirket yönetimi işi metre hesabı aldığı için ‘Ben ancak böyle para kazanırım’ diyerek diretiyor. Arkadaşlarımı arayıp, ‘Ocağa gireceksiniz, eski düzene göre çalışacaksınız’ diyor. Biz de buna artık karşıyız. Zaten daha önce de karşıydık. Her yerde dile getirdik. Ama başaramadık."

Gökgöz, metre sistemiyle çalıştıklarında hata yapabildiklerim, çok para kazanmak adına emniyeti gözardı edebildiklerini ifade ederek, "Sondaj yaptıktan sonra, 1-2 vardiya dinlendirmen lazım. Ama bir sondaj yapıldı, yarım saat sonra saldırıyoruz bacaya. 2 günde bir mutlaka bir arkadaşımız yaralanıyor, başına, ayağına taş düşüyor, parmağı kopuyor. Neden? Biz emniyetli çalışmıyoruz, biz metreye çalışıyoruz. Ne kadar metre o kadar para bizim için. Önce düşündüğümüz şey o. Eve ekmek götürmek zorundasın. Bu zihniyetten kurtulmak istiyoruz. Taşeron sisteminden, kölelik sisteminden kurtulmak istiyoruz" dedi.

‘OCAĞA GİRMEYECEĞİZ’

Şirket yöneticilerinin ölen 8 arkadaşlarının ailelerini ziyaret etmediğini, 1 lira yardımda bulunmadığını anlatan Gökgöz, sistem değişinceye kadar eylemlerini sürdüreceklerini, ocağa girmeyeceklerini söyledi. Gökgöz, kazanın meydana geldiği yerdeki 150 metrelik göçüğü de kendilerinin temizlediğini, ancak önceki geceden itibaren oradaki çalışmayı da durdurduklarım, hâlâ 20 metrelik göçüğün ocakta olduğunu belirtti.