Toplu sözleşmenin memur ve memur emeklisi için son derece önemli olduğuna dikkati çeken İsmail Koncuk, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ekonomik kriz sebebi ile memur ve memur emeklileri, alım güçlerinde çok ciddî kayıplar yaşadılar. Görüşmelerden çıkan sonucun, memur ve emeklilerinin nefes almalarını sağlaması gerekir. Ancak, hükümetin işçiye teklif ettiği zam, memurların da maalesef aynı bakış açısı ile karşı karşıya kalacağım gösteriyor. Çünkü, burada, memur sendikalarına çok büyük görev düşüyor. Bu konuda; Türk-İş, işçilere verilen zam teklifine karşı ciddî bir duruş gösterdi, grev kararı aldı. Aynı duruşu, Memur-Sen’in de göstermesi gerekiyor. Geçtiğimiz dönemlere bakıldığında; Memur-Sen’in bu duruşu gösterebileceğinden çok umutlu değilim. Hükümete sundukları zam teklifi de çok yetersiz. Kayıpları karşılayacak zam yapılması lâzım. Seyyanen zam yapılmalı. Kamu-Sen, 600 TL seyyanen zam istemiş. Refah payı mutlaka istenmeli. Çünkü; refah payı olmadan, enflasyon oranında verilen zammın bir işe yaramadığını gördük.

 

Enflasyon rakamlarının dahi manipüle edildiğini biliyoruz. TÜİK’in açıkladığı rakamlar, vatandaşın yaşadığı enflasyonu yansıtmıyor.”

 

AKP iktidarının, her ekonomik kriz döneminde, bedeli dar gelirlilere ödettiğini söyleyen İsmail Koncuk, sözlerini şöyle tamamladı: “Memur-Sen, Türk-İş gibi bir duruş sergilemez ise hükümet istediği rakamı kabul ettirir. Sendikalar, memur ve emeklinin hakkını alabilmek için alanlara çıkacağını, bir gün de olsa iş bırakabileceğini gündeme getirmelidir. Memura az yap, emekliye zam yapma, asgarî ücreti kıs, ne güzel böyle bir anlayış. İsraftan vazgeçmeyen siyasal iktidar, maalesef yıllardır memura, işçiye ve emekliye bedel ödetiyor.”